Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Skandal dolandırıcılık soruşturması: Denizbank için takipsizlik kararı verildi

Skandal dolandırıcılık soruşturması: Denizbank için takipsizlik kararı verildi


Denizbank Florya Şube Müdürü Seçil Erzan’ın Fatih Terim başta olmak üzere meşhur isimlerden topladığı on milyonlarca dolar kayıp. Savcılık dosyayı kapattı.

Mağdurların şikâyeti üzerine soruşturma başlatan İstanbul Cumhuriye Başsavcılığı, Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş başta olmak üzere bankanın diğer müdürlerinin herhangi bir kusur ya da ihmalinin olmadığına karar verdi.

İstanbul başsavcılığı, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) raporuna dayanarak müşteki ifadelerinde adı geçen Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu dahil üst düzey Denizbank yöneticilerinin ‘zimmet‘ suçu işlediğine ilişkin kovuşturma yürütmeye değer bir bulguya rastlamadı.

‘Zimmet’ suçlamasından takipsizlik kararı halen tutuklu bulunan şube müdürü Seçil Erzan’ı da kapsıyor. Ancak Erzan’ın ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçundan soruşturulması sürecek. Erzan’la birlikte aynı suça iştirakten Ali Yörük, Atilla Yörük ve Aslı Yörük de tutuklu.

Denizbank’ın Levent Büyükdere şubesinin başındaki Seçil Erzan, 11 Nisan’da ‘nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘özel belgede sahtecilik’ suçlamasıyla tutuklanmıştı. Erzan, Galatasaray camiasından tanınmış isimler dahil onlarca müşterisini bir ‘fon’ üzerinden yüksek getiri vaadiyle on milyonlarca dolar dolandırmakla suçlanıyor.

Soruşturma kapsamında ifadesini başvurulan müştekiler, Erzan’ın tek başına hareket etmediğini, banka adına bir ‘zimmet’ suçu oluştuğunu, Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu’nun da işin içinde bulunduğunu öne sürmüştü.

Bunun üzerine savcılık 26 Nisan’da BDDK’ya yazı yazarak Erzan’ın eyleminin 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu’nda yer alan ‘zimmet’ suçuna vücut verip vermediğinin incelenmesini ve rapor hazırlanmasını istemişti.

BDDK raporu esas alındı

Savcı Ebru Baran Celep’in hazırladığı altı sayfalık takipsizlik kararında soruşturma kapsamında adı sıkça zikredilen Fatih Terim’in kızı Buse Terim, Buse Terim’in eşi Volkan Bahçekapılı ve çalışanı Terim Arıcan, eski Galatasaraylı futbolcular Arda Turan, Emre Belözoğlu, Selçuk İnan ve Emre Çolak, eski kulüp tercümanı Musa Mert Çetin ve Emre Çolak’ın kardeşi Emrah Çolak, halen Galatasaray’ın kalesini koruyan futbolcu Fernando Muslera müşteki olarak yer aldı.

BDDK ne dedi?

Kararda savcılığa ulaşan BDDK raporunda şu bilgi ve saptamalara yer verildiği aktarıldı:

