ŞIRNEX – Askeri abluka altındaki Feraşîn Yaylası’nın dört bir yanına kurulan kalekollar koçerlerin hareket alanını sınırlıyor. İktidar medyasının “Huzur yaylası” olarak kamuoyuna lanse ettiği Feraşîn’de köylülerin huzuru kaçmış durumda.
Devletin, “güvenlik” adı altında sürdürdüğü politika nedeniyle Kurdistan’ın birçok bölgesi hala yasak. Uygulamaya her dönem yenileri eklenirken, yasakların geniş alanlara yayıldığı kentlerden biri de Şirnex. Şirnex’in Elkê (Beytüşşebap) ilçesinde halen 1990’lı yılların “güvenlik” politikası hakim. Muhteşem doğası “Özel güvenlik politikaları”nın gölgesinde bırakılırken, halk adeta asker ablukasında yaşıyor.
FERAŞÎN YAYLASI
Bir doğa harikası olan 2 bin 625 rakım Feraşîn Yaylası da bu ablukadan nasibini almış durumda. 1990’lı yıllarda boşaltılan Feraşîn Yaylası’nda 45 köyün yakıldığı belirtiliyor. Bu köylerden bazılarının isimleri şu şekilde; Bêzal, Govîk, Govaosman, Çemêpîrê, Govadirbas, Emerok, Îsrovan, Kaçêt, Korex,Çelecanik, Gamirî, Melîxa, Simqatêjêr,Simqatêjor,Tangaxana,Kaniyaşikêr, Hirçkîn, Kendala, Wargundik, Kanîreş, Nahalaxwûrê, Hûndirûnis, Xerabeelyas, Çelêreş, Kaniyakizil, Kanîmasî, Henik, Porkan, Mergû, Girêkala, Baseka, Dêrik, Talane, Berkêbanehya, Feraşîn, Berê Kişlê, Pîrdoda, Xirabêmêrgê, Hacelya, Girkêxîrbeta ve Berojêfaleyî.
2015’TEN SONRA KULELER İNŞA EDİLDİ
Elkê merkezde 2015 yılında yaşanan çatışmaların ardından Feraşîn’de her tepeye kule ve kalekollar inşa edildi. Askeri üs haline getirilen Feraşîn bölgesine giriş-çıkışlarda da köylülere zorluk çıkarıldı. 2015’den sonra iktidar medyası tarafından “Huzura kavuşan Faraşin Yaylası”, “Huzur Yaylası” başlıklı haberlerin aksine Feraşîn’de askeri abluka dışında bir şey görmek mümkün değil. Koçerlerin uğrak yeri olan Feraşîn’nin askeri ablukaya alınmasının ardından köylüler bölgeye yaklaştırılmıyor. “Askeri bölge” olarak sınırları çizilen alana yakın yerlerde hayvanlarını otlatan koçerler taciz ateşiyle uyarılıyor.
Bölge sakinlerinden Hamit Abi, askeri ablukalar nedeniyle hayvancılığın bölgede azaldığını ifade etti. Yıllar önce Feraşîn’e giden yolun olmadığını ama bölgede huzur olduğunu belirten Abi, “Şimdi yaylanın her tepesine kule yapılmış. Eskiden her evin 500 koyunu vardı. Berivanlar atlara binip koyun sağmaya giderlerdi. Ama şimdi iki aileyiz ve sadece 30-40 tane koyunumuz var. Eski huzur kalmadı” dedi.
FESTİVALLERE DE MÜDAHALE EDİLDİ
Bölgede her yıl düzenlenen koyun kırpma festivallerine de müdahale edildiğini hatırlatan Abi, “Ülkenin dört bir yanından insanlar buraya gelirdi. Kürt kültürüne uygun şekilde olurdu festivaller ve çok güzel geçerdi. Ama şimdi koyun kırpma festivalini yatılı okulda yapıyorlar. Dışarıdan birilerini getirip reklam yapıyorlar” şeklinde tepki gösterdi.
PETROL ARIYOR, KALEKOL YAPIYORLAR
Abi, askeriyenin bilgisi dışında hareket edemediklerini belirterek, “Hayvanlarımız serbest bir şekilde otlanamıyor. Hayvanlar çobanlardan biraz uzaklaşıp onların belirlediği alana girdimi askeriye hemen ateş ediyor. Feraşîn’in doğasını mahvettiler. Bir taraftan petrol arıyorlar, bir taraftan da karakollar yapıyorlar” diye belirtti.
“Feraşîn eski Feraşîn olsaydı keşke, yollarımız olmasa da sorun değildi” diyen Abi, bölgede huzurun kalmadığını ifade etti. Yaylanın köylülere, koçerlere kapatıldığını ancak belli bir kesime serbest olduğunu vurgulayan Abi, “Zengin bir kesim gelip piknik yapıyor, daha sonra gidip fotoğraflarını paylaşıyorlar. Sanki Feraşîn çok huzurluymuş, iyiymiş gibi. ‘Feraşîn’e huzur götürdük’ diyorlar hani nerede huzur? Kim biz ‘Feraşîn’i iyi yaptık’ diyorsa doğru söylemiyor. Boş propaganda yapmasınlar” diye kaydetti.
‘HER TEPEDE ASKER’
Bölgede askeriye nedeniyle eski huzurun kalmadığını dile getiren Gülizar Abi, “Dört yanımız yasaklı ve hayvanlarımızı otlatamıyoruz. Eskiden biz kadınlar koyun sağmaya gittiğimizde düğüne gider gibi zılgıt atar, klam söyler öyle giderdik, mutluyduk. Şuanda kaldığımız insanlarla dolup taşardı. Ama şuan sadece 2 kadın kalmış burada. Kışın ot toplamaya gidemiyoruz. Çünkü her tepede asker var. Eskiden yolumuz yoktu, elektriğimiz yoktu, Elkê’den buraya yürüyerek ya da atlarla gelirdik. Ama sevincimiz vardı ve o zamanlar çok daha mutluyduk. Daha önce aşağıda bir yerde kalıyorduk ama askeriye ‘burada petrol var’ deyip bizi uzaklaştırdı. 2 yıldır buradayız, belki buradan da çıkarırlar” ifadelerinde bulundu.
Besna Çavlak ise karşıda duran tepeyi işaret ederek, “Şimdi şu gördüğünüz tepeye kadar gidemiyoruz. Buralara elektrik geldi de ne oldu, etrafımız abluka altında. Eskiden her bölgeyi gezerdik, ama şimdi sınırlı ve hayvanları dahi otlatamıyoruz” diye konuştu.
MA / Zeynep Durgut
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***