Gazeteci Murat Ağırel, Tuzlaspor Kulübü’nü gündeme getirerek, bilet satışından kara para akladığını öne sürmüş, Mehmet Berzan İlhanlı’nın yurt dışı bahis sitesinden takımının maçlarına bahis oynadığını gösteren bilgiler paylaşmıştı.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, Ağırel’in kamuoyuyla paylaştığı bilgiler doğrultusunda, Tuzlaspor hakkında soruşturma başlatmıştı.
Türkiye Futbol Federasyonu ise kulübü Etik Kurulu’na sevk etmişti.
Ağırel şimdi Eyüpspor Kulübü Başkanı Murat Özkaya ile ilgili iddialar paylaştı.
Cumhuriyet’teki köşesine Murat Özkaya’yı taşıyan Ağırel, Tuzlaspor’un 2019-2020 yılında şampiyon kadrosunun neredeyse tamamının Eyüpspor’a satılması ve Özkaya’nın sahibi olduğu Central Oto’nun Ziraat Bankası’na satılmasını gündeme getirdi.
Ziraat Bankası’nın yani devletin olan oto firmasının başına sonrasında Özkaya’nın getirildiğini hatırlatan Ağırel, Pendikspor iddialarını da gündeme taşıdı.
Murat Ağırel’in ilgili yazısı şöyle:
“Murat Özkaya, uzun yıllar boyunca da otomotiv sektöründe faaliyet göstermiş bir iş insanı. Günlük oto kiralama yapan Central Oto 2001 yılında Efrayim Kebudi ailesinin kurduğu Escar’a bağlıydı. 2018 Nisan’da MTL Oto’ya (Metal oto) satıldı. Metal Oto’nun sahibi Murat Özkaya. 2019 yılında ise Central Oto’nun yüzde 99’unu Ziraat Bankası satın aldı. Central Oto’nun yüzde 1’i Murat Özkaya’nın kalmıştı. Bu satın alımdan sonra Ziraat Bankası’nın yani devletin olan Central Oto’nun Yönetim Kurulu Başkanlığı’na yüzde 1 hisse sahibi olan Murat Özkaya getirilmişti. Murat Özkaya’nın başında olduğu Central Oto Yönetim Kurulu, kamu bankalarından 500 milyon TL kredi çekmişti, öncesinde ise toplam 250 milyon TL Ziraat Bankası’ndan avans almıştı. Central Oto’nun, kamu bankalarından aldığı 650 milyon TL’nin sadece 144 milyon 365 bin 919 TL’sini araç alımı için harcadığı ortaya çıkmıştı. Yaklaşık 555 milyon TL’nin ise ne yapıldığına dair bir bilgi yoktu. Bir taraftan başka bir gelişme daha yaşanıyordu. Tam bunlar yaşanırken Ziraat Bankası’nın o dönemki Genel Müdürü Hüseyin Aydın’ın oğlu Harun Can Aydın, 16 Nisan 2018’de Otopia Otomotiv Filo adında bir araç kiralama şirketi kurmuştu. Ziraat Bankası Genel Müdürü’nün oğlu Harun Can Aydın, kendi Otopia şirketi adına, Murat Özkaya’ya sınırsız nitelikte vekalet vermişti. Yani oğul Aydın, babasının genel müdür olduğu Ziraat Bankası iştirakinde Genel Müdür olan Murat Özkaya’ya yetki vermişti. Oğul Aydın’ın Otopia şirketi de kiralama ve satın alım işlemlerine dahil edilmişti.
ÖZKAYA’NIN SAHİBİ OLDUĞU FİRMALARDAN ALINAN ARAÇLARIN 2 BİN 719 ADEDİ SATILMIŞ
Murat Özkaya da çeşitli şirketler üzerinden kendi şirketinin arabalarını, Ziraat Bankası Genel Müdürü’nün oğlunun şirketine vermişti. Murat Özkaya, Hüseyin Aydın’ın oğlu Harun Can Aydın ile olan para ağının ortaya çıkmasının ardından istifa etmişti. Murat Özkaya, genel uygulama çerçevesinde şirketteki sürecin devamı için görevde kalmasının istendiğini, fakat 2020 yılı içerisinde aldığı kararla Central Oto’daki görevinden ayrıldığını belirtmişti. Sayıştay aynı konuyu sonraki yıllarda da bulgu olarak işledi ve oluşan kamu zararını gözler önüne serdi. Raporda, 2021 yılına kadar yönetim kurulu başkanlığı koltuğunda olan Murat Özkaya’nın sahibi olduğu firmalardan alınan araçların 2 bin 719 adedinin satıldığı belirtildi. Central Oto’nun aldığı 2 bin 719 aracın çeşitli tarihlerde toplam 482 milyon TL’ye satıldığı ifade edilirken, bu satış işlemlerinde dönemin yönetim kurulu başkanı Murat Özkaya’nın sahip olduğu şirketin yürüttüğünün altı çizildi.
