Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Gazze’de El-Ehli Hastanesi’ndeki patlamayla parçalanan aileler: ‘Hepimiz, çocuklar için en güvenli yer olduğunu düşündük’

Gazze’de El-Ehli Hastanesi’ndeki patlamayla parçalanan aileler: ‘Hepimiz, çocuklar için en güvenli yer olduğunu düşündük’


Ebu Assi Arafat, “Çocuklar, amcaları ve kuzenleriyle hastaneye sığınmıştı. Patlamanın olduğu gün oraya gitmişlerdi. Hepimiz, çocuklar için en güvenli yer olduğunu düşündük” diyor.

Filistinli baba, geçen hafta Gazze’deki El-Ehli Baptist Hastanesi’nde meydana gelen ve Filistin Sağlık Bakanlığı’na göre 500’e yakın kişinin hayatını kaybetmesine neden olan patlamada iki oğlunu, bir kardeşini ve iki yeğenini kaybetti.

Ebu Assi, patlamanın olduğu gün eşi Nur ve 9 yaşındaki en küçük oğulları Farag ile birlikte, bir komşularının evindeydi.

Ebu Assi, ağlayarak ilk erkek çocuklarına “sekiz yıl uğraştıktan sonra” sahip olduklarını ve bütün çocuklarının zorlu tüp bebek tedavileriyle dünyaya geldiğini anlatıyor bana.

Ebu Assi ve ailesinin, hastanenin güvenli bir yer olduğunu düşünmek için çok sayıda nedeni vardı.

El-Ehli Hastanesi tamamen Anglikan Kilisesi tarafından fonlanıyordu ve hastanenin Gazze’deki tüm siyasi akımlardan bağımsız olduğu vurgulanıyordu. Gazze Şeridi’ndeki en büyük hastanelerden biriydi El-Ehli ve bir kısmı çocuk parkı da olarak kullanılan geniş bahçeleriyle biliniyordu.

Kudüs’teki St George Koleji’nin rektörü Rahip Richard Sewell, BBC’ye yaptığı açıklamada, vurulduğunda hastanenin bahçesinde 1000 kadar yerlerinden edilmiş kişi, içeride de 600 kadar hasta ve personel olduğunu söylüyor.

Sewell, bir noktada hastaneye 6 bin kişinin sığındığını ancak 14 Ekim Cumartesi günü, hasara ve dört kişinin yaralanmasına yol açan İsrail hava saldırısından sonra bir çoğunun ayrıldığını belirtiyor.

Ebu Assi, hem kendisinin hem de eşinin büyük bir şok içinde olduklarını ve oğulları 13 yaşındaki Ahmed, 17 yaşındaki Mazen ve Ebu Assi’nin 16 yaşındaki küçük kardeşi Abdül Kerim’i toprağa bile veremediklerini anlatıyor.

Ebu Assi, sevdiklerine dair hatırladığı son şeyin “ölüleri ve parçalanmış bedenleri olmasını istemediği” için kayınbiraderinden, onları yeğenleriyle birlikte toprağa vermesini istedi.

El-Ehli Hastanesi’nden gelen görüntülerde, kaos ve karanlıkta alelacele sedyelerde taşınan kanlı, uzuvları kopmuş ölü ve yaralılar görülüyordu.

Enkazın yayıldığı dışarıdaki caddede ölüler ve tahrip olmuş araçlar seçilebiliyordu.

Filistinli yetkililer, patlamaya İsrail’in hava saldırısının neden olduğunu söylüyor. İsrail ise hastaneleri hedef almadıklarını ve patlamanın İslami Cihad örgütünün hatalı roket atışından kaynaklşandığını savuyor. İslami Cihad da İsrail’in suçlamasını reddediyor.

El-Ehli Hastanesi’nin etrafı, yoğun nüfuslu üç mahalleyle; Zeytun, Al Daraj ve Şucaiye ile çevrili. 17 Ekim’de üç mahallenin sakinleri, bölgeye top atışı yapılacağı uyarısı aldı. Ebu Assi, o akşam binlerce kişinin hastaneye sığındığını söylüyor.

Gazze Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Doktor Eşref el Qudra, tam sayısını bilmemekle birlikte, birçok ailenin birden çok üyesini kaybettiğini belirtiyor.

Görgü tanıkları BBC’ye yaptığı açıklamada, patlamada bir aileden 31 kişinin hayatını kaybettiğini aktardı.

‘Kimin daha çok yaşama şansı olduğuna hızla karar vermeliydim’

El Ehli Hastanesi’ndeki ortopedi cerrahı Doktor Fadel Naim, ameliyat masasında yatan ağır yaralı bir hastayaı ameliyat etmeye hazırlanıyordu.

Başından hafif yaralanan Fedel Naim “Birden büyük bir patlama duyduk ve ameliyathanedeki asma tavanın parçaları başımıza düşmeye başladı” diyor.

Naim derhal dışarı çıktı ve hastanenin parkları ve bahçelerinin “cesetlerle, uzuvlarla dolduğunu, çok sayıda yaralı olduğunu” gördü ve insanların yardım çığlıklarını duydu:

“Hayatımda ilk kez, kimin daha çok yaşama şansı olduğuna, kimin umutsuz vaka olup bırakılması gerektiğine derhal karar vermek zorunda kaldım.”

Doktor Fadel Naim, Gazze’de daha önce çatışmalarda çok sayıda yaralıyı tedavi etmişti. Ancak daha önceki patlamalara kıyasla, bu patlamanın özellikle ağır yaralanmalara, derin kesiklere ve uzuv kopmalarına neden olduğunu söylüyor.

Naim BBC’ye yaptığı açıklamada, patlamadan iki gün önce 15 Ekim’de bir hastane yetkilisinin İsrail ordusundan telefon aldığını, İsrail’in uyarılarına karşın hastanenin neden tahliye edilmediğinin sorulduğunu söyledi.

‘Yaralıların yüzde 60’ı 5 yaşın altındaki çocuklar’

Ortopedi uzmanı Doktor Adnan el Bursh, yakındaki El-Şifa Hastanesi’nde El-Ehli Hastanesi’ndeki patlamada yarananları tedavi ediyor.

Bursh, hastaneye getirilen yaralıların çoğunun durumunun “çok ağır olduğunu, üçüncü derece yanıkları bulunduğunu ve dört farklı uzmanlık dalından doktorların bakımına ihtiyaç duyduklarını” söylüyor.

El Bursh, 700 yataklı El-Şifa Hastanesi’nin El-Ehli Hastanesi’nden gelen 2 binden fazla yaralıyla başa çıkamadığını ve hastaneye getirilenlerin birçoğunun “kısa süre sonra can verdiğini” anlatıyor. El Bursh’un tahminine göre, hastaneye getirilenlerin yüzde 60’ı 5 yaşın altındaki çocuklar.

Doktor El Bursh, yaraların ağırlığı konusunda da Doktor Naim’e katılıyor:

“Bir doktor olarak bu yaralanmaların bu savaşta gördüğüm diğerlerine göre çok daha ölümcül olduğunu gözlemledim. Bunlar çok nadir görülen türde yaralanmalar.”

KAYNAK: BBC TÜRKÇE

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version