Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Türkiye’deki bazı İslami cemaat ve tarikatların yayından kaldırılmasını istediği “Kızıl Goncalar” dizisine para ve program durdurma cezası verdi.
Kararı kamuoyuna duyuran RTÜK üyesi İlhan Taşçı sosyal medya hesabından, “RTÜK tarikat ve cemaatlere boyun eğdi! Tarikat ve cemaatlerin iç yüzünü kurgusal olarak anlatan Kızıl Goncalar dizisine ‘toplumun milli ve manevi değerlerine’ aykırılıktan Üst Kurul yüzde 3 idari para, iki kez de program durdurma cezası verdi” diye yazdı.
Yüzde 3 idari para cezası, kanalın günlük reklam gelirinin yüzde 3’ü anlamına geliyor. Televizyon kanallarının günlük reklam gelirleri değişmekle birlikte, ticari nedenle kamuoyuyla paylaşılmıyor.
“Kızıl Goncalar” dizisi bu kararın ardından Ocak ayının ilk iki haftası yayınlanmayacak. Dizinin yayınlandığı FOX TV ise karar tebliğ edildikten sonra İdare Mahkemesi’ne başvurarak cezaya itiraz edecek.
Yüzde 3 idari para cezası, kanalın günlük reklam gelirinin yüzde 3’ü anlamına geliyor. Televizyon kanallarının günlük reklam gelirleri değişmekle birlikte, ticari nedenle kamuoyuyla paylaşılmıyor.
CHP’li Konuralp: “İslam’ın geleneksel yorumları çözülüyor, bu çözülmenin diziye dönüştürülmesi bunları rahatsız ediyor”
Daha önce RTÜK üyeliği yapan CHP Ankara milletvekili Okan Konuralp, dizinin ilerleyen bölümlerde neye evrileceğini bilmeden yorum yapmanın zor olduğunu söylese de kamuoyunda, “tarikat ve cemaat” olarak nitelendirilen ve genel manada “gelenekçiler’ olarak adlandırılan yapıların diziden oldukça rahatsız olmasının bu kararda rol oynadığı görüşünde.
VOA Türkçe’ye değerlendirmelerde bulunan Konuralp, şunları söyledi:
“Ancak rahatsızlıkları kendi geleneksellikleriyle ilgili gösterilenlerden kaynaklanmıyor. Çünkü İslam’ın geleneksel yorumlarının ve bu yorumlara bağlı ilişki biçimleri ne kadar direnirlerse dirensinler çözülüyor. Bu çözülmeyi engelleyemedikleri gibi çözülmenin birileri tarafından görülüp popüler bir ürüne yani diziye dönüştürülmesi bunları rahatsız eden. Örneğin ‘kentli- modern- muhafazakar’ bir yeni kuşak, geleneği temsil eden yapılardan hızla uzaklaşıyor. Uzaklaştıkça da seküler, laik kesimlere yaklaşıyor. Ne olursa olsun ne yapılırsa yapılsın, tarikatlar, cemaatler hangi yol ve yöntemlerle direnmeye çalışırlarsa çalışsın, ‘kentli modern muhafazakârlar ile kentli sekülerlerin’ birlikte, ortak bir yaşam tahayyülü gün geçtikçe kökleşiyor. Bu kökleşme, gelenekselliği temsil eden yapıların yakın bir zaman içinde iyiden iyiye sönümleneceğinin göstergelerinden biri. Ezcümle, dizinin daha ilk bölümden malum çevrelerce tepkiyle karşılanmasının nedeni, dizinin bu çevreleri gösterme biçiminden ziyade, bu yapıların geleceğini ifşa etmiş olması.”
İsmailağa cemaatinden Kızıl Goncalar eleştirisi: “Dinimizi dindarlarımızı aşağılamayı gaye edinmiş algı operasyonları”
İki hafta önce ilk bölümü yayınlanan “Kızıl Goncalar” özellikle Nakşibendi tarikatının Türkiye’deki en güçlü kollarından biri olan İsmailağa cemaatinin tepkisini çekti.
Kurucusu ve 2022 yılına kadar liderliğini yapan Mahmut Ustaosmanoğlu’nun 1950 ve 1960’lı yılında İstanbul Fatih’teki İsmailağa Camii’nde imamlık yapmasından ötürü “İsmailağa cemaati” olarak anılan dini grup, sosyal medya hesabından yayınladığı açıklamada dizinin son bulmasını istedi.
