Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Selahattin Demirtaş: Erdoğan seçime girmememiz için mesaj gönderdi

Selahattin Demirtaş: Erdoğan seçime girmememiz için mesaj gönderdi


Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, yargılandığı Kobane davasında AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “seçimlere girmemeleri için kendilerine mesaj gönderdiğini” söyledi. Demirtaş, “Karşısında ağlasaydık bizi 3 ayda serbest bırakırdı. Ama ruhumuz özgür. O yüzden Erdoğan’ın içi soğumuyor” diye konuştu.

Ankara’da görülmeye devam eden Kobane Davası’nda konuşan Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçimlere katılmamaları için kendilerine mesaj gönderdiğini söyledi. Siyasal İslamcıların iftiraları nedeniyle yargılandıklarını belirten Demirtaş, “Erdoğan bir algı ustasıdır, Goebbels’e şapka çıkartacak bir algı ustasıdır. Saatlerce sürebilir ama davanın iddianamesi de suçlamalar da budur. Bu iddianameyi Erdoğan yazmıştır” dedi.

Kobanê Davası’nın görülmesine, Sincan Cezaevi Kampüsü’nde devam  edildi. Duruşmada tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş, esasa dair savunmasını yaptı. Demirtaş, savunmasında AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’a dair yeni beyanatlarda bulundu.

SİYASAL İSLAMCILARIN İFTİRALARI İLE BURADAYIZ

Artı Gerçek’in aktardığına göre verilen öğren arasının ardından savunmasına devam eden Demirtaş, “Siyasal İslamcıların attığı iftiralar sonucu buradayız” dedi. Demirtaş, “Küçük bir ihale için her türlü hileyi, yolsuzluğu yaparlar. Türkiye’deki milliyetçilerin veya siyasi İslamcılarının Türkiye’nin içine girdiği durum budur. Türkiye’nin bugün bu durumda olmasının cumhuriyetin kuruluşunda yapılan hatalar ve ikincisi de bu çakma İslamcı ve milliyetçilerin yaptıklarından dolayıdır. Biz bugün niye buradayız? Bu siyasal İslamcıların attığı iftiralardır. Biz Netanyahu’nun iftiraları sonucu burada değiliz. Dönüp Netenyahu’ya, ‘yalan atıyorsun, katliam yapıyorsun’ diyorlar, ama aynısını bize karşı uyguluyorlar” dedi.

DÜN YİYECEK BULAMIYORLARDI, ŞİMDİ HEPSİ LÜKS İÇİNDE

Ardından Yeni Şafak ve yandaş medyadan alıntılara devam eden Demirtaş devamla şunları söyledi: “Adnan Menderes ve arkadaşları iftiraya uğramış, başlarına gelmeyen kalmamış. Siyasal İslamcılar bunca yıl sonra iktidara geldikten sonra birden bire bir tehdit ortaya çıkmış. Kürtler. Kürtlerin, iktidarlarını alaşağı indirme ihtimali var. Onun da temsilcisi Demirtaş. Bunlar dün yiyecek bulamazken şimdi hepsi lüks içindeler. Bunu kaybetmemeleri gerekiyor. O yüzden bize saldırıyorlar. ‘Katil Demirtaş’ diye manşet atıyorlar, delil var mı? Hayır, aksine şiddeti durdurmaya çalıştık. Davutoğlu bunların sorumlusudur. “Vurun kırın diyen Demirtaş değil mi?” diyor. Gazeteci de demiyor, “Hayır efendim böyle bir çağrısı yok Demirtaş’ın.” Bunlar müslüman ve iftira atıyorlar. İktidarları uğruna her türlü günahı işlemekten geri durmuyorlar. Bülent Arınç bu açıklamaları yaptı. Cuma İçten. Şimdi sorsanız o dönem bizi hedef gösterdiği açıklamalarını “bunlar benim cahiliye dönemi açıklamalarımdır diyecek.”

