Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Guardian okuyucuları Türkiye’deki favori tatil rotalarını yazdı

Guardian okuyucuları Türkiye'deki favori tatil rotalarını yazdı


İngiliz The Guardian gazetesi okuyucuları Türkiye’deki favori tatil rotalarını yazdı. Gazete haberinde “Antik kalıntılar, ışıltılı denizler, çam ormanları ve müthiş kahvesi, tüyolar veren gözü pek okuyucularımızı büyüledi” yorumunu yaptı.

DOĞU

FIRAT NEHRİ

“Gizli mücevherlerle dolu bir ülkede birini seçmek zor. Ancak Türkiye’nin ‘medeniyetin beşiği”’ bölgesi olan güneydoğusuna bir gezi yapmanızı ve Antep ile Urfa arasındaki yolda Yukarıincirli yakınından saparak ulu Fırat Nehri’nde bir tekne turu için 27 km kuzeydeki Halfeti’ye gitmenizi şiddetle tavsiye ederim. Bu bölge son depremden sert bir şekilde etkilendi, ancak bu ziyaret etmek için ek nedenler sağlıyor: Yerel halka moral vermek ve zor durumdaki ekonomilerine biraz yardım etmek. Bu tekne yolculuğunda, eski Halfeti’nin olağanüstü sular altında kalan şehrini, antik Rumkale kalesini ve eğer şanslıysanız bu bölgeye özgü bir karagül olan ‘karagü’yü görme şansınız olacak.” (Umair)

URFA

“Urfa büyülü bir yer. Türkiye’nin kıyı beldelerinden farklı olarak buraya akan kültürel etkiler Kürtçe, Arapça, Suriyeli ve Iraklı olup şehre tamamen farklı ve harika bir tat veriyor. Eski şehir sokaklarında epeyci baharatlı Urfa kebabını veya antik İpek Yolu’ndan kalma kervansaraylarnda servis edilen enfes menengiç kahvesini Urfa ayrıca dünyanın bilinen en eski megalitlerinden bazılarının bulunduğu Göbekli Tepe’nin 11 bin 500 yıllık taş çemberlerine yapılacak geziler için mükemmel bir başlangıç ​​noktasıdır.(David Hagan)

NEMRUT DAĞI

“Güneydoğudaki Nemrut Dağı’nın zirvesinde, geçen yılki korkunç depremin ardından hâlâ iyileşmekte olan bölgede bulunan Nemrut Dağı, MÖ 62 yılında Seleukos (Selevkos) İmparatorluğu’nu yöneten ve alanın yaratıcısı olan Yunan Heklenistik kral Antiochus için bir kutsal alan ve mezar olarak inşa edilmiştir. Her yerden kilometrelerce uzakta, ancak depremlerden nispeten zarar görmeden kurtulan bu ürkütücü bölge, ulaşmak için harcadığınız çabaya değer. Orada Antiochus’un devasa heykellerine, aslanlara, kartallara, Pers ve Yunan tanrılarına hayret edebilirsiniz. Bir dönem dev taş kafalar vücutlarından çıkarıldı ve şimdi yerden melankolik bir şekilde bakıyorlar. Bu UNESCO listesindeki yeri ziyaret etmenin en kolay yolu otobüs turudur ve yakın köylerde rustik konaklama birimlerinde kalabilir ve yerel kültürü deneyimleyebilirsiniz.”
(Susanna C)

KUZEY

KOCAELİ, ÖMERAĞZI KOYU

“Büyüleyici bir ormanlık kamp alanı olan Ömerağzı Koyu, Karadeniz kıyısının beyaz çakıllı kıyı şeridini sessizce kucaklayan zümrüt renkli bir koyun üzerinde yer almakta. Kamp alanı, İstanbul’un doğusuna arabayla iki saat uzaklıkta Geceliği 5 euroya mal olan ekonomik bir destinasyondur ve yaz tatillerinde Gürcüler, Türkler ve Suriyelilerin cana yakın ailelerine katılarak kendinizi yerel yaşama kaptırma fırsatı sunar.”(Maddie Lewin)

