Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

MİT, ‘yargıdaki rüşvet çetesi’ni Erdoğan’a 6 hafta önce raporlamış

MİT, ‘yargıdaki rüşvet çetesi’ni Erdoğan’a 6 hafta önce raporlamış

İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı İsmail Uçar’ın yargıdaki rüşvet, iş takibi, aracılık, usulsüzlük yapan çeteyi Hakimler ve Savcılar Kurulu’na (HSK) şikâyet ettiği dilekçe gündemdeki yerini korurken MİT’in hazırladığı bir raporun AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunduğunu ileri sürüldü. MİT’in raporunu gören Erdoğan’ın, İstanbul’da görevli üst düzey bir yargı mensubu ile ilgili aktarılan veriler sonrasında ‘hayal kırıklığı’ yaşadığı ve söz konusu yargı mensubuna çok sinirlendiği iddia edildi.

T24 yazarı Tolga Şardan, Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT), yargı mensupları hakkında sık sık yeni iddiaların ileri sürülmesi üzerine bir rapor hazırlayarak AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunduğunu yazdı.

Şardan, İstanbul Anadolu Başsavcısı İsmail Uçar’ın adliyedeki rüşvet çarkını Hakimler ve Savcılar Kurulu’na (HSK) anlattığı mektubundan 6 hafta önce Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) yargıdaki çeteyi raporlaştırıp Erdoğan’a sunduğunu belirtti.

Son 5-6 yıldır özellikle büyük şehirlerde adliyelerde yaşanan skandal kararlar, işlemler ve uygulamalardan rahatsız olan Saray’ın MİT’e talimat vererek yargı mensupları üzerinde inceleme yapılması istendiği ileri süren Şardan, ‘‘Adliyelerde görevli hakim ve savcılar üzerine yoğunlaştırılan incelemelerde, özellikle İstanbul ve Ankara Adliyesi’nde yüzlerce emsal dosya mercek altına alındı. Dosyaların içeriği, dosyalar üzerinde karar veren yargı mensupları ve dosyaları takip edip sonuçlanmasını sağlayan dosya takipçilerinden oluşan bağlantılar tespit edildi.

Para karşılığında verilen erişimin engellenmesi kararlarının yanı sıra, soru işaretlerine neden olan ilginç tahliye ve tutuklama kararlarına imza atan yargı mensupları belirlendi. Hatta söz konusu isimlere raporda yer verildiği kaynaklarca ifade ediliyor.’’ İfadelerini kullandı.

Raporun detaylarını da paylaşan Şardan, şöyle devam etti:

‘‘İlk sırada Bakırköy Adliyesi’nde

MİT Başkanlığı’nca hazırlanan raporun diğer bir bölümünde ise, adliyelerin fotoğrafları çekildi.

Görüştüğüm kaynaklar, yargıdaki çürüme iddialarının ilk merkezinde İstanbul Bakırköy Adliyesi’nin bulunduğuna dikkati çekti.

MİT’in Bakırköy Adliyesi merkezinde yaptığı incelemelerde; önemli ve ilginç bulgulara ulaşıldı.

Bu tespitlerden bazıları şöyle:

Özellikle uyuşturucu kaçakçılığı yaptıkları gerekçesiyle haklarında adli soruşturma başlatılanlar, ikametlerini, iş yerlerini, şirketlerini Bakırköy Adliyesi’nin sorumluluk bölgelerine taşıyorlar. Böylelikle adli süreçlerde Bakırköy Adliyesi’nde gerek soruşturma gerekse kovuşturma aşamalarında daha kolay karar alma olanağı yaratılıyor.

Yine yürütülen adli süreçlerde Bakırköy Adliyesi’nde “adli kontrol şartı ile tahliye” kararların daha kolay alınıyor.

Yanı sıra Bakırköy Adliyesi’nde görevli kimi savcı ve hakimlerin parasal ilişkileri konusunda da MİT tarafından tespitler yapıldı.

Adliyelerde yaşanan sorunlarda ikinci sırada İstanbul Çağlayan Adliyesi geliyor. Çağlayan Adliyesi’nden çıkarılan pek çok sıkıntılı karar bulunduğu yine MİT’in raporunda yer buldu.

ERDOĞAN, MİT YÖNETİCİLERİYLE GÖRÜŞTÜ

Raporun verilmesinin ardından Erdoğan’ın bazı MİT üst düzey yöneticileriyle bire bir görüşerek kendilerinden daha detaylı bilgi aldığı ifade ediliyor.

Erdoğan’la görüşen MİT üst yöneticileri arasında Başkan İbrahim Kalın’ın dışında özellikle “bölge başkanı” konumunda isimlerin bulunduğunu söyleyebilirim.

Hatta Erdoğan’ın kendisine iletilen bilgiler kapsamında, İstanbul’da görevli üst düzey bir yargı mensubu ile ilgili aktarılan veriler sonrasında “hayal kırıklığı” yaşadığını ifade ettiği ve söz konusu yargı mensubuna çok sinirlendiği belirtiliyor.

Ülkedeki yargı sistemi sağlanması için adliyeler ve emniyette adımların atılması gerektiği Erdoğan’a aktarılan diğer bilgilerden.

Aslına bakarsanız, elden ele dolaşan mektupların içeriklerine göre; hemen herkes, birbiriyle ilgili pek çok bilgiye sahipmiş. İfşaların ardı arkası kesilmiyor.

Resmi yazışmaların üzerine bir de MİT raporunun kaleme alınması yakın zamanda çok farklı atamaların önünü açabilir.

Zaten HSK’nın eylülde yayımlaması gereken mazeret karar namesini halen açıklamaması da sürecin başka bir göstergesi.’’

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version