Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Berwarî: Türkiye’nin hedefi işgal


HABER MERKEZİ – Türkiye’nin Federe Kurdistan Bölgesi’ndeki saldırılarla işgali hedeflediğini söyleyen Dr. Kamuran Berwarî, “Bu tüm Kurdistan’ın sorunudur” dedi. 

 

Türkiye’nin Federe Kurdistan Bölgesi’ne yönelik saldırıları devam ediyor. Son olarak bölgeye Amedîye kenti üzerinden Türkiye’ye ait yüzlerce askeri zırhlı araç sevkiyatı yapılmış ardından da Türk askerleri tarafından kontrol noktası kuruldu. Tüm bu gelişmelere dair Demokrasi ve Siyaset Akademisi Başkan Yardımcısı Dr. Kamuran Berwarî, Hawar Haber Ajansı’na değerlendirmelerde bulundu. 

 

Türkiye’nin Federe Kurdistan Bölgesi’ne yönelik saldırı yönetiminde değişikliğine gittiğini belirten Dr. Kamûran Berwarî, “Türk devleti şu ana kadar amaçladığı şeye ulaşamadı. 1983’ten beri devam eden saldırılarda birkaç gün kalıp çekiliyordu. Ya da bazı yerleri onlarca savaş uçakları ile bombalıyordu. Ancak şimdi ise Başurê Kurdistan topraklarını doğrudan işgal etmek istiyor. Sadece asker ve çeteleri Başurê Kurdistan’a geçirmekle kalmadı, burada kontrol noktaları kurdu, yurttaşların kimlik kontrolünü yapıyor, ajanlık amaçlı broşürler dağıtıyor ve bölgedeki köyleri boşaltmaları için 24 saat süre veriyorlar. Türk devleti, Başur’u Türkiye topraklarının bir parçası olarak görüyor ve bu topraklarda egemenliğini kurma girişiminde bulunuyor” dedi.  

 

‘PLAN BAŞUR STATÜSÜNE DE KARŞIDIR’

 

“Irak, Türk devleti karşısında kendisini güçsüz görüyor” diyen Berwarî, Bağdat Hükümeti’nin şimdiye kadar Irak’ın toprak bütünlüğünü savunacak bir tutum sergilemediğini ifade etti. Ortada gizli bir anlaşma olduğunu dile getiren Berwarî, “Bana göre, Başurê Kurdistan bölgesini işgal etmeye yönelik gizili bir anlaşma var. Anlaşmaya göre, işgal ardından Türk devleti, bazı bölgelerden çekilecek, bazı bölgeler de işgalinde kalacak. Bu plan, Başurê Kurdistan bölgesine ve statüsüne yönelik yapılmıştır” diye konuştu.  

 

Dr. Kamûran Berwarî, olası senaryo ihtimallerine dikkat çekerek şunları dile getirdi: “Eğer Irak, Türkiye’yi gerekçe göstererek bölgenin sınır geneline yayılırsa; Türkiye’yle birlikte sınır kontrolü yaparsa, o zaman Başur’un askeri gücünün ve hükümetinin hiçbir anlamı kalmayacak, Federa Kurdistan Bölgesi ortadan kaldırmaya çalışan Irak’ın bunun için anayasayı da referanduma götürmeyi hedefliyor. 

 

“Türkiye’nin Hewler ve Bağdat ziyaretlerinin ardından Türkiye ile Irak arasında Başurê Kürdistan’ı dizayn etmeyi planladılar” diyen Berwarî, “Eğer Türkiye, Irak ve Başur topraklarına girerse, bir daha geri çekilmeyecek. Türk devleti ilk aşamada PKK’yi gerekçelendirerek Musul, Duhok, Sîlemanî, Hewlêr, Kerkûk, Diyala ve Selehedîn’i işgal edebilir. Eğer böyle bir adım atılırsa, ikinci aşamada tüm Irak’ı işgal etmeye yönelecek. Bu Türk devletinin stratejik bir planıdır” dedi. 

 

İTTİFAK VE UZLAŞMA VAR

 

Türkiye’nin uluslararası güçlerin, KDP’nin ve Irak’ın izni ve bilgisi dahilinde olmadan herhangi bir saldırı gerçekleştiremeyeceğini vurgulayan Berwari, “Uluslararası güçlere, Irak, İran ve Başur Kürdistan hükümeti bölgeye yönelik saldırılardan haberdardır. Irak ve Başurê Kurdistan’ın Türkiye işgaline karşı sessizliği, işbirlikçiliğin göstergesidir. Türk devleti askerlerinin Başurê Kürdistan topraklarına rahat bir şekilde girmesi Türk, Irak ve KDP askerlerinin arasında bir ittifak ve uzlaşmanın olduğunu gözler önüne seriyor” dedi. 

 

HALKIN DİRENİŞİ

 

Bölge halkının işgal saldırıları karşısındaki tutumuna dikkat çeken Dr. Kamûran Berwarî, Irak’ta yaşayan farklı bileşenlerden oluşan 46 milyon insanın, Türk devleti ve onun paramiliter gruplarına topraklarını kolay kolay teslim etmeyeceğini vurguladı.  

 

KDP’nin Federe Kurdistan Bölgesi’ni ve halkını Türki devletine teslim etme noktasına geldiğine işaret eden Berwari, “Yurtsever Başurê Kurdistan halkımız Saddam’ın Baas rejimine karşı günlerce direndiğini unutmamalıdır. Başûr halkı bu uygulamalara karşı sessiz kalmamalı, alanlara akmalı. Tüm Kurdistan halkımızın tutumu bu çerçevede olmalı. Çünkü bu durum sadece bir örgüt veya kurum sorunu değil, tüm Kurdistan sorunudur” diye belirtti.

 

Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version