Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

MESEM gerçeği: Denetimsizlik, fazla mesai, ucuz işgücü…

MESEM gerçeği: Denetimsizlik, fazla mesai, ucuz işgücü…


Manisa Alaşehir’de 25 Eylül’de çalışırken hayatını kaybeden 16 yaşındaki Zekai Dikici, mesleki eğitim merkezlerini (MESEM) gündeme getirdi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın “eğitim sistemi ile çalışma hayatı arasındaki ilişkinin güçlendirilmesi” olarak tanımladığı MESEM’lerde çocuklar ucuz işgücü olarak görülüyor. Bu merkezlere ilişkin yapılan akademik araştırmalar, denetimsizliğin boyutunu gözler önüne serdi.

Kocaeli Üniversitesi’nde yapılan “MESEM Uygulamasının Okul Paydaşları Açısından İncelenmesi” başlıklı bir yüksek lisans tezine göre, söz konusu merkezlerde çok sayıda eksiklik söz konusu. 16 okul yöneticisi, 12 öğretmen, 13 öğrenci, 10 işletme ve 8 veli ile yapılan görüşmelerin ardından saptanan olumsuzluklar, şöyle:

Denetim yapılamıyor: Meslek liselerinde öğrenci sayısının artması sonucu koordinatör öğretmenler işletmelerde yeterince gözlem yapamıyor ve kaliteli bir işyeri denetimi yapılamıyor. Öğrenci sayısındaki artışa paralel olarak kontrolü ve denetimi yapılacak olan işyeri sayısının da arttığı ve bununla birlikte zamansızlıktan kaynaklı denetim mekanizması olumsuz etkilendi.

Örgün eğitimden kopuş: Yönetici ve öğretmenler MESEM uygulamasında, haftanın bir günü teorik eğitim, kalan günlerde işletmelere beceri eğitiminin verilmesi ve eğitim süresince öğrencilerin sigortalarının ödenmesiyle uygulamanın öğrencilere cazip gelerek örgün eğitimden koptuklarını ifade etti.

Eğitim yüzeysel: İşyerlerinde usta veya usta öğreticilerin pedagojik eksiklik sebebiyle öğrencilerin seviyelerine inilemiyor, usta öğretici-kalfa adaylarına verilen eğitimin niteliği düşük, eğitim yüzeysel ve sadece belge üzerinde kalıyor.

Ucuz işgücü: İşyerlerinde eğitim gören öğrencilerin sigorta ve devlet katkısı gibi ödemelerinin MEB tarafından yapılarak işletmelere destek verilmesine karşılık işyerlerinde ucuz işgücü ve çocuk işçiliği ortaya çıkıyor. İşyerlerindeki maliyetlerin devlet tarafından karşılanması nedeniyle işletmeler çırak-kalfa öğrenci talep ediyor.

Bir güne sıkışan eğitim: Bir günlük teorik eğitim kapsamında görülen dersler sayıca fazla. Teorik eğitim için gerekli olan sınav, performans ve proje ödevleri konularında öğrenciler zaman yetersizliği yaşıyor.

Devamsızlık yüksek: Öğrencilerin teorik eğitime yaptığı devamsızlık oranları yüksek. MESEM programlarına kayıt yaptıran öğrencilerin erken yaşta çalışma hayatını deneyimlemesiyle eğitim öğretim faaliyetlerinden soğuyarak teorik eğitime devamsızlık yaptığı düşünülüyor.

Mesai dışında çalışma: İşletmelerde uygulamalı eğitim görmekle yükümlü olan öğrenciler mesai saatleri dışında fazlaca çalıştırılıyor. Ek çalışma karşılığı ek ücret verilmiyor ve hafta sonu çalışma konusunda işletmeler beklenti içerisine girerek öğrenciler üzerinde baskı oluşturuyor.

Nicelik ön planda: MEB tarafından MESEM kapsamında öğrenci sayısının artırılması, çırakkalfa-usta adayı olan bireylerin sınavlarının kolaylaştırılarak belge verilmesinin sağlanması mesleki eğitimde nitelikten çok niceliğin ön planda tutulduğunu gösteriyor.

AÇIKLAMA YOK

Olayın üstünden geçen 4 güne rağmen yetkililerden herhangi açıklama gelmemesi ise dikkat çekti. Dikici’nin okulun bulunduğu Alaşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden Manisa İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nden ve Milli Eğitim Bakanlığı’ndan hâlâ bir açıklama gelmedi.

Haberin kaynağına buradan ulaşabilirsiniz

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version