NECİP F. BAHADIR | YORUM
AKP başıboş dolaşan köpeklerle ilgili düzenlemeyi Meclis’e görderdi. Haberi Adalet Bakanı Yılmaz Tunç duyurdu. Önce komisyon, ardından Genel Kurul aşamasından sonra teklif yasalaşacak. Birkaç gündür sosyal medyada dillendirilen Emine Erdoğan’ın devreye girdiği iddiaları boş çıktı. Uyutma, ötenazi, itlaf ve katliam için geri sayım başladı. Kavramlardan kavram beğen!
İçeriği henüz tüm yönleriyle belli değil. Ama can alıcı noktasını Tayyip Erdoğan grup konuşmasında açıkladı. Biraz ürkek biraz çekimser üslupla konuştu. ‘Uyutma’ diyemedi mesela. ‘Önce sahiplenme’ politikası yürütüleceklermiş! Başıboş sokak köpekleri barınaklarda toplanacak ve vatandaşın sahiplenmesi istenecekmiş! Bunun için yasa çıkarmaya gerek yok ki… Bu şu anda da mümkün. Fakat sahiplenenlerin sayısı yetersiz.
Erdoğan, “Bunu başarabilirsek bir sonraki adıma ihtiyaç kalmayacak.” dedi. Hayır, başaramazsınız! Mümkün değil. Hele mevcut ekonomik şartlarda vatandaşın hayvan besleyecek mecali mi kaldı? Başaramayacağınıza inandığınız için Meclis’e sevk ettiğiniz düzenlemede bir sonraki aşama olan ‘uyutma’ da yer almakta. Erdoğan’ın açıkça adını koyamadığı ‘bir sonraki adım’ diyerek ima yoluyla anlatmaya çalıştığı ‘ölümden, itlaftan’ başka şey değil. Bir idam bu…
Bunu hangi kelimeyle ifade ederseniz edin gerçek değişmez. ‘Uyutma’ mı? İktidarın yayın organı A Haber ‘ötenazi’ dedi. Teklifin metninde acaba hangi kelime yer alacak? Doğrusu ‘uyutma’ kelimesini itlafın yerine kimin aklettiğini merak ediyorum. AKP’deki ‘Şekspir’ kim ola ki? Herhalde A Haber’in dediği olur ve metinde ‘ötenazi’ geçer. Bunu da sorgulamak lazım. Ötenazi umutsuz vakalar ve insanlar içindir. Yaşam fiziki acılara son vermek için sonlandırılır.
Teklifin özü cinayet ve katliamdır!
Sokaktaki köpeklere neden ötenazi uygulanacak? Sayıları çok ve insanlar için tehlike oluşturdukları için mi? Evet, kadına, çocuğa saldıran örnekler var. Bunların genellenmesi ne kadar doğru. Sokakta dolaşan bütün köpekleri risk ve tehlike olarak değerlendirip ‘yok etmek’ hangi vicdana sığar. İşte Batı veya Avrupa’daki uygulamaları falan. AKP veya siyasal islamcılar lafa gelince hayvan hakları üzerine mangalda kül bırakmaz. Ama icraate gelince Avrupa…
Kelime oyunlarıyla vatandaşın uyutmanın lüzumu yok. AKP’nin başıboş köpeklere yönelik teklifinin özünde ‘cinayet ve katliam’ var. Yasal cinayet, kanuni katliam. ‘Bir sonraki adım’ başka bir yol olamaz mı? Devlet vatandaş işbirliği söz gelemi… Devletle vatandaş arasındaki bağ koptuğu için buradan yürünemez. Yoksa normal zamanlarda olsaydı bir ‘sahiplenme seferberliğiyle’ pekala bu sorun çözülebilirdi. Erdoğan, AKP’lileri göreve çağırabilir. Onların tuzu kuru çünkü. ‘Yaratılanı sever, Yaratan’dan ötürü!’ Hem ‘hayvan sevgisinin’ dinle de diyanetle de ilişkisi var.
Katliam, bir sonraki adımın tek seçeneği olmamalı.
AKP iktidarı merhamet timsali mi?
