Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Hüsnü Yusuf Turabiç yazdı I Bahçeli’nin rahatsızlığı…


(Serbest Görüş) – HÜSNÜ YUSUF TURABİÇ

Uzun bayram tatili bitti, siyaset kaldığı yerden aynen devam. Salı malum, Meclis’te 3 partinin grup günü. Parti liderleri hem Meclis gündemine ilişkin görüşlerini, hem de ülke sorunları hakkında kamuoyuna düşüncelerini açıklar.

MHP güne erken başlar. İlk grup toplantısını Bahçeli yaptı. Özellikle ilk duruşması haftaya başlayacak Sinan Ateş davasına ilişkin ne söyleyeceği merakla beklenen MHP Lideri’nin sözleri değil kendisi haber oldu. Salona geç geldi, yürümekte zorlandığı görüldü, kürsüde ayakta duramadı, oturarak kağıttan okudu.

Neyi var? Rahatsızlığı nedir? Bütün Türkiye bu soruları sordu. Ne yazık ki hiçbir açıklama yok. Konuşma sonrası basın mensuplarının fotoğraf ve görüntü alması engelledi. Bir MHP yöneticisi Bahçeli’nin yürüyerek geçeceği Meclis kulisindeki gazetecilere ‘Dışarı…’ diye bağırdı. Sonradan Bahçeli’nin rahatsızlanarak bir süre dinlendiği anlaşıldı.

Sıradışı bir durum olduğu kesin… Ama ne? Rahatsızlığın boyutu nedir? Konuşma sonrası mikrofon kapatılmadığı için MHP yöneticisiyle Bahçeli arasında geçen konuşmaları bütün Türkiye duydu. Bir MHP’li Bahçeli’ye ‘Kendiniz kalkın…’ dedi. Neden? Rahatsızlığın boyutu anlaşılmasın diye herhalde. Kendisinin oturup kalkabildiğini ülkeye göstermek için olmalı.

Liderler de insan… Hastalanırlar, rahatsızlanırlar, yürümekte zorlanırlar. Ama bunun yönetilebilmesi lazım. Daha önce de Bahçeli yüzündeki morluklarla kameraların karşısına çıkmıştı. Üzerinden, günler, haftalar geçti, kimse ne olduğunu öğrenemedi. Düştü mü? Kafasını mı çarptı? Tatmin edici açıklama yok. Rahatsızlığından dolayı bir hafta istirahate çekilmesi yara bere içinde kürsüye çıkmaktan daya iyi. Ya da oturarak konuşması, güçlükle yürümesi yerine haftayı pas geçemez miydi?

Bir gazete MHP kaynaklarına ulaştığını söyleyerek Bahçeli’nin neden oturarak konuştuğu sorusuna cevap bulmuş. Konuşma metni son dakikada değiştirilmiş, prompter’a yüklenemediği için kağıttan ve oturarak konuşmuş. Bu söylenen bahaneye muhabir inanmış mı? İnanmış olmalı ki haber yapmış. Bahçeli yıllarca kağıttan okudu ama hepsinde de ayaktaydı. Muhabirin ulaştığı kaynaklar bunu söylemiş olabilir elbette… Buna kim inanır? Böyle bir cevap kimi tatmin eder?

Bir başka gazeteci de Bahçeli’nin tansiyon sorunu yaşadığını, herhangi bir sağlık sorununun bulunmadığını söylemiş. Bu sadece grup salonundan çıkışı sırasında istirahat etmesini açıklar. Ama öncesi de var. Peki zor yürümesinin ve ayakta duramayacak kadar rahatsız olmasının nedeni nedir?

YA HASTALIĞI GEÇİCİ DEĞİLSE? 

MHP iktidarın bir parçası… Bütün siyasi liderlerin sağlığı önemlidir fakat iktidar partilerinin sıhhati herkesi ilgilendirir. Gidişata etki yapar çünkü. Dövizin hareketini bile etkiler. Bahçeli’nin sağlığının merak edilmesi yadırganmamalı, normal karşılanmalı. Üzerinde belki bu kadar durmaya değmez. Geçici bir haldir, kısa sürede eski sağlığına kavuşur. Ya değilse? Vatandaşın bunu bilmeye hakkı yok mu?

Soru işaretlerini bir kenara bırakarak Bahçeli’nin mesajlarına bakalım istersiniz. İki konu dikkatimi çekti; ilki Sinan Ateş davasına ilişkin… MHP Lideri ‘Duruşmaya sadece avukatlar gidecek’ dedi. Kalabalık bir grupla duruşma salonunun MHP tarafından doldurulacağı iddialarını boşa çıkardı. Ayşe Ateş hemen sordu tabii; ‘Neden? Müşteki değiller? Sanık olmadıklarını söylüyorlar. O halde ne işiniz var Sincan’da?’

Diğer mesajı da ilginç… ‘Allah nasip ederse, ömrüm vefa ederse Musul, Kerkük ve Adaları geri alacağımı… Selanik de dahil Batı Trakya’yı Türkiye hudutları içerisine katacağım…’. Batum, Halep niye yok? Nasıl olacak bu? Irak ve Yunanistan’a savaş mı açacağız? Dışişleri Bakanı ‘Üçüncü Dünya Savaşı riski var’ demişken oraya mı hazırlık acaba? Ortağı AK Parti bu konuda ne düşünüyor acaba?

Bahçeli gerek sağlığı gerekse mesajlarıyla haftaya damgasını vurdu.

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version