Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Türkiye, Interpol’ün baş ağrısı olmaya devam ediyor

Türkiye, Interpol’ün baş ağrısı olmaya devam ediyor


ENSAR NUR | TR724 HABER

Uluslararası polis örgütü Interpol, otoriter liderlerin muhalifleri takip etmek için kullandığı protokollerin denetimini sertleştirmek için uzun zamandır değişimler yapıyor. Ancak başta Türkiye olmak üzere otoriter ülkeler alternatifler geliştiriyor.

Interpol bu yılın sonunda yeni Başkanını seçmeye hazırlanırken, başta Türkiye olmak üzere otoriter rejimlerin yapının mekanizmalarını suiistimal etmekte ısrar etmesi en büyük endişe noktasını oluşturuyor.

Interpol, kırmızı bülten olarak bilinen tutuklama bildirilerinin denetimini sıkılaştırdı ve kötüye kullanılmasını her zamankinden daha zor hale getirdi. Ancak Interpol sistemin suiistimalini zorlaştırdıkça, demokrasi ve insan haklarından nasibini almamış rejimler de buna adapte oldu ve muhalifleri takip etmek için teşkilatın daha az bilinen sistemlerine başvurdu.

Kırmızı bülten olmadı, kayıp çalıntı pasaport silaha dönüştürüldü

Türkiye, Interpol’ün kayıp ve çalıntı pasaport veri tabanını muhalifleri taciz etmek ya da yurtdışına kaçırmak için bir silaha dönüştürdü. New York Times’ın haberine göre, bu önemli terörle mücadele aracının kötüye kullanılması o kadar kötü bir hal aldı ki Interpol Türkiye’nin bu aracı kullanmasını geçici olarak askıya aldı.

Interpol suiistimal çabalarının ardından artık kırmızı bültenleri dolaşıma girmeden önce inceleyen ve onaylayan bir ekip oluşturdu.

2021 yılında Türkiye, 2016 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a karşı bir darbe girişimi planlamakla suçladığı sürgündeki dini lider Fethullah Gülen’in takipçilerine yönelik 773 kırmızı bülteni yayınlamayı reddettiği için Interpol’ü kamuoyu önünde eleştirdi.

Türkiye, Gülen’in takipçisi olduğundan şüphelendiği yüz binlerce kişinin pasaportunu iptal etti. Bir baba New York Times’a verdiği röportajda, 2022 yılında Almanya’ya yaptığı bir seyahat sırasında Türk pasaportuna el konulmasının ardından bir yıldan uzun bir süre eşinden ve iki çocuğundan ayrı kaldığını söyledi. Türkiye pasaportu Interpol veri tabanlarına kayıp ya da çalıntı olarak kaydetmişti. Kendisi 20 yıldır Türkiye’de yaşamadığını ve yurtdışındaki Gülen okullarının finansmanının yönetilmesine yardımcı olduğunu söyledi.

Bir başka sorun: Mavi bülten

Kırmızı bültenler, kayıp çalıntı pasaport mekanizması gibi mekanizmaların suiistimaline çözümler geliştirilmeye çalışılsa da, otoriterler farklı mekanizmaları kullanmaya çalışıyor. Mavi bültenler bunlardan biri.

Mavi bültenler, yani polisin konum gibi bilgi talepleri, Interpol’ün yeni yeni gözden geçirmeye başladığı yeni bir sorunu temsil ediyor. Ülkeler mavi bültenleri Interpol’ün önceden incelemesine gerek kalmadan dünya çapında anında yayınlayabiliyor. Her biri, incelenmediğini belirten bir not taşıyor.

Mavi bültenler, bir ceza soruşturmasıyla ilgili olarak kişinin kimliği, konumu veya faaliyetleri hakkında ek bilgi toplamak için kullanılıyor.

Interpol, yeni başkanını seçmeye hazırlanıyor

Ülkeler Interpol’ün dayanıklılığını, örgüt bir sonraki liderini seçmeye hazırlanırken, önemli bir anda test ediyor.

Interpol’ün en sert eleştirmenlerinden bazıları bile mevcut genel sekreteri Jürgen Stock yönetiminde teşkilatın kırmızı bülten suiistimallerini engelleme konusunda ilerleme kaydettiğini kabul ediyor. Ancak Jurgen Stock’un Kasım ayında görevi bırakmasının ardından neler olacağı konusunda endişeler yüksek.

Heritage Foundation’da Interpol üzerine çalışan analist  Ted Bromund, “Halefinin seçimi, bu reformların korunup korunmayacağını ya da Interpol’ün ‘Vahşi Vahşi Batı’ günlerine geri dönüp dönmeyeceğini belirleyecek” dedi.

İngiliz aday Stephen Kavanagh, şu anda Stock’un 2 numaralı ismi olarak kırmızı bülten sisteminin sertleştirilmesinde kilit bir rol oynadı. Kendisini “güvenilir, deneyimli” bir lider olarak tanıtıyor ve polis teşkilatındaki yolsuzlukla mücadele konusunda iyi bir sicili var.

Brezilya’nın adayı Valdecy Urquiza, Brezilya’nın jeopolitik meselelerdeki tarafsızlığını vurguluyor ve “Afrikalılar, Araplar ve Asyalılar” da dahil olmak üzere tüm uluslardan insanlara hizmet ederek çeşitliliği artırma sözü veriyor.

Başkan kim seçilirse seçilsin, önünde otoriterler ile mücadele etmesi gereken zorlu bir süreç olacak. Bu süreç, Interpol’ün prestijini koruyup koruyamayacağının da bir sınavı olacak.

Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version