ÖLDÜRÜLENLER ARAŞTIRILMADAN HDP’NİN ÜZERİNE YIKIYORLAR

İnsanların nasıl öldürüldüğünün hiçbir şekilde araştırılmadığını çünkü yaşananların HDP ve kendilerinin üzerine yıkılmaya çalışıldığını söyleyen Demirtaş, şöyle devam etti: “Biz neyin tehdidiyiz? Onların hırsızlığının, yolsuzluğunun rant düzenlerinin tehdidiyiz. Elde ettiklerini kaybetmek istemiyorlar o yüzden bize saldırıyorlar” dedi. Kobanî olaylarının yaşandığı Ekim ayında AKP yandaşı medyada bir haftada kendisini ve HDP’yi hedef alan onlarca manşet onlarca köşe yazı yazıldığının altını çizen Demirtaş, “O bir hafta önemliydi. Bu yaşananların sorumluluğunu kime yıkacaklardı. İktidarda biz olsaydık sorumlusu biz olurduk. Neden can kayıpları yaşandı neden olaylar yaşandı? Bunların sorumluluğunu üstlenebilirdik. Ama iktidarın sorumluluğunu örtmek için olayları bizim üzerimize yıkmaya çalıştılar. Allah billah aşkına CNN Türk’ü açın bakın tartışanlar, telefonlara gelen mesajlarla anında konu değiştiriyorlar, başka tartışmalar yürütüyorlar. Hiç utanmıyorlar. Bunlar, araştırmaya dayanarak haber ve yazı yazmış gazeteciler değil ki! Bunlar, gazeteci kılıklı tetikçilerdir. Burada rehin tutulmamızda hepsinin sorumluluğu var.”

SEÇİME GİRMEMEMİZ İÇİN ERDOĞAN BİZE MESAJ GÖNDERDİ

Demirtaş, “O süre zarfında bunlar bize bu iftiraları atarlarken biz bunları sadece okumuyorduk, aynı zamanda bunların çoğunu tekzip ediyorduk. Birçoğu tekzibimizi yayınlamamıştı ama Hilal Kaplan tekzibimizi yayınlamıştı” diyerek ilgili tekzibi okudu. Demirtaş şöyle devam etti:

“Sadece bir haftalık algı oyunları nedeniyle bugün, vurun kırın yakın yıkın çağrısı yapan Demirtaş, bir haftada kamuoyunun hafızasında yer edinmiş oldu. Sonra durdu, ondan sonra bunları bulamazsınız. Ondan sonra doğru dürüst ve sistematik bir algı operasyonu bulamazsınız. Ne zamana kadar? Biz 7 Haziran’da seçimlere parti olarak girme kararı alıncaya kadar. Durdular o zaman, Kobanî olayları yaşanmamış, Demirtaş katil değil! Niye parti olarak seçimlere girmemizi istemiyorlardı? Erdoğan doğrudan bunu söylüyordu, ‘yahu ne gerek var parti olarak giriyorsunuz’ diyordu ve bunu aracılarla bize iletti. Ondan sonra tekrar benim katil olduğumu HDP’den çağrı yapıldığını hatırlattılar. O zaman böyle dandik dunduk köşe yazarları eliyle değil, doğrudan bu kampanyayı Erdoğan yürüttü. Koca koca manşetlerle benim ve eylemcilerin fotoğraflarını montajladılar. Cuma İçten silah tüccarıdır, şimdi DEVA’da mı nerede siyaset yapıyor. ‘Demirtaş sokağa çocuğuyla çıksın’ başlığı atıyordu. Cuma İçten’e buradan söylüyorum, çok merak ediyorsa 6 Ekim günü kızlarım sokaktaydı. Hiçbir yeri yakıp yıkmadılar, ama IŞİD vahşetini protesto ettiler. Aleyhime açıklama yapanlar HÜDA-PAR Başkanı Zekeriya Yapıcı ve Mehmet Emin Ekmen. Mehmet Emin Ekmen o dönem AKP milletvekiliydi.”

‘ERDOĞAN GOEBBELS’E ŞAPKA ÇIKARTIR, BU İDDİANAMEYİ ERDOĞAN YAZMIŞTIR’

Demirtaş daha sonra Erdoğan’ın kendilerini hedef alan pek çok konuşmasını kayda geçmek üzere okudu. Demirtaş, Erdoğan’ın hayatını kaybedenlerin sayısını 40-50 kişi şeklinde açıkladığını hatırlatarak, şöyle devam etti:

“Hayatını kaybedenler ve sayısı umurlarında değil, emin de değil o yüzden 40-50 kişinin katili diyor” şeklinde konuştu. Erdoğan’ın o dönem yaptığı konuşmalarda “siz dağa gidip gelirsiniz, dağla iyi anlaşırsınız” sözlerini hatırlatarak, “O dönem de parti olarak dağ ile AKP arasında mesaj götürüyorduk” diyen Demirtaş “İlk açıklamaları daha makul daha mahçup. Doğrudan bizi hedef almıyor. Ama Yasin Börü’nün annesinden alınan demeç Erdoğan’ın isteği ile alındı onun üzerine miting meydanında kullanıldı. Erdoğan’ın sözlerine dikkat sayın heyet, demiyor ki ‘bunlar tahrik ettiler, halkı galayana getirdiler.’ Ne diyor? ‘Yasin Börü’yü 5’inci kattan attılar.’ Delil yok, suçlanan yok ama bunları söylüyor. Erdoğan bir algı ustasıdır, Goebbels’e şapka çıkartacak bir algı ustasıdır. Saatlerce sürebilir ama davanın iddianamesi de suçlamalar da budur. Bu iddianameyi Erdoğan yazmıştır.”

