Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Yargı kriziyle ilgili ilk yorum: Erdoğan, Anayasa Mahkemesi’ni hedef aldı!

Yargı kriziyle ilgili ilk yorum: Erdoğan, Anayasa Mahkemesi'ni hedef aldı!



Ekonomik İşbirliği Teşkilatı 16’ncı Zirvesi’ne katılmak üzere Özbekistan’ın başkenti Taşkent’e giden AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dönüş yolunda gazetecilerin sorularını yanıtladı. “Zirve kapsamında bölge içi ticaretin geliştirilmesi, tedarik zincirlerini etkileyen sorunların giderilmesi, bölgenin enerji kaynaklarının verimli kullanımı, ülkelerimiz arasındaki ulaşım imkanlarının güçlendirilmesi gibi birçok meseleyi ele aldık.” diyen Erdoğan, yürütülen mevcut projelerin durumunu da ele aldıklarını sözlerine ekledi.

Erdoğan, daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. Uçakta bulunan gazetecilerden birinin AYM ve Yargıtay arasında yaşanan gerilimi sorması üzerine Erdoğan “Anayasa Mahkemesi birçok yanlışı arka arkaya yapar hale geldi. Bu da bizi ciddi manada üzmektedir.” değerlendirmesini yaptı.

AYM kararlarının kesin ve bağlayıcı olduğu anayasada yer alırken, Erdoğan konuyla ilgili “Yargıtay’ın aldığı karar asla bir kenara atılamaz, itilemez. Anayasa Mahkemesinin kararına karşı Yargıtay da şu anda demiştir ki “Sen yüksek mahkemeysen ben de yüksek mahkemeyim ve yüksek mahkeme olarak da şu anda sizinle ilgili bir yaptırımı ben de talep ediyorum.” Bu talebinin gereğini bekliyor ve bu talebine karşı bunun gereğini yerine getirecek olan merci neresiyse o merciden bu talebini istiyor.” ifadelerini kullandı.

Anayasa’nın 138. maddesi genel olarak yargı kararlarının, 153. maddesi ise özel olarak Anayasa Mahkemesi kararlarının bağlayıcılığını açık ve kesin bir dille düzenlemektedir. Buna göre, “yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır” (m. 138) ve Anayasa Mahkemesinin kararları “yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağlar”

Anayasa Mahkemesi kararlarında vurgulandığı üzere, Anayasa’nın 153. maddesinin son fıkrasında Anayasa Mahkemesi kararlarına uyma ve bu kararları değiştirmeksizin yerine getirme hususunda yargı dâhil hiçbir kuruma herhangi bir takdir yetkisi tanınmamış veya bu konuda bir istisnaya yer verilmemiştir

CHP’DE GENEL BAŞKAN DEĞİŞİMİ

Yaptığı açıklamanın ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, CHP’nin geçtiğimiz hafta gerçekleştirilen 38. Olağan Kurultayı’nda yaşanan genel başkan değişimi ile ilgili şunları söyledi:

Biz ne dedik? Bay Bay Kemal dedik. Dediğimiz oldu mu? Oldu. Bunu ilk söylediğimiz zaman yapsaydı bu kadar olumsuz olmayacaktı. Ama o zaman durum çok farklıydı. Bunların birbirinden farkı yok. Bunu zaten söyledim. Ne dedim? Al birini vur öbürüne. Biri Demirtaş’a selam gönderiyor. Biri Kavala’ya selam gönderiyor. Aynı şekilde diğeri de onlara selam veriyor. Şimdi bunlar hala Demirtaş’a selam gönderirsem ben güçlenirim havasındalar. Kavala’ya selam gönderirsem güçlenirim diye düşünüyorlar. Yahu güçlenemezsin. Sen de kaybedeceksin. Öbürü de kaybedecek. Eğer bu parti Atatürk’ün partisiyse Atatürk’ün partisinde milli olmayan, yerli olmayan kimse barınamaz ve barınamayacaktır. Şimdi 31 Mart bunun kantarı olacak ve bu kantarda İstanbul, Ankara başta olmak üzere inşallah Cumhur İttifakı gereğini yapacaktır.

Cumhuriyet Halk Partisi başına kimi getirirse getirsin değişmez, değişemez.

ASGARİ ÜCRET VE EMEKLİ MAAŞ ZAMMI AÇIKLAMASI

Erdoğan, uçakta bulunan bir gazetecinin “Asgari ücretle emeklilere yapılacak zamla ilgili bir açıklamanız olur mu?” sorusuna şu yanıtı verdi:

Küresel gündemi de meşgul eden enflasyon sorunu ile mücadelede kararlıyız.

