Dünya Ekonomik Forumu 2024 yılı “Küresel Cinsiyet Uçurumu Endeksi”ni açıkladı.
Bu yıl 18.’si yayınlanan endekste 146 ülkedeki cinsiyet eşitsizliği “ekonomik katılım ve fırsatlar”, “eğitime erişim”, “sağlık ve hayatta kalma ve “siyasi güçlenme” başlıklarında ölçüldü.
Hiçbir ülke tam olarak cinsiyet eşitliğine ulaşamamış olsa da eşitsizliğin en az olduğu 10 ülkenin 7’si Avrupa’dan oldu.
İzlanda zirvede; Yeni Zelanda, Namibya ve Nikaragua da ilk 10 ülke arasında
Endeksin zirvesinde Avrupa’nın kuzeyinde yer alan ada ülkesi İzlanda bulunuyor. 382 bin nüfusa sahip İzlanda, 0,935 puanla erkeklerle eşitliğe en çabuk ulaşacak ülke konumunda.
15 yıldır zirveyi kaptırmayan İzlanda’yı 0,875 puanla Finlandiya ve Norveç, 0,835 puanla Yeni Zelanda, 0,816 puanla İsveç takip ediyor.
Orta Amerika ülkelerinden Nikaragua ise 0,811 puanla altıncı sırada.
Almanya 0,810 puanla yedinci, Afrika ülkelerinden Namibya 0,805 ile sekizinci, İrlanda 0,802 ile dokuzuncu, İspanya da 0,796 ile onuncu sırada bulunuyor.
En derin cinsiyet eşitsizliği Sudan’da yaşanıyor
Endeksin en aşağısında ise Afrika ve Asya ülkeleri yer alıyor.
Cinsiyet eşitliğinde en büyük uçurum, 40 milyonluk nüfusunun yaklaşık yarısına denk gelen 18 milyonluk kısmına gıda temin etmekte zorlanan Sudan’da ölçüldü.
0,568 puanla 146. sırada yer alan Sudan’ın üzerinde 0,570 puanla Pakistan, 0,576 puanla bir başka Afrika ülkesi Çad ve 0,579 puanla İran sıralanıyor.
Tüm Afrika kıtasında olan Gine, Mali, Demokratik Kongo, Cezayir, Nijer ve Fas ise son 10 sırayı tamamlayan diğer ülkeler oldu..
Türkiye, Avrupa kıtasında en alt sırada
2022 yılında endekste 122. sırada yer aldıktan sonra geçen yıl 129. sıraya gerileyen Türkiye bu yıl 127. sıraya yükseldi.
Türkiye bu yıl Hindistan, Mısır, Katar, Kuveyt, Benin gibi ülkeleri geride bıraktı.
Suudi Arabistan (126), Nijerya (125), Burkina Faso (120), Bahreyn (116), Tacikistan (112), Kamboçya (102) Çin (106), Uganda (83), Etiyopya (79) gibi ülkeler ise Türkiye’den daha az cinsiyet eşitsizliği problemi yaşayan ülkeler arasında sayıldı.
Türkiye bu notları ile 40 ülkenin bulduğu Avrupa kıtasında da en alt sırada yer alıyor. Avrupa’da Türkiye’nin bir sıra üstünde bulunan Çek Cumhuriyeti ise küresel endekste 104. sırada.
Türkiye’de kadınlar eğitime erişimde nispeten daha şanslı
“Ekonomik katılım ve fırsatlar”, “eğitime erişim”, “sağlık ve hayatta kalma ve “siyasi güçlenme” başlıkları arasında Türkiye’nin en güçlü olduğu kategori eğitime erişim.
Türkiye “eğitime erişim” kategorisinde 90’ıncı sırada gösterilirken, “sağlık ve hayatta kalma” kategorisinde 98’inci, “siyasi güçlenme” kategorisinde 113’üncü ve “ekonomik katılım ve fırsatlar” kategorisinde 133’üncü sırada yer aldı.
Kadınlar ve kız çocuklarının ekonomik beklentileri tehdit altında
Endekse göre, kadınlar ve kız çocukları için ekonomik beklentiler, devam eden gerilemeler ve uzun süreli krizler nedeniyle tehdit altında.
Üstelik toplumsal cinsiyet eşitliğini geliştirmeye yönelik ekonomi politikalarının benimsenmesi genel olarak artmış olsa da, bölgeler arasında kaynak bulma ve uygulama konularında ciddi farklılıklar bulunuyor.
Rapor, aradaki farkın kapatılması için gerekli kaynakların arttırılması, toplumsal cinsiyet eşitliğinin yeni ve yüksek kaliteli büyümenin motoru olarak kabul edilmesi için “cesaret verici bir temel zihniyet değişikliğini” öneriyor.
Cinsiyet eşitliğinin giderek zorlaşan makro-ekonomik iş ortamında rekabetçi bir avantaj olduğuna da işaret ediliyor.
Bununla beraber hem küresel işsizliğin düşük gelirli ekonomilerde artması bekleniyor hem de kadınlardaki istihdam açığının orantısız bir şekilde arttığı vurgulanıyor.
Tüm dünyada üst düzey yöneticilerin üçte birinden azı kadın
Dünya Ekonomik Forumu’nun hazırladığı rapora göre, kadınlar küresel işgücünün yüzde 42’sini, üst düzey kadın yöneticiler ise toplam miktarın yüzde 31,7’sini oluşturuyor.
Makro ekonomik koşullardaki kötüleştikçe kadınların kariyer basamaklarını tırmanma trendi de yerini gerilemeye bırakıyor.
Kadınların bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) bazlı işlerde temsili yavaş ilerliyor. Bu oran henüz yüzde 28,2. Bu durum kadınların daha yüksek ücretli iş bulmalarını zorlaştırıyor.
Yapay zeka üzerine çalışan kadın sayısı da siyasetçi kadın sayısı da oransal olarak artıyor
Ancak yapay zeka konusunda tablo kadınlar için daha olumlu.
LinkedIn verilerini temel alan rapora göre, yapay zeka mühendisliğindeki kadın yetenek yoğunluğu son sekiz yılda iki kattan fazla arttı.
Kadınlar yapay zeka sektöründe hala erkeklerden daha az yer alsa da teknoloji, bilgi ve medya gibi sektörlerde temsilde önemli artışlar görülüyor.
Ülkelerin parlamenter temsilinde cinsiyet eşitliği 2024 yılında yüzde 33 gibi rekor bir seviyeye ulaştı. Bu oran raporun ilk versiyonunun hazırlandığı 2006 yılında parlamenter temsil oranı sadece yüzde 18,8 idi.
Özellikle Latin Amerika ülkelerinde kadınların siyasete katılımı düzenli olarak artıyor.
Dünya Ekonomik Forumu’ndan hükümetlere çağrı
Rapor, 2030 yılına kadar cinsiyet eşitsizliğini giderme hedefi için mevcut hız ve ölçeği yetersiz buluyor.
Dünya Ekonomik Forumu, büyüme, refah, yenilikçilik ve sürdürülebilirliğe giden yolların zemini herkes için düzleştirmek için toplumsal cinsiyet eşitliği çabalarına daha fazla kaynak sağlanmasını talep ediyor.
Raporda, “Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması, hükümetlerin ve iş dünyasının hem kaynakları hem de zihniyetleri, toplumsal cinsiyet eşitliğinin adil ve sürdürülebilir büyümenin bir koşulu olarak benimsendiği yeni bir ekonomik düşünce paradigmasına doğru kaydırmasını gerektirmekte” görüşüne yer veriliyor.