“Seçimlere bir hafta var anketlerde HDP yüzde 13-14’lerde. AKP tek başına iktidarı kaybediyor ve Erdoğan bizi tehdit ediyor. Bizi destekleyen aydınları tehdit ediyor. Ona göre elime saz tutuşturulmuş ve parlatılıyorum. Seçime iki gün kala bana cici çocuk diyor onun cici çocuk dediği bu (bu arada SETA’nın kendisiyle ilgili hazırladığı raporu ve kapağındaki fotoğrafları göstererek)” diyen Demirtaş, Erdoğan’ın konuşmalarında vefat edenlerin sayısına ilişkin çelişkilerine dikkat çekerek, şunları söyledi:

NAMAZ KILIYOR AMA YALAN SÖYLÜYOR

“Bu adam müslüman, namaz kılıyor ama yalan söylüyor. Günde kırk tane yalan söylüyor. Ona göre Yani Börü 3’üncü kattan 4’üncü kattan, 5inci kattan atılmış. Olaylarda 30 kişi 40 kişi 50 kişi hayatını kaybetmiş. Bu insanlar umrunda değil kimse de sorgulamıyor. 5 Haziran’da IŞİD katilleri tarafından mitingimiz de bomba patlattılar, o arada Erdoğan telefonla aradı, telefonuna çıkmadım. En çok ona koyan da budur. Söylemiş duydum ‘o kendini kim sanıyor da telefonlarıma cevap vermiyor’ demiş. 22 defa Davutoğlu aradı. Cevap vermek istemedim çünkü gözümün önünde insanlar hayatını kaybetti. ‘Beni aramasınlar çıkıp halktan özür dilesinler’ dedim.

Diyarbakır tarihinin en kalabalık mitingini yaptık, o mitinge bombayla saldırdılar. Erdoğan ne diyor buna ilişkin, ‘dün Diyarbakır’da asla tasvip etmediğim bir olay oldu iki vatandaşımız hayatını kaybetti.’ 5 kişi hayatını kaybetmiş 2 kişi diyor. Bir önceki gün Kobanî olaylarında benim 50 kişiyi öldürdüğümü söyleyen de budur. Bu adam ikiyüzlüdür. Bunlar siyasi islamcıdır. Alnı secdeye değiyor ama bütün bunları da yapıyor. Alnı secdeye değen, inanan bir insan neden bu yalanları atar, Allah’ı aldatmaya kalkar? Bir tek nedeni var; iktidara bulaşmak. Dün Hasan El Bena’yı okudum ya ‘iktidara bulaştın mı inancını yitirirsin’ diyordu. Şeyh uçmaz müritleri uçurur. Bunlar da böyle, etrafındaki şakşakçılar söylenen her yalanı alkışlıyor.

YASAMA, YÜRÜTME, YARGI ERDOĞAN’IN TALİMATIYLA BİZE KARŞI HAREKETE GEÇTİ

Erdoğan’ın kendilerini hedef alan açıklamalarını tek tek hatırlatan Demirtaş, Erdoğan’ın o dönem yaptığı “dokunulmazlıklar kaldırılmalı” sözlerini hatırlatarak, “Kendisi yürütmenin başında nasıl oluyor da yasamaya müdahale ediyor” diye tepki gösterdi. Demirtaş, Erdoğan’ın açıklamalarından sonra kendisiyle ilgili fezlekelerde büyük artış yaşandığını gösteren görselleri mahkeme heyetine gösterdi.

Demirtaş, “Verdiği talimat savcılara da verdiği talimat olduğunda savcılar da bu konuda hevesli oldukları için yaptığımız açıklamaları anında fezlekeye dönüştürdüler. Bu talimattan sonra bazı konuşmalarıma 5 yıl sonra soruşturmalar açıldı. Bu konuda Erdoğan’ın verdiği en güçlü mesaj 2 Ocak 2016 tarihli açıklamasıdır. Orada da ‘aman aman parti kapatma olmasın diyor’ hatırlatmasında bulundu.