Erdoğan’ın bilinçaltı dışa vurdu. Meseleyi anlatırken, “Kimse bizim merhametimizi sorgulamasın. Kimse bize merhamet üzerinden ders vermeye kalkmasın!” dedi. Niye kimse ‘merhametinizi’ sorgulamayacakmış? AKP iktidarı merhamet timsali mi?
Nerdeee?
Anadolu toprakları hiç bu kadar ‘merhametten yoksun’ olmamıştı. Arkadaşına, dostuna, insana merhameti olmayanın diğer canlılara merhameti olur mu? AKP iktidarının başlıca vasıflarından biri ‘merhametsizliğidir.’
“Acırsanız acınacak duruma düşersiniz!” sözü kime ait? Firavun’un veziri Haman’a mı? Yok, o kadar gerilere gitmeye gerek yok. Firavun, Musa’nın mucizeleri karşısında acze düşünce inadı kırıldı, “Acaba ben haksız mıyım?” diye düşünmeye başladı. Kurmaylarını topladı, ilk itiraz eden Veziri Haman oldu. “Hayır, Efendim! İsrailoğullarına acımaya gelmez. Yoksa biz acınacak duruma düşeriz!” der. Ve Musa doğmasın diye binlerce çocuk öldürüldü. Ama Musa da doğdu!
Bu sözün çağımızda da izdüşümü var. Kaynağından haberdar mı bilmiyorum ama Erdoğan bu sözü çok sevdi. Son 10 yılın politikalarına bu slogan damga vurdu. AKP kadrolarına, bürokrasiye “Acımayın, merhamet etmeyin!” talimatı verdi. Yargı ve Emniyet’te görevini eksiksiz(!) yaptı. Devlet çocuk, kadın, hasta, yaşlı deyince orada durur. Bu yazıya oturmadan önce sosyal medya platformu X’te gördüm, bir hasta uyduruk gerekçelerle yatağından gözaltına alınmış. AKP iktidarı dur durak bilmedi adeta ‘terör’ estirdi/estiriyor. Devleti vatandaşın üstüne salarak terörize etti. Bunun adı açıkça ‘devlet terörüdür.’
Ne demek “Bizim merhametimizi kimse sorgulamasın!”
Bu lafı söyleyen de “Acırsanız acınacak duruma düşersiniz!” diyen kişi. Hem bu dünyada hem Mavera’da Erdoğan ve AKP iktidarının ilk sorguya çekileceği madde ‘merhametsizliği’ olacak. Merhametsiz siyasetin mağdur ve masumları o kadar çok ki… Hiçbiri Erdoğan’ın peşine bırakmaz. Ama burada ama ötede eller yakasına yapışır. Ve merhametsizliğin hesabını sorar. Merhamet konusunda hemen herkes Erdoğan ve AKP’ye ders verecek konumda. Erdoğan bunlara alışması lazım.
Kadına, çocuğa, hastaya merhamet etmeyen; hayvana eder mi?
Çocuğa, kadına, hastaya merhamet etmeyen bir zihniyet hayvana merhamet eder mi? Ya da “Acırsanız acınacak duruma düşersiniz!” diyen birinden merhamet sadır olur mu? Elbette merhamet göstermeyecek, elbette sokaktaki köpeğe acımayacak. Ve yok etmek için elinden geleni yapacak. Teklifin bundan başka anlamı var mı? Sahiplenilmeyen köpekler itlaf edilecek. Sayıları da hiç az değil. Milyonlarca köpek öldürülecek. Tarih böylesine büyük ve kanlı katliamı çok az yazmıştır.
Neresinden bakılırsa bakılsan bu ülkenin bir ‘merhamet sorunu’ var. Anadolu merhametsiz insanların yaşadığı coğrafyaya dönüştü. Mevlana, Yunus Emre, hoşgörü sadece sözde kaldı. Merhametsizlik AKP iktidarı ile ete kemiğe büründü. Masumlardan sonra şimdi hedef sokaktaki köpekler… Vicdanlar isyan etmeli ve ‘köpek katliamına dur’ demeli. Meydanı AKP’nin cellatlarına bırakmamalı. Yoksa bunun bedeli çok ağır olur.
Ve sadece AKP de ödemez. Topluma da dokunur.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***