Sınır Aşan Hukukçular Derneği (Cross Border Jurists-CBJ), ‘Türkiye yargısının üzerindeki gölge’ olarak tanımladığı iktidarın emriyle kurulan ‘Yargıda Birlik Derneği’ ile ilgili çok önemli bir rapor hazırladı. Dernek üyeleri KHK’lı savcılar Mehmet Bakır Özkan ve Dr. Hasan Dursun tarafından hazırlanan raporda, yargının adım adım nasıl siyasallaştığı gözler önüne seriliyor.
Raporun tamamı için linke tıklayabilirsiniz…
“Türk yargısı, Cumhuriyet kurulduğu günden bu güne kadar yürütme erkinin gündeminde oldu ve her iktidar ve ideoloji bir şekilde yargıyı etkilemeye, yönlendirmeye ve yönetmeye çalıştı. Ama hiçbir zaman AKP iktidarları döneminde olduğu kadar yargı, açıkça rengini belli edip siyasal yönetim ile paralel ve hatta onun güdümünde çalışır hale gelmedi.” denilen raporun basın açıklaması metninde, “Yargının siyasallaşmasına, iktidarın hedefleri doğrultusunda pozisyon belirlemesine, muhalif kişi ve grupları baskı altına almak, farklı fikirleri susturmak adına “araçsallaştırıldığına” dair bir çok şey söylendi, yazıldı. Ama yargının, itibarını yok eden, teamüllerini yıkan, misyonuna uygun şekilde çalışmasını engelleyen böylesi bir duruma getirilmesinde hayati role sahip Yargıda Birlik Derneği (Platformu) üzerinde, hak ettiği derecede durulmadı.” deniliyor.
TÜRKİYE YARGISININ ÜZERİNDEKİ GÖLGE: YARGIDA BİRLİK DERNEĞİ (YBD)
Dernek üyelerimiz, Mehmet Bakır Özkan (@M_B_Ozkan) ve Dr. Hasan Dursun (@HasanDursun60), Türk yargısının siyasallaşması ve tüm otorite ve yetkisini Erdoğan-AKP iktidarı ile ortaklarına devretmesi sürecinde önemli… pic.twitter.com/PTyLzqTZ2O
— CrossBorder Jurists (@cbjurists) December 6, 2023
HSK seçimleri dönüm noktası oldu
Raporun ‘Giriş’ kısmından bir bölüm:
- Tümüyle iktidarın hakimiyetinde olmayan bir yargı her an için Erdoğan’ın, akrabalarının, yakın arkadaşlarının ve AKP’li önemli kişilerin hesap vermelerinin yolunu açabilirdi. Böyle bir risk alması mümkün olmayan iktidar ikinci aşamaya geçti: her hâkim ve savcıyı tek tek kontrol edemeyeceğine göre yargıyı tepeden yönetecek kadroya sahip olmalıydı.
- Bu amaca ulaşmanın yolu 2014 Ekim ayında yapılacak HSYK seçimlerini kontrol altına almaktı. Bu seçimi kazanabilmeleri için seçmen kitle olan hakimler ve savcıları ikna etmeleri gerekiyordu. Erdoğan-AKP iktidarı ve yargı bürokrasisinde aktif görevde bulunan destekçileri, Mart 2014 tarihinde, Ekim 2014 tarihinde yapılacak HSK üye seçimlerini organize etmek, istenmeyen kişilerin seçilmelerini önlemek, bu anlamda “muhalif-paralel-hain” olarak yaftaladıkları yargı mensupları dışında kalan hâkim savcılar ve grupları ile “ittifak pazarlıkları” yapılmasını organize etmek amacıyla, daha sonra dernekleşecek olan, Yargıda Birlik Platformu’nu (YBP) oluşturdular.
- Sicil affı, maaş zammı ve makam vaatleri ile seçimi kazandılar. YBP sonra Yargıda Birlik Derneği (YBD) oldu. Erdoğan, YBP ile tüm yargıyı şekillendirdi. Muhalifleri sindirdi, istemediklerini tasfiye etti. Tamamen kendine itaatkâr bir yargı oluşturdu.
- Bu raporda, Türk Yargısının içine düştüğü bu çıkmazın, en önemli sorumlusu olan
Yargıda Birlik Derneği (YBD) ele alınmıştır. Çalışmamızda YBD’nin kuruluş süreci, siyaset ve temsilcileri ile kurduğu ve devam ettirdiği ilişki ve yöntemleri, YBD üzerinden yargının nasıl dizayn edilip yönlendirildiği kronolojik olarak ayrıntılı şekilde ortaya konulmaya çalışılmıştır.
Raporda neler var?
Raporda, yargı içerisindeki iktidar ve onunla uyumlu çalışan kişi ve gruplar ile irtibatlı olmayan hakim ve savcıların elemine edilmesi safhasında YBD’nin oynadığı rol, fişleme ve sonrasında bunlarla uyumlu kitlesel tasfiyelerde üstlendiği görev ayrıntılı şekilde ele alınıp ortaya konulmuş.
Yine YBD’ye üye hakim ve savcılarının HSK, Yargıtay, Danıştay, Anayasa Mahkemesi ve Yüksek Seçim Kurulu ile Adalet Bakanlığı’nda etkinlikleri sayısal veriler ile dikkatlere sunulmuş.
Türk yargı sisteminde görevli Başsavcılar, Ağır Ceza Mahkemesi Başkanları ve Sulh Ceza Hakimleri gibi, önemli soruşturma ve davaların sonucuna etki etme imkanı bulunan hakim ve savcıların önemli kısmının da YBD üyesi veya destekçisi yargı mensuplarından seçildiği raporda üzerinde durulan önemli bir konu.
Rapor tarihi bir belge niteliğinde olup, Türk yargı sisteminin siyasallaşma sürecini ve verdiği veya vermediği kararların arkasında yatan nedenleri anlamak isteyen araştırmacılara ışık tutacak önemli bilgi ve tespitler içeriyor. 77 sayfalık raporun son bölümünde YBD üyesi hakim, savcı ve yüksek yargı mensuplarının listesi de veriliyor.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***