BOYUN EĞMEDİĞİMİZ İÇİN ERDOĞAN’IN İÇİ SOĞUMUYOR

Demirtaş, devamında şunları söyledi: “2014 yılından itibaren başladım anlatmaya bu algı operasyonu nasıl başladığını, 2018 yılında nereye geldi. Erdoğan ‘parlamento idam kararını bana gönderirse onaylarım’ diyor. Ben tutukluyum, Cumhurbaşkanı adayıyım daha yargılamam başlamamış doğru düzgün ama bunu yapıyor. Bunu kim yapıyor? Kendisini müslüman olarak pazarlayan zat yapıyor bunu. Neden? İktidarlarını kaybetmemek için. Bu kadar öfkeliler. Bugün utanmıyor olabilirler ama bunlar yarın öbür gün kitaplaşacak. Hitler’i nasıl okuyoruz kitaplardan bugün yaşananları da yarın herkes okuyacak. Biz hiç kimseyi meydanlarda böyle tahrik etmedik. Bizim bütün konuşmalarımız barışa dairdir, çözüme dairdir. Bu adam provokatörlüğün daniskasıydı. Bunu bir ateist yapmaz, bir başkası yapmaz ama Allah’ı kandırdığını sanan bir siyasal İslamcı çok kolay yapar. Bana daha sonra ‘terörist başı’ diyor. Hakkımda yargı kararı yok. Bu koşullarda yargı kararının bir karşılığı yok çünkü yargının içinde 5 bin terörist çıkmış. Ölürüz kalırız söylemiş olayım. Ben hakkımı ona helal etmiyorum. Bundan korkması lazım inanıyorsa. Recep Tayyip Erdoğan sen bizi suçsuz sebepsiz yere rehin aldın, gerçek katillerin peşine düşmedin. Bu dünyada da öbür dünyada da iki elimiz yakandadır senin. Yalancısın, iftiracısın, kumpascısın. Cumhurbaşkanı değil dünyanın başkanı da olsan bu gerçeği değiştiremeyeceksin. Öfken dinmiyor, için soğumuyor çünkü senin karşında boyun eğmedik ah vah etmedik. Karşısında ağlasaydık, biat etseydik bizi 3 ayda serbest bırakırdı. Ama ruhumuz özgür, sığmıyor 4 duvar arasına o yüzden Erdoğan’ın içi soğumuyor.”

TEK BİR KONUŞMADA KAÇ YALAN, KAÇ GÖREV SUÇU VAR

Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecinde kendisini hedef alan sözlerini ve “YSK ile konuştum bunların mağduriyet devşirmelerine izin vermeyin gidip kaydını çekip yayınlayım dedim” sözlerini hatırlatan Demirtaş, şu ifadeleri kullandı:

“Hadi geçtim müslümanlığını bu sözlerde kaç tane yalan var, kaç tane görev suçu var? 7 Haziran’dan sonra insanları sokağa dökmüşüz, yalan! 53 kürt kardeşini öldürmüşüz, yalan! Yasin Börü’yü öldürmüşüz, yalan! Üstünden araba ile geçmişiz, yalan! YSK’ya talimat vermek görev suçu değil mi? Bu sırada ben 19’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyordum. Murat Bey vardı konuşa konuşa akraba olduk topu size attı ve kurtulduğu gün kurban kesecekti. İnsanın düşmanı rakibi mert olsun. Bunlardan tek bir mertlik görmedik. 7 yıldır içerideyiz hala bizden korkuyorlar.

İddia ediyorum, Hüseyin Alptekin’e bu raporu tekrar hazırlatsınlar objektif bir şekilde yazarsa diyecek ki ‘Demirtaş 1’di şimdi 3. O gün HDP 1’di şimdi 7’ diyecek. O yüzden bu davayı bitiremiyorsunuz. Şimdi niye ‘Yasin Börü, HDP ve Demirtaş katil’ söylemleri yok? İstanbul seçimlerinde HDP’den beklentisi var. Ola ki aday çıkarmaya karar verdi arkadaşlarımız ve bu da onun işine yaradı göreceksiniz hiç söz etmeyecek bizden. Çünkü Türkiye’deki siyasal İslamcılar çıkarları için her türlü hileyi hurdayı yaparlar. Müslümanlar demiyorum siyasal İslamcılar. Bunların en ağababaları cemaatçilerin neler yaptıklarını gördük, halkın başına neler getirdiklerini gördük. Bazen diyorum ki çıkıp karşısına utanmıyor musun yalan söylemeye, ben ne zaman adam öldürdüm diyeceğim.”

DURUŞMA YARIN DEVAM EDECEK

Erdoğan’ın sözlerinin kendisini sinirlendirdiğini belirten Demirtaş bugün için beyanlarına ara verdi.

Mahkeme heyeti, Gülser Yıldırım’ın adli kontrol yükümlülüğünün ihlal edildiğine ilişkin Mardin Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğünce bildirimde bulunulduğunu ifade ederek savcılıktan görüş istedi. Yıldırım’ın raporlu olduğu dikkate alınarak adli kontrolün ihlal edilmediğine karar verdi. Ayrıca Demirtaş’ın avukatlarının “Cuma günü açık görüşü olduğu için duruşmaya ara verilsin” talebini değerlendiren Mahkeme Heyeti, Cuma günü duruşmaya ara verilmesi talebini reddetti. Duruşma yarın sabah 10:00’da Demirtaş’ın beyanları ile devam edecek.

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version