İSTANBUL – Tanzanya’da çalıştıkları firmadan ücretlerini alamayan demiryolu işçileri, firmanın İstanbul’daki merkezi önünde protestolarını sürdürüyor. İşçiler, “Sadaka değil, haklarımızı istiyoruz” dedi.
Yapı Merkezi adli firmanın bünyesinde Tanzanya Darüsselam-Morogoro Demiryolu Projesi’nde çalışan ancak alacakları ödenmeyen demiryolu işçileri, firmanın İstanbul’da bulunan merkezi önünde başlattıkları eylemlerini sürdürüyor. Alacaklarının ödenmemesi üzerine Türkiye’ye dönen işçiler, 10 gün önce eyleme başladı. Demiryolu işçileri, her gün gittikleri firmanın önünde “Tüm haklarımızı alana kadar direneceğiz” ve “Yapı Merkezi’nden tüm haklarımızı alacağız” pankartlarını açıyor. İşçiler ve yakınları eylemlerinde, Kürtçe ve Türkçe müzikler ile ses çıkarak haklarını arıyor.
Hakları ödenmediği için daha da mağdur olan işçilerden Erdinç Kibal geçtiğimiz günlerde intihar girişiminde bulundu. İşçilerin şu ana kadar talepleri karşılanmazken, haklarını alamayan işçiler yaşadıkları mağduriyetleri anlattı. İntihar girişiminde bulunan işçilerden Erdinç Kibal’ın eşi Gülcan Kibal da her gün eşiyle firmanın merkezinin önüne gelerek eyleme katılıyor. Eşinin geçinebilmek için başka bir iş bulduğunu ve çalıştığı için eyleme gelemediğini belirten Gülcan Kibal, eşinin 6 yıl boyunca çalıştığı firmadan zorla işten çıkarıldığını dile getirdi. Eşinin 2 milyon alacağının olduğunu, ancak şuana kadar kendilerine sadece 70 bin TL verildiğini belirten Kibal, “Bu firma bizi rezil etti. Buraya geldik eylem yapıyoruz ama polisler her tarafı kapatıp engelliyor. Hakkımız olanı vermiyorlar. İçeriye alınmıyoruz görüşeme yok, hiç bir şey yok” ifadelerini kullandı.
İşçilerden Erdinç Kibal’ın eşi Gülcan Kibal
‘EPİLEPSİ HASTASI OĞLUMU BIRAKIP EYLEME GELİYORUM’
Kiralarını ödemek için eşinin başka bir iş bulduğunu ve bu nedenle eyleme gelemediğini belirten Kibal, her gün İstanbul’un Bağcılar ilçesinden Üsküdar’a eyleme geldiğini dile getirdi. Kibal, “Benim oğlum epilepsi hastası. Onu evde tek başına bırakıyorum, bu eyleme gelmek için. Hem paramızı alamıyoruz hem de her gün yol parası vererek buraya geliyorum. Bizim dünya kadar borcumuz var. Zor durumdayız. Evde epilepsi hastası onu evde tek bırakarak geliyorum. Hem paramı alamıyorum hem de her gün yola parası vererek buraya geliyorum. Bizim dünya kadar borcum var. Oğlum epilepsi hastası akşam kriz geçirdi. Ben onu evde tek bırakarak buraya geldim” dedi.
HAKKI İÇİN ZONGULDAK’TAN İSTANBUL’A GELDİ
Yapı Merkezi’nde 10 yıldır çalıştığını belirten işçilerden Yaşar Doğan, 5 aydır işten çıkarıldığını belirtti. Yapı Merkez firmasının çeşitli projelerde görev aldığını aktaran Doğan, 11 yıllık tazminatını alamadığını belirterek, “Bir haftadır buradayım. Zonguldak’tan buraya geldim. Burada konaklayacak bir alanımız yok. Akşamları da otellerde kalıyoruz. Bizim tek derdimiz haklarımızın verilmesi” diye konuştu.
Yaşar Doğan
Parasını alamadığı için babasının emekli maaşı ile geçinmek zorunda kaldığını sözlerine ekleyen Doğan, “Şuan buradan alacağım tazminat ile düğün borçlarımı kapatacağım. Tekrardan yeni bir işe başlayacağım. Paramı alamadığım için başka bir işe de başlayamıyorum. Bu şirketin vermiş olduğu sözlerini tutmasını ve en kısa sürede geçmiş olan taksitlerinin yatırılmasını istiyoruz. Burada ki işçiler hepsi bir emek harcadı. Emeğinin karşılığını istiyor. Biz de onlardan biriyiz, emeğimizin karşılığını versinler” şeklinde konuştu.
‘SADAKA DEĞİL HAKKIMIZI İSTİYORUZ’
İşçilerden Mehmet Tutak’ın eşi Seda Tutak
İşten çıkarılan ve hakkını alamayan işçilerden Mehmet Tutak’ın eşi Seda Tutak, eşinin çalıştığı için eyleme gelemediğini bu yüzden hakları için kendisinin direndiğini dile getirdi. İki çocuğunu Adana’da bırakarak İstanbul’a gelen ve 10 gündür firma önünde eylemde olan Tutak, “Bir haftadan fazladır burada eşimin yerine nöbet tutuyorum. İstanbul’a ilk defa geliyorum. Burada rezil ve rüsva olduk. Hepsi Yapı Merkez şirketi yüzünden. Biz sadaka istemiyoruz, biz kendi hakkımızı istiyoruz. Kirayı vermediğimiz için evimizi taşımak zorunda kaldık. Eşim 13,5 kadar çalıştı. Alacaklarının birçoğu içerde, ama alamadık. Bu hafta iki çocuğum sınava girecek ben şuan onların yanında değilim. Bu konuda çok mağdur olduk. Herkesten dayanışma bekliyoruz” çağrısında bulundu.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***