– Nijer’de 26 Temmuz’da yönetime el koyan askeri cunta Vatanı Koruma Ulusal Konseyi (CNSP) lideri Abdurrahmane Tchiani, Fransız vatandaşlarının Nijer’i terk etmesi için hiçbir gerekçe olmadığını öne sürdü. Öte yandan ABD’de de Nijer’de tahliyelere başlayan Batı ülkeleri arasına katıldı. Nijer’deki büyükelçiliğin ‘kısmi tahliyesi’ emri üzerine konuşan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, tahliyeye rağmen ülkenin başkent Niamey’deki büyükelçiliğinin açık kalacağını söyledi. Miller, “Nijer halkına ve Nijer halkıyla olan ilişkilerimize bağlılığımızı sürdürüyoruz ve diplomatik olarak en üst düzeyde bağları korumaya devam ediyoruz” dedi. Bakanlık, ABD’nin Nijer’de demokratik yollarla seçilmiş hükümetin yeniden işbaşına gelmesi konusunda kararlı olduğunu belirtti.
‘FRANSIZLARA YÖNELİK EN UFAK TEHDİT YOKTU’
Tahliyelere ilişkin konuşan cunta lideri, “Fransız vatandaşlarının Nijer’i terk etmeleri için hiçbir somut gerekçe yok. Onlarla ilgili en ufak bir tehdit bile yoktu” ifadelerini kullandı. İsim vermeden Fransa’nın askeri iş birliklerini askıya almasını eleştiren Abdurrahmane Tchiani, “Terörle mücadeleye yardım ettiklerini söyleyenler, en ufak bir zorlukta askeri iş birliklerini askıya alıyor” dedi.
‘ECOWAS’IN TUTUMU AŞAĞILAYICI’
3 Ağustos bağımsızlık günü dolayısıyla devlet televizyonunda konuşan Tchiani Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğunun (ECOWAS) Nijer’e yaptırımlarının “yasa dışı, haksız ve insanlık dışı” olduğunu ve “bütünüyle reddettiğini” söyledi. Bu yaptırımların Nijer halkını daha da yoksullaştıracağını dile getiren cunta lideri, ECOWAS’ın tutumunu “aşağılayıcı” diye niteledi.
Öte yandan ECOWAS adına arabuluculuk yapacağı duyurulan Nijerya İslami İşler Yüksek Konseyi Genel Başkanı (NSCIA) ve Sokoto Sultanı Sa’ad Abubakar, beraberindeki heyetle, Niamey’de çeşitli görüşmeler yaptı.
CUNTAYA VERİLEN MÜHLET DOLUYOR
ECOWAS, 30 Temmuz’da düzenlediği olağanüstü zirvede, askeri cuntaya, Cumhurbaşkanı Muhammed Bazum’un serbest kalması ve yeniden görevine dönmesi için bir hafta süre vermişti, ECOWAS, bu süre zarfında taleplerinin karşılanmaması durumunda askeri müdahale de dahil her seçeneği değerlendireceklerini duyurmuştu.
Askeri müdahale ihtimali, Batı Afrika’daki diğer cunta hükümetlerinin tepkisini çekmişti. Yönetimde askerlerin olduğu Burkina Faso ve Mali, yayınladıkları ortak bildiride, Nijer’e askeri müdahalenin kendilerine savaş açmak anlamına geldiği konusunda ECOWAS’ı uyarmıştı.
26 TEMMUZDA ASKERİ CUNTA YÖNETİME EL KOYMUŞTU
Nijer’de Cumhurbaşkanı Muhammed Bazum, 26 Temmuz’da Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı unsurlarınca alıkonulmuş ve o akşam CNSP yönetime el koyduğunu duyurmuştu.
Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı General Tchiani, 28 Temmuz’da cuntanın liderliğini üstlenmiş ve geçiş hükümetinin başına geçmişti. Pazar günü Niamey’deki Fransız Büyükelçiliği önünde toplanan yüzlerce darbe yanlısı “Yaşasın Rusya”, “Yaşasın Putin” ve “Kahrolsun Fransa” sloganları atarak elçiliğin duvarlarını ateşe vermişti. Bunun üzerine, dün 262 kişi Fransız hükümeti tarafından organize edilen uçuşlarla Fransa’nın başkenti Paris’e tahliye edilmişti. İtalya da 87 kişiyi taşıyan bir uçakla başkent Roma’ya tahliye operasyonu düzenlemişti. Fransa ve ABD’nin askeri üslerinin bulunduğu Nijer, Sahel bölgesindeki cihatçılarla mücadelede Batı’nın kilit müttefiklerinden biriydi. (DIŞ HABERLER)
Nijerya askeri darbe sonrası Nijer’in elektriğini kesti
Kaynak:
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***