  • Erzan’ın eylemiyle ilgili iddiası incelenen ve raporlanan toplam 29 şikâyet vardı. Müştekiler Erzan’a muhtelif zamanlarda elden ve nakden para verdi, bazıları paralarını kısmen veya tamamen geri alamadı. Bazılarıysa hangi tarihte ve hangi tutarda para verdiği konusunda ayrıntı sunamadı.
  • Müştekilerin alacak tutarı 43 milyon 920 bin 82 dolar ve 15 milyon 625 bin TL.
  • Müştekiler Erzan’a paraları fiziken ve nakden verdi. Söz konusu para hareketlerinin bir şekilde yeniden finansal sisteme dönme ve Erzan’ın müştekilere geri ödeme yapma olasılığı göz önünde bulundurularak 23 banka nezdinde hesap hareketleri inecelendi. Tutar ve tarih açısından eşleşen para hareketleri tespit edilemedi.
  • Erzan ile tanışıklık, arkadaşlık ve akrabalık ilişkileri bulunan müştekilerle Erzan arasında nakit ve efektif teslimi ve tesellümü gerçekleşti, bu ilişki çerçevesinde müştekiler Erzan’a para verdi.
  • Paraların bir kısmı Erzan’a şubedeki odasında, bir kısmı da şube dışındaki mekanlarda verildi. Teslimatların bir kısmı doğrudan Erzan’a, bir kısmı da Erzan tarafından yönlendirilen kişilere yapıldı. Her müştekinin şikâyeti kendine özgü ve farklıydı, çünkü Erzan ‘fon vaadi’, ‘yüksek faiz’, ‘yatırım amacı’, ‘borç’ ve ‘faizli ödünç para’ olmak üzere beş nedenle para teslim almıştı. 
  • Müştekilerin ifadesine göre Erzan’ın inandırıcılık sağlamak için paranın geri verilmesinde banka içi süreçlerin devam ettiğine dair ifadeler kullandı, bu paraların bankanın dâhil olduğu bir fon marifetiyle yönetildiğini söyledi. Erzan böylece müştekileri yasal bir zemini olan fon olduğuna inandırdı. 
  • Erzan ‘fon’a sadece seçkin kişilerin kabul edildiğini, yüksek kazançlı ve sadece nakit para tevdiatı ve tahsilatı yöntemiyle çalışan, banka yöneticileri tarafından yönetilen, Galatasaray Spor Kulübü ile ilişkili sembol kişilerin de yatırımcı olarak bulunduğunu söyledi.
  • Bazı müştekiler Erzan’ın banka yöneticileri Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu tarafından yönetilen bir fonda yüksek getiri beklentisiyle nemalandırma taahhüdüyle para topladığını öne sürdü. Ancak banka yöneticileri tarafından yönetilen ve müştekilerden edinilen paranın kayden veya nakden aktarıldığı böyle bir fona rastlanmadı. 
  • Erzan ifadelerinde müştekileri mevcut olmayan bir fonda yatırım yapılması için yönlendirdiğini, bu çerçevede müştekilerden bazen şube dâhilinde bazen dışarıda fiziken ve nakden para kabul ettiğini ve sonradan kabul edilen paralarla önceki borçların kapatıldığından bahsetti.
  • Erzan tarafından teslim alınan paralar banka kayıtlarına girmedi. Bu noktada aldatma unsuru olabilir. Erzan’ın hizmet sözleşmesinde müşterilerden fiziki ve nakdi para kabul etme gibi bir görevi bulunmuyor.

Savcılık da BDDK’nın bu raporuna dayanarak kovuşturmaya yer bulunmadığına kanaat getirdi. Böylelikle Denizbank yönünden dosya kapatıldı.

Erzan ve ‘suç ortakları’nın soruşturulması sürüyor

Buna karşılık savcılık ‘nitelikli dolandırıcılık’la suçlanan Erzan ve Ali, Atilla ve Aslı Yörük hakkında Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Kanunu kapsamında yürütülen soruşturmanın sürdüğünü belirtti.

Erzan’ın şikâyetçi olduğu dosya da açık

Ayrıca Erzan’ın banka yönetiminin talebiyle Çorlu’daki evinde alıkonulup İstanbul’a getirildiğini öne sürmesi üzerine ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlamasıyla başlatılan soruşturmanın ayrılmasına karar verildi. Bu soruşturmanın sürdüğünü aktaran savcı, henüz dellilerin tam olarak toplanamadığını belirtti.

Erzan bu kapsamda Cenk İzgi, Ali Murat Dizdar, Şermin Tekin, Tanju Kaya ve Hakan Ateş’i suçlamıştı.

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version