Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

15 Temmuz adaleti: Gece pavyonda eğlendi sabahı ‘gazi’ ilan edildi

15 Temmuz’da yazılan bir gazilik destanı daha yalan çıktı. İktidara yakın medya organizasyonlarının ’15 Temmuz gazisi’ diye lanse ettiği ve Nevşehir’den Ankara’ya gidip eline aldığı taşla tankları durdurduğu iddia edilen Metin Kolca’nın “suç örgütü kurmak, yağma, tefecilik, tehdit, uyuşturucu ticareti” gibi suçlardan 104 yıl hapis cezası olduğu ortaya çıktı.

Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile de fotoğrafı bulunan Kolca’nın 15 Temmuz gecesi sokaklarda değil, Ankara pavyonlarında olduğu belirlendi.

104 YIL HAPİS CEZASI BULUNUYOR

 

Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu’nun köşesinde yer verdiği bilgilere göre Nevşehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi, “suç örgütü kurmak, yönetmek ve üye olmak, yağma, tefecilik, gasp, kumar oynanması için yer ve imkan sağlama, tehdit, uyuşturucu ticareti” gibi suçlamalarla yargılanan örgütün 1 numarası ağabey Deniz Kolca 201 yıl, 2 numarası ’15 Temmuz gazisi’ Metin Kolca’nın 104 yıl hapis cezası bulunuyor.

HELALLEŞİP ANKARA’YA DOĞRU YOLA ÇIKMIŞ(!)

Barış Terkoğlu şunları yazdı:
Adı Metin Kolca. Hükumet medyasını okursanız, o 15 Temmuz kahramanı. Haberlerde o gece Nevşehir’de neler olduğunu anlatmış:
“15 Temmuz günü saat 21.30 gibi eve geldim. Normalde uyumam, yatsı namazı ezanı geç okunduğu için uyudum. Ben uykudayken eşim beni kaldırarak Genelkurmay Başkanının rehin alındığını ve Genelkurmay Başkanlığının önünde kalabalık olduğunu söyledi. (…) Cumhurbaşkanımız telefonla televizyona bağlanarak halkı sokağa çağırmıştı. (…) Eşimle vedalaşarak helalleştim. Kırşehir üzerinden Ankara’ya ulaştım. Saat 00.50 gibi Kızılay’a girdim.”

ELİNE TAŞ ALIP TANKLARI DURDURMUŞ

Kolca’nın hikayesi eline taş alıp tankları durdurmasıyla sürüyordu. Anlattığı “kahramanlık” destanıydı. Kolca, üzerinden tankın geçtiği lüks aracını paylaşarak hikayesini inanılır hale getiriyordu.
Ancak çelişkilerle doluydu. Cumhurbaşkanı CNN’e 00.24’te bağlanmış, halkı sokağa çağırmıştı. Dinlemesi, eşiyle vedalaşması, yola çıkıp Nevşehir’den Ankara’ya gelmesi tam 26 dakikaydı ki, bu imkansızdı.

15 TEMMUZ GECESİ PAVYONLARDA OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI

Sayısız tutarsızlık içinden bir tane daha söyleyeyim. Kolca, aracıyla Sıhhiye Köprüsü’nü kapatıp, köprüden düştüğünü söylüyordu. Gelgelelim, aracın fotoğraflardaki yeri, Atatürk Bulvarı üzerinde, daha çok Kızılay’daki gece kulüplerine yakın görünüyordu. Nitekim öyle de çıktı. Kolca, sosyal medya hesabından 14 Temmuz gecesi “Binbir Gece” isimli mekandan fotoğraf paylaşmıştı. Yani Kolca, 15 Temmuz gününe Ankara pavyonlarında girmişti!