Açıklamada, “Allah Teala’nın isimlerini, yüce kitabımız Kuran-ı Kerim’i, dini-tasavvufi kavramlarımızı, mezhep ve tarikat gibi manevi kurumlarımızı, dinimizi ve dindarlarımızı aşağılamayı gaye edindiği anlaşılan yayın ve yapımların günümüz medyasında görülebilmesi asla kabul edilemez bir durumdur. Milletimizin bu tür algı operasyonlarından, İslam karşıtlığını kendine kimlik edinmiş kuruluşların kirli propagandasından muhafazası için yetkililerin adımlar atacağına inanıyoruz” denildi.
Bu tepkilerden sonra Radyo Televizyon Üst Kurulu başrollerinde Özcan Deniz ve Özgü Namal’ın oynadığı dizi hakkında soruşturma başlattı.
Darülaceze Vakfı, diziyi yapan şirketin çekim iznini iptal etti, yapımcı Faruk Turgut “yılmayacağım” dedi
Dizi çekimlerinin yapıldığı mekanlardan biri olan Darülaceze binasının sahibi olan Darülaceze Vakfı ise Eylül ayında Gold Film ile imzalamış olduğu sözleşmeyi, “128 yıldır dil, din, ırk, cinsiyet ve mezhep ayrımı yapmayan kurumumuzun varoluş felsefesine aykırı” olduğu gerekçesiyle iptal etti.
İptal kararını kendi sosyal medya hesabından paylaşan Gold Film’in kurucusu Faruk Turgut, önceki gün 12 punto internet sitesinden Arif Hür’e verdiği demeçte, “Bu durum beni motive ediyor. Olacakları hesaplayarak yola çıktım. Yılmayacağız ve mücadeleye devam edeceğiz. Zaten korkuyla veya tehditle yılacak bir adam değilim. Eğer korkak olsaydım bu işleri yapmazdım” dedi.
RTÜK cezasının ardından VOA Türkçe’nin ulaştığı Faruk Turgut, “Şu anda hukuki süreç başladığı için yorum yapmak istemiyorum. Yargıya taşıyacağız, sonucuna bakacağız” ifadesini kullandı.
RTÜK yine ceza yağdırdı
RTÜK’ün cezaları FOX TV’de yayınlanan “Kızıl Goncalar” dizisi ile sınırlı kalmadı.
Aynı kanala “Orta Sayfa” programında Somali Cumhurbaşkanı’nın oğlunun kurye Yunus Emre Göçer’e çarparak ölümüne neden olması ve hakem Halil Umut Meler’e yumruk atan Ankaragücü’nün eski başkanı Faruk Koca’nın saldırmasına ilişkin değerlendirmeler nedeniyle “tarafsızlık ihlalinden”, yüzde 3 idari para cezası verdi.
Halk TV’ye “terör eylemini, faillerini ve mağdurlarını terörün amaçlarına hizmet edecek sonuçlar doğuracak şekilde” sunulduğu ve LGBT+’lar hakkında yapılan değerlendirmeler nedeniyle iki kez, Sözcü TV’ye TÜİK hakkındaki yorumlar nedeniyle bir kez yüzde 3 idari para cezası verildi.
Halk TV’ye, Gezi Davası’ndan cezaevinde tutuklu bulunan TİP Hatay milletvekili Can Atalay hakkında yapılan yorumların, “terör eylemini, faillerini ve mağdurlarını terörün amaçlarına hizmet edecek sonuçlar doğuracak şekilde” yapıldığı ve Halk Meydanı’nda LGBTİ+’lar hakkında yapılan değerlendirmelerin, “toplumun milli ve manevi değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması” ilkesini ihlal ettiği gerekçesiyle iki kez, Sözcü TV’ye TÜİK hakkındaki yorumlar nedeniyle bir kez yüzde 3 idari para cezası verildi.
RTÜK, Tele 1’i “kişileri küçük düşürme”, “suçluyu övme” ve “tarafsızlık ilkesini ihlalden” üç kez, KRT’yi Çalışma Bakanı ve Sağlık Bakanı’nı “küçük düşürmek”ten TGRT’yi ise haber bülteninde Starbucks bardağının görünmesi nedeniyle “gizli ticari iletişim”den bir kez yüzde 3 idari para cezasına çarptırdı.
Tüm kararlar oy çokluğu ile alındı.
VOA Türkçe’den Ezel Şahinkaya bu habere katkıda bulunmuştur.