İHD eşbaşkanına polis takibi ve taciz

İZMİR – Hukukçular ve insan hakları savunucuları, İHD İzmir Şubesi Eşbaşkanı Zilan Gümüş’ün polis tarafından takip edilerek, taciz ve tehditlere maruz kalmasına tepki gösterdi. 

 

İzmir’de, İnsan Hakları Derneği (İHD), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), İHD Eşbaşkanı Zilan Gümüş’ün polis tarafından takip edilerek, taciz ve tehdit edilmesine tepki gösterdi. İHD’de de düzenlenen basın toplantısına kentteki siyasi parti ve kurum temsilcileri katıldı. 

 

Toplantıda ilk olarak konuşan İHD İzmir Şubesi Yöneticisi Gülay Bilici, Gümüş’ün dernek faaliyetleri gerekçesiyle yakın zamanda birçok kez polis takibi ve tacizine maruz kaldığını belirtti. Gümüş’ün avukatlık ofisinin, evinin önünde, özel yaşamını sürdürdüğü alanlarda takip edildiğini söyleyen Bilici, “Binmiş olduğu toplu taşıma aracında takip edilip indiğinde önü kesilerek, baskı ve tehditlere maruz kalmıştı. Zilan Gümüş’ün yaşamış olduğu bu polis tacizi, yürütmüş olduğu insan hakları mücadelesi ve dernek faaliyetleri nedeniyle gerçekleşiyor. Bu taciz, insan hakları savunucusu kadınları ve insan hakları mücadelesini sindirme ve susturma çabasından başka bir şey değildir” dedi.

 

‘SORUMLULAR AÇIĞA ÇIKARILMALI’

 

İHD’nin kurulduğu günden bu yana hak ihlalleri, adil yargılama, barış, cezaevlerinde işkence ve şüpheli ölüm gibi birçok konuda mücadele ettiğini vurgulayan Bilici, bu çalışmalar sırasında 23 İHD üye ve yöneticisinin “faili meçhul” cinayette yaşamını yitirdiğini dile getirdi. Tüm bunlara rağmen mücadeleyi sürdürdüklerini belirten Bilici, “İnsan hakları savunucularına yönelik baskılara ve tacizlere son verin. Arkadaşımız Zilan Gümüş’e yönelik polis tacizinin bir an evvel sonlanması gerekiyor. Polisler hakkında gerekli idari ve yargısal soruşturmanın yürütülerek sorumluların açığa çıkarılması ve cezalandırılmasına ilişkin sürecin takipçisi olacağımızı belirtiyoruz” ifadelerini kullandı. 

 

Ardından konuşan Gümüş ise insan hakları savunucusu bir kadın olduğu için bu baskılara maruz kaldığını dile getirerek, mücadeleden geri adım atmayacağını belirtti.