TORUL, GÜMÜŞHANE

“Doğal güzellikleri, nefes kesen manzaraları ve sıcak konukseverliği ile Türkiye’de daha iyi bilinen herhangi bir destinasyona eşit olsa da, Karadeniz bölgesi uluslararası turistler tarafından daha az uğranan birr yerdir. Yakın zamanda Torul’daydım ve karmaşık kireçtaşı oluşumlarıyla Karaca mağaralarını, dağ gölü Limni Gölü’nde aşağıdaki vadiye biraz ürkütücü olsa da güzel bir manzara sunan dağ yamacına tünemiş cam terası ayrıca yenileme çalışmalarının ardından kısa bir süre önce yeniden açılan şaşırtıcı Sümela Manastırı’nı ziyaret ettim.” (Verity Hollywood)

ANKARA, SOĞUKSU MİLLİ PARKI

“Ankara’nın bir saat kuzeyindeki Kızılcahamam dağlarındaki güzel Soğuksu Milli Parkı’nda arkadaşlarımla birkaç huzurlu gün geçirdim. İyi yemek pişirme olanaklarına sahip birkaç kamp alanından keyif aldık ve hafif şiddetli akarsuların eşlik ettiği çam ormanı boyunca çeşitli yürüyüş parkurlarını keşfettik, kamp kurduk ve yüzdük. Görünüşe göre burada ayılar ve yaban domuzları var ama herhangi bir iz görmedik. Parkın bir kısmı vahşi yaşam için korunan bir alan, bu nedenle erişilebilir değil. En yüksek noktası 1789 metre ile Arhut Tepesi. Taze çam ormanı havasını solumak ve ormanın büyülü şarkısını dinlemek, sonsuza dek orada kalma isteği uyandıracak.” (AV)

BATI

ANTALYA, KALEKÖY

“Antik Kekova’nın çarpıcı batık kalıntıları, Fethiye ve Antalya arasındaki turkuaz sahildeki tatil beldelerinden gelen teknelerin popüler yeridir ancak güzel Simena (Kaleköy) yarımadasında kalarak günübirlik gezicileri alt edebilirsiniz. Ziyaretçiler Simena’ya sadece Kaş, Üçağız veya Demre’den tekne ile ulaşabilirler; Simena’nın limanına (kaplumbağalar arasında da popüler bir yer) girmek için batık Likya mezarlarının yanından geçtiğiniz yolculuk mükemmel. Deniz kanosu turları sizi körfezden antik şehre götürür, ancak asıl sihir yerin kendisinin huzurudur.” (Ellen Roberts)

MARMARA DENİZİ ADALARI

“Marmara Denizi’ndeki dokuz Ada (Prens Adaları), İstanbul’dan yaklaşık iki saatlik bir feribot yolculuğuyla ulaşılan sakin bir sığınaktır. Büyükada en büyüğüdür ve gerçekten dinlendirici bir mola verir; arabalar ve otobüsler yasaklanmıştır ve ulaşım ağırlıklı olarak bisiklet ve at arabaları ile sağlanmaktadır. Çarpıcı, serin çam ormanları, tenha güzel plajlar, eski manastırlar ve tarihi ahşap konakların hepsine kolayca ulaşılabilir. Adalar arasında da rahatlıkla seyahat edebilirsiniz. Büyükada’daki Splendid Palace Hotel harika bir manzaraya sahip olan büyük bir eski binadır ve limanın çevresinde nezih balık lokantaları vardır.” (Stephanie O’Brien),

EGE KIYISI, ASSOS

“Ege kıyısında Çanakkale ilinin Behramkale olarak da bilinen Assos ilçesini keşfedin. Bölge, tarihin eşsiz bir karışımını, büyüleyici doğal güzellikleri ve sakin bir atmosferi sunar. Assos, MÖ 6’ıncı yüzyıldan kalma Dor tarzı etkileyici bir yapı olan Athena Tapınağı’nın antik kalıntılarına ev sahipliği yapmaktadır. Sitede ayrıca nefes kesen Ege manzarasına sahip iyi korunmuş bir tiyatro bulunmaktadır. Köyün kendisi, dar sokakları, taş evleri ve rengarenk begonvilleriyle, keyifli yürüyüşler için keyifli bir atmosfer yaratan pitoresktir.” (Michelle Thompson)

İZNİK

“En sevdiğim sakin bölge, İstanbul’un güneydoğusunda, otomobille 136 km uzaklıktaki İznik. Gölgeli sokaklarda dolaşın ve 142üncü yüzyıl Osmanlı mimarisine hayranlıkla bakın ya da İstanbul’un ulu camilerini süsleyen renkli İznik çinilerinin tarihini öğrenmek için müzeyi ziyaret edin. Büyük İznik Gölü yüzmek için harikadır.” (Charlie Reed)

Kaynak:
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version