CHP Lideri Özgür Özel’den AYM ve İletişim Başkanlığı Tepkisi: ‘Nasıl Bir Memlekette Yaşıyoruz?’

4 ay önce

CHP Lideri Özgür Özel'den AYM ve İletişim Başkanlığı Tepkisi: 'Nasıl Bir Memlekette Yaşıyoruz?'

AYM’nin İletişim Başkanlığı’nın basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğüne müdahale imkanı tanıyan maddeleri iptal etmesi ve bu kararın paylaşımını silmesine ilişkin CHP lideri Özel’den tepki geldi. Karar sonrası AYM’nin sitesine erişilememesine ilişkin “Nasıl bir memlekette yaşıyoruz?” diyen Özel, “Bu yaşananlar bizim ne kadar haklı, İletişim Başkanlığı’nın da nasıl gözü dönmüş olduğunu gösteriyor” ifadelerini kullandı. Özel, çözüm için sandığı işaret etti.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun Instagram’a getirdiği erişim engeli kararının ardından Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) İletişim Başkanlığı’nın basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğüne müdahale etmesine imkân tanıyabilecek maddeleri iptal etmesine yönelik değerlendirmelerde bulundu.

‘NASIL BİR MEMLEKETTE YAŞIYORUZ?’

Özel, CHP’nin başvurusuyla İletişim Başkanlığı’nın sınırlarını çizen 3 maddenin iptal edildiğini belirterek, “Zaten bunu söylüyorduk. İletişim Başkanlığı, sansürün başkanlığı olamaz diyorduk. İptal edilmesini duyuran paylaşım silindi ardından da AYM’nin sitesine erişim engellendi. Nasıl bir memlekette yaşıyoruz?” dedi.

ÇÖZÜM İÇİN SANDIĞI İŞARET ETTİ

Yaşananların ne kadar haklı olduklarını gösterdiklerinin altını çizen Özel, şu ifadeleri kullandı:

“Bu yaşananlar bizim ne kadar haklı, İletişim Başkanlığı’nın da nasıl gözü dönmüş olduğunu gösteriyor. Bunun adı sansürcülük ve baskıdır. Bunu yapamazlar. Hakimler de söylüyor. Bu hakimler kim? Tamamı Recep Tayyip Erdoğan tarafından atanan hakimler. Yani Erdoğan’ın güvendiği hakimler. O hakimler diyor ki ‘Yanlış yapıyorsunuz.’ Bunların hepsinden kurtulmanın bir yolu var. Sandıktan başka bir çare yok.”

NE OLMUŞTU?

CHP, söz konusu kararnameyi AYM’ye taşıyarak iptalini talep etmişti. CHP’nin dava dilekçesinde özetle; kurallarla Başkanlığa verilen stratejik iletişim ve kriz yönetimine ilişkin görevlerin haberleşme ve basın özgürlüğüyle ilgili olması nedeniyle kanunla düzenlenmesi gerektiği, temel hak ve özgürlüklerin Cumhurbaşkanlığı kararnamesi (CBK) ile düzenlenemeyeceği, kurallarda öngörülen görevler kapsamında alınacak tedbirlerin genel çerçevesinin ilke ve esaslarının belirlenmediği belirtilerek kuralların Anayasa’ya aykırı olduğu belirtilmişti.

Başvuruyu değerlendiren yüksek mahkemenin 27 Aralık 2023’te aldığı karar bugün Resmi Gazete’de yayınlandı. Kararda; Anayasa’nın 104. maddesinde Anayasa’nın İkinci Kısmı’nın Birinci ve İkinci Bölümlerinde yer alan temel haklar, kişi hakları ve ödevleriyle Dördüncü Bölümü’nde yer alan siyasi haklar ve ödevlerin Cumhurbaşkanı kararnamesiyle düzenlenemeyeceği hatırlatıldı.
Kararda dava konusu kurallarla, düzenlemede yer alan “Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı yürütülen algı operasyonu faaliyetleri neticesinde oluşan krizin stratejik iletişimle yönetilmesine ilişkin tedbirler alınması ve her tür manipülasyon ile dezenformasyona karşı faaliyette bulunulması amaçlanmaktadır” maddesi uyarınca alınacak tedbirler ve yapılacak faaliyetlerin Anayasa’nın 26. maddesinde yer alan “düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti” ile 28. maddesinde yer alan “basın hürriyetine” müdahale teşkil edeceğinin açık olduğu vurgulandı. Kararda, “Bu bağlamda kuralların, kapsamları itibarıyla Anayasa’nın İkinci Kısım İkinci Bölümü’nde yer alan kişi hakları ve ödevleri ile ilgili düzenlemeler içerdiği görülmüştür. Sonuç olarak kuralların CBK ile düzenlenemeyecek yasak alana ilişkin düzenlemeler içerdiği anlaşılmıştır. Anayasa Mahkemesi açıklanan gerekçelerle kuralların konu bakımından yetki yönünden Anayasa’ya aykırı olduklarına ve iptallerine karar vermiştir” denildi.

AYM, kararı yayımladıktan sonra paylaşımını sildi. AYM’nin sitesine ulaşılamadı. AYM, kararı WhatsApp kanalından duyurduğu paylaşımı da sildi. AYM’den yapılan açıklamada şöyle denildi:

“Sadece sitemize erişilemiyor. İptal kararımız Resmi Gazete’de yayımlanmış olup erişime açık. Erişim sorunumuzun nedeni internet trafiğindeki yoğunluk.”