Enflasyonun belini kırdık, etkilerini de önümüzdeki süreçte sileceğiz. Biz hep çalışanlarımızı ve emeklilerimizi enflasyona ezdirmeyeceğiz dedik ve hamdolsun sözümüzü tuttuk. Asgari ücrete cumhuriyet tarihinde yapılmamış oranda zam yaptık. Emeklilerimizin maaşlarını artırdık ve onları daha da rahatlatacak çözümleri geliştirdik ve çok yakında uygulayacağız. Biliyorsunuz emeklilerimizi kısa vadede rahatlatacak 5 bin liralık ikramiye ödemelerini de bu ay içerisinde yapmayı planladık. Aldığımız tedbirlerle yapacağımız ödemelerle emekli ve çalışanlarımızın yanında durduk, bundan sonra da durmaya devam edeceğiz. Asgari ücret konusunun kendi takvimi var biliyorsunuz. İşçilerimizi ara zamla rahatlatmıştık, şimdi de işçi ve işveren kesimini bir araya getirip en makul çözümü bulacağımıza inanıyorum.

AYM VE YARGITAY ARASINDA YAŞANAN GERİLİM

Erdoğan, “Anayasa Mahkemesinin Can Atalay’la ilgili verdiği ihlal kararına karşın Yargıtay 3. Dairesi’nin aldığı karar, ilk kez iki yüksek mahkemeyi karşı karşıya bu denli sert bir şekilde getirdi. Yargıtay Anayasa Mahkemesi kararının uygulanmamasını ve Anayasa Mahkemesinin üyeleri hakkında da suç duyurusunda bulundu. Bu karar ve yüksek mahkemeler arasındaki bu gerilimle ilgili görüşünüzü merak ediyoruz.” sorusuna ise şu yanıtı verdi:

Her şeyden önce Yargıtay’ın bir yüksek mahkeme olduğunu herhalde kimse inkar edemez. Anayasa Mahkemesi bu noktada maalesef birçok yanlışları da arka arkaya yapar hale geldi. Bu da bizi ciddi manada üzmektedir. Şu an itibarıyla Yargıtay’ın aldığı karar asla bir kenara atılamaz, itilemez. Anayasa Mahkemesinin kararına karşı Yargıtay da şu anda demiştir ki “Sen yüksek mahkemeysen ben de yüksek mahkemeyim ve yüksek mahkeme olarak da şu anda sizinle ilgili bir yaptırımı ben de talep ediyorum.” Bu talebinin gereğini bekliyor ve bu talebine karşı bunun gereğini yerine getirecek olan merci neresiyse o merciden bu talebini istiyor. Bu parlamentoysa parlamentodan istiyor. Şimdi Can Atalay’ı alın koyun bir kenara. Bundan önce yine benzer şeyler maalesef oldu. Parlamentomuz da bu konularda ağır hareket ediyor. Yani birçok terörist parlamentoda dokunulmazlıkların kaldırılması süreci geciktiği için kaçtılar, yurt dışına çıktılar. Bunların bu kadar ağır ele alınmaması gerekiyor. Çok seri kararla bu işlerin bitirilmesi lazım. Seri olarak bu adımlar atılmayınca ondan sonra bakıyorsunuz birisi Amerika’da, birisi Almanya’da, birisi Fransa’da meydana çıkıyor. Ondan sonra da oralardan Türkiye’yi tehdit ediyorlar. Benim ülkem yurt dışına kaçmış sapıkların tehdidiyle karşı karşıya kalmamalı, kalamaz. Anayasa Mahkemesi de bu konuyla ilgili olarak Yargıtay’ın attığı bu adımı hafife de alamaz, almamalıdır. Eğer partimden bazı arkadaşlar da burada Yargıtay’ı yerip, Anayasa Mahkemesi’ne övgüler düzüyorsa onlar da yanlış yapıyorlar. Bizim birimiz hepimiz, hepimiz birimiz anlayışıyla hareket etmemiz lazım. Buralarda kalkıp da birilerine şirin görünmenin anlamı yok. Son olarak şunu da vurgulamak isterim ki, Anayasa yapma yetkisi Yüce Meclisimizindir ve bu yetkisini devredemez. Kimse de milletin iradesi ile oluşmuş meclisin bu mutlak yetkisine el uzatamaz.

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version