Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

‘Köpekli işkence’ davasında olay işkence olarak görülmedi


AMED– TJA aktivisti Rojbin Sevil Çetin’e yapılan köpekli işkence nedeniyle yargılanan polis Serdar Gök’ün davasında, avukatların işkence nedeniyle dosyanın Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesi talebi reddedildi.

Amed’de 26 Haziran 2020 tarihinde evine düzenlenen baskında köpekle işkence edilen ve 11 gün sonra çıkarıldığı mahkemece tutuklanan Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivisti Rojbin Sevil Çetin’i köpekle basit yaralamaktan yargılanan köpek eğitmeni Serdar Gök’ün 3’üncü duruşması görüldü. Diyarbakır 9’uncu Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, önceki duruşmada hazır bulunmayı talep etmesine rağmen Çetin Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden alındı. Sanık Gök ve olayda tanık olduğu belirtilen polisler katılmadı. Duruşmada, sanığın avukatı da katılmazken, Çetin’in avukatları Özüm Vurgun ile Mehmet Öner duruşmada hazır bulundu. Duruşmayı, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Kadın Meclisi, TJA, Yerel Yönetimler Kadın Kurulu, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Amed Milletvekili Ceylan Akça, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) ve Rosa Kadın Derneği temsilcileri izledi.

OLAYIN GÖRÜNTÜ KAYDI YOKMUŞ!

Duruşmada, mahkeme hakimi önceki celsede olaya ilişkin görüntülerin bulunup bulunmadığı, bulunuyorsa mahkemeye gönderilmesi için Diyarbakır Emniyet Müdürlüğüne yazılan müzekkereye yanıt geldiğini belirterek, gelen yanıtta olaya ilişkin görüntü kaydının bulunmadığını bildirildiğini aktardı.

Bir kez daha duruşmada hazır olmak istediğini söyleyen Çetin’in talebine karşılık mahkeme hakimi, tanıklar hazır olmadığından SEGBİS ile bağlantı talimatı verdiklerini belirtti. Çetin ise tanıkların dinlenmesinin ardından savunma yapacağını ifade etti.

‘3 FARKLI KÖPEK 3 FARKLI OLAY VE AYNI POLİS’

Çetin’in avukatı Özüm Vurgun, tanıkların dinlenmesini istedi. Dosyanın işkence dosyası olduğunu ve işkencenin ağır cezalık bir suç olduğunu söyleyen Vurgun, dosyada görevsizlik kararı verilerek, dosyanın Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesini istedi. Ayrıca olayda tek bir köpekten değil 3 köpekten bahsedildiğini kaydeden Vurgun, köpeklerden kaynaklı 4 dosyadan bahsedildiğini söyledi. Eğitmen Gök’ün dosyada hem sanık hem de müşteki olduğunu belirten Vurgun, Gök’ün denetiminde olayın bir köpeğin de başka bir olayda vurularak öldürüldüğünü dile getiren Vurgun, Gök’ün denetimde olan başka bir köpeğin de Menice-Şeyhmus Yılmaz çiftinin saldırı olayında kullanıldığını ve davanın sürdüğünü hatırlattı. Söz konusu 3 köpekten de Gök’ün sorumlu olduğunu anımsatan Vurgun, Gök’ün Menice-Şeyhmus Yılmaz çiftinin davasında yaptığı savunmaya dikkati çekerek, “Hatta övünerek köpeklerin dönemin İçişleri Bakanlığı Süleyman Soylu’dan ödül aldıklarını söylüyor. Üç farklı köpek ve bir eğitmen düşman hukuku üzerinden köpeklerle işkence uyguluyor. Yine bir diğer konu sanık hiçbir duruşmaya katılmadı ve vareste de tutulmadı. Karşımızdaki bir eşbaşkan ve siyasi parti iradesidir. İçeri giriş ayrımcı ve hukuka aykırı bir usulle yapılıyor. Köpek eğitimimi anlatıp köpeklerin talimatla hareket ettiğini söyledi. Emniyet Müdürü Ali Harmancı tarafından bir belge sunuluyor ve Rojbin için iftira dolu başvuru deniliyor” diye konuştu.

‘OLAY İŞKENCEDİR, MAHKEME GÖREVSİZLİK KARARI VERMELİ’

Çetin’in sadece köpekli işkenceye maruz bırakılmadığını, özel harekât tarafından da işkence gördüğünü ifade eden Özüm, “Müvekkilin gözünde morarma, bileklerinde yaralar ve işkence izleri vardı. Yüzüstü kelepçeli şekilde saatlerce bekletildi. Bu bir işkence dosyasıdır, basit bir yaralama dosyası değildir. Görevsizlik verilip ağır ceza mahkemesine dosya gönderilmelidir. Bir diğer önemli konu da sanık Serdar Gök’ün hiçbir hayvana yanaşmaması gerekir” şeklinde konuştu.

‘MÜVEKKİLİN FOTOĞRAFINI ÇEKERİZ DİYE GÖRÜŞTÜRÜLMEDİK’

Ardından savunma yapan avukat Mehmet Öner de meslektaşlarının beyanlarına katıldığını söyleyerek işkence ve eziyet suçu oluştuğundan dosyanın ağır cezaya gönderilmesi talebinde bulundu. Öner, “Hem avukatıyım hem de olayın tanığıyım. Olay günü ‘arama bitti çıkıyoruz’ denildikten sonra 55 dakika oldu. Polis hayvan haklarına saygısızlıkla yetinmeyip hayvanları silah gibi kullanıyor. Köpeklerin poliste bulunmasının amacı suç işlememektedir. Olayda müvekkille 24 saat boyunca görüştürülmedik, belki fotoğraf çekeriz diye. Emniyette müvekkilin yaraları kapatılmaya çalışılıyordu, ilaçlar veriliyordu. Meslektaşım müvekkili lavaboya götürünce fotoğraf çekme fırsatı buldu. 24 saat sonra başka dosyadan araması olduğunu öğrendik. Fotolar yayıldıktan sonra müvekkil hakkında soruşturma başlatıldı” ifadelerini kullandı.

SAVCI: OLAY İŞKENCE DEĞİL

İddia makamı verdiği mütalaada işkencenin ani, kesintisiz ve sistematik olması gerektiğini ve iddianameye bağlı kalması gerektiğini belirterek, dosyada görevsizlik kararı verilerek Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesi talebinin reddini istedi.

‘MÜVEKKİLİMİZ ÖLDÜRÜLMELİYDİ Mİ?’

Ardından tekrar savunma yapan Vurgun, savcıların taleplerin kabulü konusunda yüreksizlik gösterdiğine dikkat çekti. Vurgun, “Savcılar hukuktan aykırı konuştuğumuzu sanıyor. Ne yani işkence olması için illa müvekkilimizin öldürülmesi mi gerekiyordu. Daha ne yapılmalıdır? Mütalaaya iştirak etmiyoruz” dedi.

GÖREVSİZLİK TALEBİ REDDEDİLDİ

Duruşmada görevsizlik kararı verilerek dosyanın Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesi talebini reddeden mahkeme hakimi, polis Gök’ün bir sonraki duruşmada dinlenmesine kararı vererek duruşmayı 27 Şubat 2024’e erteledi.

Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version