Cengiz Anıl BÖLÜKBAŞ
ANKARA – Sağlık Bakanlığı’nın e-Reçetem Sistemi’ne İngilizce, Arapça, Rusça, Almanca ve Fransızca dillerini eklerken Kürtçeye yer verilmemesine yönelik tepkiler sürüyor. Sağlık örgütleri anadilinde sağlık hizmetinin önemini vurgularken, CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu “Kürtçe’ye karşı böyle bir defansın bu çağda yeri yoktur” dedi. Yeşil Sol Parti İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek de, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya “Neden Kürt yurttaşların ödediği vergiler kendilerine başta sağlık alanı olmak üzere kamu hizmeti olarak dönmüyor?” sorusunu yöneltti.
VAN ECZACI ODASI BAŞKANI: SAĞLIKTA ENGELLER KALDIRILMALI
Artı Gerçek’e konuşan Van Eczacı Odası Başkanı Fikret Baransel, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın açıklamasından dillerin hangi sistemlere eklendiğini de anlamadıklarını ifade ederek “E-reçete sistemi eczacılar ile doktorlar arasında bir sistem. Dolayısıyla eğer sadece buraya dil eklendiyse vatandaşa doğrudan yansıyan bir şey değil” dedi.
‘GÖRÜLEBİLEN SİSTEM DEĞİŞTİYSE, KÜRTÇE DE OLMALI’
Baransel, “Niyet Türkiye’de hekimlik yapan ve başka dillerde hizmet veren hekimler varsa ve bu değişiklikle birlikte vatandaşa hizmet vermeyi sağlamak ise başka bir durum söz konusu. Ancak hekim tarafından yazılan reçetelerin vatandaşlar tarafından görüldüğü e-nabız sistemi var. Eğer e-nabız sistemini de etkileyecek bir değişiklik varsa burada sorun oluşur” diyerek şöyle devam etti: “Bölgede henüz Türkçeyi konuşamayan ya da az bir şey konuşabilen yurttaşlar var. Sağlık hakkı temel bir haktır. Madem böyle bir kolaylık tanınıyor, buna erişimde hangi engeller varsa kaldırılması devletin sorumluluğudur. Eğer burada görülebilen sistem üzerinde yapılan bir değişiklik varsa ‘Neden Kürtçe yok?’ sorusu çok haklı.”
Yurttaşların gösterdiği tepkilerin Kürtçe diline yönelik yaklaşımlardan duyulan rahatsızlığı gösterdiğini belirten Baransel, şunları söyledi: “İnsanlar bu alanlarda başka bir dilin bahsi geçip Kürtçe geçmeyince reaksiyon gösteriyor. Demek ki burası ile ilgili çözülmesi gereken başka sorunlar var. Yurttaşların rahatsızlığını gidermenin yolu buraya dil eklemekten değil, kafalardaki soru işaretlerini gidermekten geçiyor.”
‘KÜRTÇEYİ İÇERECEK YENİ DÜZENLEME YAPILMALI’
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikasının (SES) Eş Genel Başkanı Hüsnü Yıldırım ise yapılan değişiklikteki dil tercihleriyle birlikte Türkiye’de kullanılan dillerin yok sayıldığının ortaya konulduğunu belirtti. Yaygın kullanılan dillerin eklendiğini ancak en çok kullanılan dillerden biri olan Kürtçenin konulmamasına tepki gösteren, şu ifadeleri kullandı:
“Bu konuyla ilgili sağlık emekçileri ve yurttaşlar birçok sorun yaşıyor. Trabzon’da ayrı, Diyarbakır’da, Mardin’de ayrı ayrı problemler oluyor. Özellikle sağlık emekçileri Kürtçe’yi bilmiyorsa yurttaşlar sağlığa erişimde büyük sorunlar yaşıyor. Atılan adımı olumlu buluyoruz ancak temel haklar açısından bir dili yok saymanın da uygun olmadığını düşünüyoruz. Bakanlığın Kürtçeyi de içerecek yeni bir düzenleme yapmasının gerekli olduğunu vurguluyoruz.”
‘KÜRT MESELESİNE NASIL BAKILDIĞININ İŞARETİ’
CHP Diyarbakır Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da Artı Gerçek’e yaptığı açıklamada, en doğru sağlık hizmetinin anadilinde verilen sağlık hizmeti olduğunu vurguladı. Konuyla ilgili tabip odalarının çalışmalarının olduğunu ve insanların doğrudan kendi dilinde hizmet almasının zorunlu olduğu konusunda bilimsel çalışmalar yaptığını aktaran Tanrıkulu, “Her ne kadar resmi ve ortak dil Türkçe olsa da bu ülkede milyonlarca insanın anadili Kürtçedir” vurgusu yaptı.