TAM BİR SUÇ MAKİNASI

Kolca’nın sosyal medya hesabıyla durum daha da anlaşılır hale geliyor. Pavyon meraklısı bu 15 Temmuz gazisi, Nevşehir’de kendince düzen kuruyor, ceza kesiyor. Örneğin elinin kırık olduğu bir fotoğrafı şöyle paylaşmış: “İyiyim arkadaşlar, itin birinin çenesini kırdık, el de kırıldı. Merak edilecek bir şey yok. Diğer taraf merak etsin, iki sene ekmek, su içemez.”
Kendisini tanıyanlara göre Kolca 15 Temmuz gazisi filan değildi. Aslında mahkemelerde başka bir derdi var. 15 Temmuz’un “Ziyaaaaa” hikayesi tam da bunun içindi.
Şöyle anlatayım…

ÇÖKME İŞİ YAPARKEN YAKALANDI

24 Mayıs 2018 tarihinde, AA’nın “Nevşehir’de Suç Örgütü Davasında Karar” başlıklı haberi gösteriyor. Nevşehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi, “suç örgütü kurmak, yönetmek ve üye olmak, yağma, tefecilik, gasp, kumar oynanması için yer ve imkan sağlama, tehdit, uyuşturucu ticareti” gibi suçlamalarla yargılanan sanıklara ceza yağdırdı.Buna göre örgütün 1 numarası ağabey Deniz Kolca 201 yıl hapis cezası alırken, 2 numarası kardeş Metin Kolca 104 yıla hüküm giymişti.
Kısacası Metin Kolca, yargıya göre de bir mafya-çete yöneticisiydi. Tabiri caizse “çökme” işleri yaparken yakalanıyor, kendisini korumak için “15 Temmuz gaziliği” hikayesini uyduruyordu. Hükümet medyası da bize onu bu şekilde tanıtıyordu.

AĞIR CEZA REİSİ HAKİMLE FOTOĞRAFINI PAYLAŞTI

Ama durun…
Hikaye burada bitmedi. Ufak suçlular bile hapisteyken Metin Kolca kısa bir süre tutukluluğun ardından nasıl olduysa dışarı çıktı. Kararın ardından elbette ki gözü yargının temyiz mercilerindeydi.
Sosyal medya hesabından “devlet benim”, “kendimi devlete bayrağa feda ettim”, “yakında göreceksiniz” gibi intikam paylaşımları yaparken daha garip bir şey oldu. Aksaray 2. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı ve Aksaray İli Adli Yargı Komisyonu Başkanı Hakim G.O. ile bir kafede buluşup poz verdi. Bunu da sosyal medya hesabından paylaştı. Bir hakim, kendi adliyesinde ağır suçlardan hüküm giyen, “ben devletim” diyen bir mafya mensubuyla kafede buluşuyor, yetmiyor poz veriyordu. Mafya lideri bunun ardından vatandaşa tehditlerine devam ediyordu.

HAKİM AKP’Lİ VEKİLİN CİNAYET ŞÜPHELİSİ KARDEŞLERİNİ BIRAKAN KİŞİ ÇIKTI

Hakim G.O.’yu nereden hatırlıyorum diye baktım. Buldum. Siverek’te, 2019’da, İzol Ailesi’nden 4 kişinin öldürüldüğü katliam davası güvenlik nedeniyle Aksaray’da görülüyordu. Geçen yıl karar çıktı. 3 sanığa dörder kez müebbet verildi. Ama ilginçtir, hakim, 4 kez müebbet verdiği sanıkları “kaçma şüphesi yok” diyerek tutuklamadı. Kurban yakınlarının “utanç verici” dediği, örneğini görmediğim bu kararı veren hakim de G.O.’dan başkası değildi! Ceza alanların da soyadı İzol’dü. AKP eski milletvekili Zülfikar İzol takipsizlik kararı alırken, kardeşleri cinayet işlese dahi dışarıda dolaşmaya devam etmişti.

KOLCA’NIN DA SOYLU İLE FOTOĞRAFI VAR

14 Temmuz pavyonunu 15 Temmuz darbesine bağlayan, 16 Temmuz günü “ben devletim” diye uyanan bu insanlar bana Ayhan Bora Kaplan davasını hatırlattı. Malum, Kaplan da Soylu’nun kuzeni tarafından 15 Temmuz gecesi aranarak çağrılmıştı. Acaba Kolca da Soylu’yu tanıyor mudur diye merak ettim. Bir de ne göreyim. Adeta klasik! Kolca da bir 15 Temmuz Etkinliği’nde “baba” dediği Soylu ile fotoğraf çektirmişti!
Devleti savunur görünen derebeylikler kendi devletlerini kurarken, hukuka dayanan devlet kaybolup gidiyor. Kaybolan da kaybeden de biziz, biz!

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version