Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

AİHM terör yargılamalarını çöpe attı; rejimin ByLock masalı böyle çöktü

Türkiye, AİHM’e yapılan ihlal başvurularında lider


ENSAR NUR | STRAZBURG, TR724

Strazburg’da bulunan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Büyük Dairesi, merakla beklenen Yalçınkaya kararını açıkladı. Mahkeme, ByLock’un terör örgütü üyeliğine delil olarak sayılamayacağını ifade ederek sistemik ByLock mahkumiyetlerine bir çözüm bulunmasını istedi.

185 sayfalık gerekçeli kararda AİHM Büyük Dairesi;
• 6’ya karşı 11 oyla Sözleşme’nin 7’nci maddesinin (kanunsuz ceza olmaz ilkesi),
• 1’e karşı 16 oyla, Sözleşme’nin 6 § 1 maddesinin (adil yargılanma hakkı),
• ve oybirliğiyle, Sözleşme’nin 11’inci maddesinin (toplantı ve dernek kurma özgürlüğü) ihlal edildiğine karar verdi.

Ayrıca kararda sistemik hukuki problemlere dikkat çekerek 46’nci madde uyarınca ByLock delili ile ilgili Türkiye’nin iç hukukta önlemler almasına karar verdi. Mahkeme, 8 bin 500 dosyanın Strazburg’da incelenmeyi beklediğini ve yüz bine yakin başvurunun daha gelebileceğini de değerlendirerek “sistemik” hukuki problemin düzeltilmesi gerektiğine hükmetti.

Mahkeme şu ifadeler yer verdi: “Davalı devletin, yerel mahkemelerin ByLock kullanımına yaklaşımına ilişkin sistemik sorunu ele almak için genel önlemler alması gerekmektedir.”

Mahkeme 10 karşı 7 oyla manevi tazminat talebini reddederken 15 bin Euro dosya ve Mahkeme masrafının Yüksel Yalçınkaya’ya ödenmesine karar verdi.

BYLOCK TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYELİĞİNE KANIT OLAMAZ!

Mahkeme, 7’nci madde kapsamında bulduğu ihlali açıklarken önemli ifadelere yer verdi. Mahkeme’ye göre, suçun maddi ve manevi unsurları tespit edilmeden sadece ByLock indirilmiş ya da kullanılmış olmasının silahlı terör örgütüne üyelik için delil sayılması hak ihlali.

Mahkeme, “yerel mahkemeler tarafından (terörle mücadele) kanunun geniş ve öngörülemez bir şekilde yorumlanması, ByLock kullanıcılarına objektif sorumluluk yüklenmesi sonucunu doğurmuş, iç hukukta açıkça belirtilen gerekliliklerden uzaklaşmış ve 7’nci Maddenin keyfi kovuşturma, mahkumiyet ve cezalandırmaya karşı etkili güvenceler sağlama amaç ve hedefine aykırı olmuştur” ifadelerine yer verdi.

BYLOCK DATALARININ VERİLMEMESİ ADİL YARGILANMA HAKKININ İHLALİ

Strazburg Mahkemesi, ByLock sunucusundan elde edilen ham verilerin erişme açılmaması nedeniyle savunmaya yönelik önyargının yeterli usuli güvencelerle dengelenmediği gerekçesiyle Sözleşme’nin 6’ncı maddesinin 1’inci paragrafının da ihlal edildiğine kanaat getirdi.

Mahkeme kararında elektronik delilleri elde etmenin zorluğuna dair noktalara değinse de bunun 6/1 maddesi kapsamındaki güvencelerin farklı uygulanmasını gerektirmediğinin altını çizdi. Mahkeme, usuli ve kurumsal güvenceler ile adil yargılamanın temel ilkeleri ışığında yargılamanın genel olarak adil olmadığını belirtti.

Mahkeme Yalçınkaya’nın ByLock’tan mahkum edildiğini ve bu sebeple ByLock materyaline erişiminin olması gerektiğini ifade ediyor. Çünkü, “ByLock materyalinin potansiyel olarak başvuranın kendisini temize çıkarmasına veya bu materyalin kabul edilebilirliğine, güvenilirliğine, eksiksizliğine veya delil değerine itiraz etmesine olanak tanıyabilecek unsurlar içerdiği göz ardı edilemez. ByLock sunucusundan elde edilen ham veriler başvurana verilmediğinden, başvuran bu kanıtın bütünlüğünü ve güvenilirliğini ilk elden test edememiş ve bu kanıta atfedilen anlam ve öneme itiraz edememiştir.”

Mahkeme aynı zamanda Türkiye’deki mahkemelerin ByLock uygulamasının hükûmetin iddia ettiği terör örgütü üyesi olmayan kişiler tarafından kullanılmadığının ve kullanılamayacağının nasıl tespit edildiğini yeterince açıklamadıklarına dikkat çekti.

AİHM, yerel mahkemelerin başvuranın taleplerine ve itirazlarına cevap vermemesinin, savunma argümanlarına karşı duyarsız kalmasının başvuranın gerçekten “dinlenmediği” konusunda meşru bir şüphe uyandırdığını söyledi. Mahkeme, “yerel mahkemelerin davanın merkezinde yer alan hayati konulardaki sessizliği, başvuranın, mahkemelerin bulguları ve ceza yargılamasının “sadece şekil olarak” yürütüldüğüne ilişkin haklı endişelerini de beraberinde getirmiştir” ifadelerini kullandı.

SENDİKA VE DERNEK ÜYELİĞİ TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYELİĞİNE GEREKÇE YAPILAMAZ

Mahkeme ayrıca, oybirliğiyle, yerel mahkemelerin başvuranı keyfiliğe karşı asgari korumadan mahrum bırakması ve mahkumiyetini desteklemek için, “her ikisi de söz konusu tarihte yasal olarak faaliyet gösteren FETÖ/PDY ile bağlantılı olduğu düşünülen bir sendika ve derneğe üyeliğine dayanırken 314/2 maddesinin kapsamını öngörülemeyen bir şekilde aşırı genişletmesi” nedeniyle 11’inci maddenin ihlal edildiğine karar verdi.

Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version