‘PENDİKSPOR İLE RESMİ OLMAYAN BİR BAĞI VARDI’
Öte yandan söz konusu araçların 779 adedinin alındıktan sonra sadece 180 gün içinde satıldığı, bu satışların toplam 17 milyon TL tutarındaki 122 adedi Murat Özkaya’nın sahibi olduğu Metal Oto firmasına, toplam 146 milyon TL değerinde 713 adedi de Auto Home firmasına, 77 milyon TL’yi bulan 361 adedinin de SZL firmasına satıldığı belirtildi. Satılan bu araçların 323 adedi ise Mart 2021’de Metal Oto firmasından tekrar satın alındı. Yani devletin şirketi yüzlerce milyon liralık araç alım satımını Murat Özkaya’nın firmaları arasında yaptı. Sayıştay Raporu’nda Central Oto’nun tüm bu alım satımlar üzerine 31 Aralık 2020 tarihli bilançoda, 2021 yılında bankalara ödeyeceği anapara ve faiz tutarının 980 milyon TL olduğu belirtildi. Yani o tarihteki yaklaşık kur ile yaklaşık 168-170 milyon Dolar! Yani yüzlerce milyon TL dolaylı olarak eski Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın, oğlu Harun Can Aydın ve Murat Özkaya’nın cebine giriyordu. Murat Özkaya bu işlemler esnasında ise Eyüpspor Başkanıydı ve Pendikspor ile de resmi olmayan bağı vardı.”
Özkaya, Murat Ağırel’in bu iddialara karşısın sorduğu soruya şu cevapları verdi:
Central Oto yönetimindeyken Eyüpspor Başkanıydım. Eyüpspor pandemi döneminde küme düşüyordu. Ancak öncelikle şu Oto Center olayını anlatmak gerekiyor. Otomotiv kiralama sektörüne baktığınızda tüm dünyadaki örnekleri gibi bankaların bir kiralama şirketi sahibi olduğunu görürsünüz. Bizim Devlet bankalarının ise böyle bir organizasyonu yoktu. Ziraat Bankası Genel Müdürüne bu sektöre girilmesi gerekiyor. Bir şirket kurun veya kuralım diye teklifi ben yaptım. Devletin çok para kazanacağını anlattım. Bir şirket kurup büyümek gerektiğini bildirdim. Ardından benim Metal Oto adlı firmam var ve Oto Center adlı firmayı aldım. Oto Center adlı firmayı 5 milyon Dolara aldım. Ziraat Bankası genel Müdürü ile banka müşterisi olduğum esnada tanıştım. Ziraat Bankası’nın firmasına sattım. Para almadım bedava verdim. Sadece firmayı işletip büyütüp sonrasında satacaktık ve satıldığında yüzde 33 alacaktım. Anlaşma buydu. Yönetimde iki Ziraat Bankası yetkilisi ve bir de ben vardım. Firmayı alınca Ziraat 250 milyon TL yatırdı. Başka bankalardan da araç alımı için 550 milyon TL kredi çıkarıldı. Piyasası çok sıkıntılıydı. Araç yok piyasada. Araç alacağız ancak tedarik edemiyoruz.
‘GENEL MÜDÜR İSTİFAMI İSTEDİ BEN DE İSTİFA EDİP AYRILDIM ŞİRKETTEN’
Oto Center’a benim diğer şirketim olan Metal Oto’dan 10 Bin adet araç sattım. Bu işlemleri yaparken Metal Oto’nun 3 yıl vadeli 950 Milyon TL kredi borcu vardı. Dolar ise 4 TL idi o dönem. Ben araçları kasko bedelinin biraz altında bankaya sattım. Yani piyasadaki yüksek rakamları uygulamadım. Şayet araçlarımı satmasaydım 140 milyon dolar param olacaktı ve döviz kuruda malumunuz. Sonucunda 500 Milyon dolara kadar çıkacak bir gelirden oldum. Devlet para kazansın diye sattım. Rapora göre evet. Bu işlemler Sayıştay denetçisi tarafından raporlaştırılınca ve kamuoyuna arz edilince Banka araçları satma kararı aldı. İtiraz ettim. Çünkü sektörü biliyorum. Satmayın araç değerleri çok artacak asıl bu zaman kamu zararı olacak dedim. Ne yazık ki dinletemedim ve araçlar satılığa çıktı. Evet. Ben ve sektördeki arkadaşlarımla ile birlikte araçları aldık. O günkü kasko değerinde aldık. Banka bu satıştan 55 milyon TL kar elde etti. Almış olduğumuz araçları yine Oto Center adlı firmaya kasko değeri üzerinden sattık. Pandemi dönemiydi ve sektörde yaprak kımıldamıyordu. Araçları aldık ve 3 ay yattı araçlar. Banka tekrardan talep etti. Piyasada araç sıkıntısı var bulunmuyor. Biz elimizdekileri kar yapmadan geri sattık. Sonrasında Genel Müdür istifamı istedi ben de istifa edip ayrıldım şirketten.