Tanrıkulu, “Beş farklı dilde bu hizmetin verilecek olmasına rağmen Kürtçenin olmaması kabul edilemez. Bu aynı zamanda dili yok saymak demektir. Kürtçeye karşı böyle bir defansın bu çağda yeri yoktur. Devletin de bu konuda bir sağlık çizgisi yürütmesi gerekir. Anadilde hizmet verilmemesi aynı zamanda Türkiye’de Kürt meselesine nasıl bakıldığının bir işaretidir” diye konuştu.
’20 MİLYON İNSANIN KULLANDIĞI DİL YOK SAYILMAKTADIR’
Koca’nın açıklamasına, Yeşil Sol Parti’den de güçlü bir tepki yükseldi. Yeşil Sol Partili 55 milletvekili, 55 ayrı soru önergesi ile Bakan Koca’ya şu soruları yöneltti:
* Sizin de içinde olduğunuz milyonlarca vatandaşın anadili olan Kürtçe’nin E-Reçetem sistemine eklenmemesinin sebebi nedir?
* E-Reçetem sistemine eklenen 5 dil (İngilizce, Almanca, Arapça, Fransızca ve Rusça) hangi kriterlere göre seçilmiştir? Kürtçe’nin taşımadığı kriterler mi vardır?
* E-Reçetem sistemine Kürtçe ne zaman eklenecektir?
* E-Reçetem uygulamasındaki temel amaç nedir? Bu amaç doğrultusunda diğer 5 dilin uygun olmasının, Kürtçe’nin olmamasının nedeni nedir?
* Kamusal alanda anadilin kullanılmaması nedeniyle nitelikli sağlığa erişimi olmayan Kürtlerin ayrıca E-Reçetem sistemine Kürtçe’nin dahil edilmemesi ile bu alana dair sorunlarına bir yenisi daha eklenmiştir. Buna dair Bakanlığınızın bir girişimi ya da çalışması olacak mıdır?
* Bakanlık olarak sağlık hizmetleri sunumunda insan hakları temelli bir politika değişimi ve tüm halkların anadillerinde kamusal sağlık hizmetine ulaşması doğrultusunda bir adım atmayı düşünüyor musunuz?
NE OLMUŞTU?
Sağlık Bakanı Koca, e-Reçetem sistemine İngilizce, Almanca, Arapça, Fransızca ve Rusça olmak üzere beş yeni dil seçeneği eklendiğini duyurmuştu. Koca, “e-Reçetem sisteminde test işlemi tamamlanan diller, dün sabah saatlerinde canlı ortama alınmaya başlanmış olup, tüm dillerin (İngilizce, Almanca, Arapça, Fransızca ve Rusça) canlı ortama alınması bugün tamamlanmıştır. Hayırlı olsun” ifadelerini kullanmıştı.
HDP Genel Merkezi’nden yapılan açıklamada Koca’ya “Hayırlı olsun tabii ama, bu toprakların kadim dili olan Kürtçe nerede, neden sisteme eklemediniz? Hani Kürt sorunu yoktu, hani Kürtlere ayrımcılık yapmıyordunuz?” tepkisi gösterilmişti.
Mesajın devamında “Kurdên ku piştgirî didin AKP’ê, gelo hun jî van pirsan napirsin? Birêz Fahrettin Koca qet nebû tu li zimanê xwe jî xwedî derketiyayî” denilmişti. (“AKP’yi destekleyen Kürtler siz de bu soruları sormuyor musunuz? Sayın Fahrettin Koca, dilinize hiçbir zaman sahip çıkamadınız.”)
Eczacı Çözüm Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Miraç Laçin Uluğ da, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla Sağlık Bakanlığı’na dört soru yönelterek Kürtçe dil seçeneği için çağrı yapmıştı. Uluğ, “Bu ülkede sosyal hayatta ve aile yaşantısı içinde en çok kullanılan dil Kürtçe’dir. Milyonlar bu dili kullanırken bu müthiş inovasyonda belki de tek işe yarayacak dilin yer bulamama sebebi nedir?” diye sormuştu.
***Kaynak: Artı Gerçek***
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***