‘DEVLETE PARA KAZANDIRDIM’
Bir aracınız var 100 TL’ye aldınız. Zaman içerisinde aracınız değer kazandı. Bu değer artışı kaskoya yansıyor. Dolayısı ile satarken kasko bedeli üzerinden satıyorsunuz. 100 TL’ye aldığınız aracı kasko bedeli 300 TL olduğunda sattığınızda ortaya bir kazanç var gibi gözüküyor. İşte biz araçları bankaya sattığımızda arada oluşan bu farkı Sayıştay bankanın uğradığı zarar olarak görüyor. Size soruyorum siz 100 TL’ye aldığını aracınızı satarken aldığınız fiyata mı satarsınız yoksa o günkü değerinde mi satarsınız? O günkü değerinde değil mi? Sayıştay denetçisi “kamuya satılırken bunu gözetmen gerekiyordu” dedi. Ortaya da bu sonuç çıktı. Ancak şimdi geldiğimiz noktada kurduğumuz şirket kar etti ve satmak istediler 3 milyar TL fiyat verildi. Yani devlete para kazandırdım. Yine kasko değerleri üzerinden işlemler yapıldı. Karını bilmiyorum.
‘TUZLASPOR İLE BAĞIM YOK’
Tuzlaspor ile bir bağımız yok. Tuzla şampiyon olduğunda uzun süre birlikte oynayan başarılı bir takım vardı. Bizim de hedefimiz büyüktü Tuzlaspor’daki 8 futbolcuyu transfer ettik. Neticede de başardık. Transfer görüşmelerini Fatih Kulaksız gerçekleştirdi. Rakamları tam hatırlamıyorum. Yeni takım kurmaktansa şampiyon olmuş iyi anlaşan birbirine alışık futbolcuları almak daha mantıklıdır. Ben AJax kulübünün alt yapısını da almaya çalıştım olmadı. Kulüp için yıl içerisinde daha fazlasını harcamışımdır. Kulüp için tesis yaptım. Alt yapısını hazırladım. Yatırımlar yaptım. Pendikspor ile resmi bağım yok. Pendik Belediye Başkanı aradı bizi bu yükten kurtar dedi. Konuştuk ne yapabiliriz diye. Sadece başkan değil 10 Belediye Başkanı da beni aradı ve kulüpleri devralmamı istedi. Pendikspor’u inceledik. Tamam dedik. Bir arkadaşımız geçti takımın başına. Benim yeğenim diye sevdiğim tanıdığım biri. Resmi bir bağımız ve akrabalığımız yok. Bizim takımdan futbolcu transfer ettik oraya. O dönemde Pendik bizim alt ligimizde. Başardık. Pendik bizim olduğumuz lige çıktı. O zaman ben de ilgilenmeyi bıraktım açıkçası. Zaten bizi de geçip Süper lige çıktılar. Ben Galatasaray Kongre üyesiyim. Göksel Gümüşdağ, İlhan Cavcav, Faruk Koca gibi ben de bir kulüp başkanıyım ve aynı zamanda Galatasaray Kulübünün kongre üyesiyim. Ben otomotiv sektöründeyim. Araç vermem doğal değil mi. Marka ile anlaşma yapıyorum indirimli araç alıyorum ve futbolcu bizde oynadığı süre içerisinde kendisine veriyorum. Bizden giderken geri alıyorum. Aracı satın almak isterlerse farkını alıp satıyorum. Fenerbahçe ve Beşiktaş benden istemedi isteseler onlara da veririm. Para var o işte neden vermeyeyim.”
Kaynak: Gerçek Gündem
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***