En erken kasım ortasında yapılması beklenen seçimlerin ardından bir daha aday olmayacağını da belirten ve siyasi kariyerini sonlandıracağını duyuran Rutte, seçimlere kadar geçici olarak görevde kalacağını söyledi.
Hollanda tarihinin en uzun süre görevde kalan başbakanı Mark Rutte, bu sonbaharda yapılması planlanan erken genel seçimlerin ardından siyasetten çekileceğini duyurdu.
2010’dan bu yana dört koalisyon hükümetine liderlik eden Rutte, Hollanda’nın göç politikasının sıkılaştırılması konusunda yaşanan anlaşmazlıkların ardından geçen cuma dört partili koalisyonun dağıldığını açıkladı.
En erken kasım ortasında yapılması beklenen seçimlerin ardından bir daha aday olmayacağını da belirten ve siyasi kariyerini sonlandıracağını duyuran Rutte, seçimlere kadar geçici olarak görevde kalacağını söyledi.
Ancak bugün ilerleyen saatlerde parlamentoda yapılacak oylamada başbakanın bu görevi sürdürüp sürdürmeyeceğine karar verilecek. Zira muhalefetteki iki sol parti ve aşırı sağcı lider Geert Wilders’in partisi Rutte hakkında güvensizlik önergesi verdi. Bu önergelerin Meclis’te kabulü Rutte’nin geçici başbakanlık görevini de yapamaması anlamına gelecek.
Hollanda basınında yer alan haberlere göre, önergenin başarılı olabilmesi için Rutte’nin cuma günü düşen koalisyonundaki dört partiden en az biri tarafından desteklenmesi gerekiyor.
“Bir dönemin sonu”
Rutte’nin istifası Hollanda’da 13 yıllık zorlu bir dönemin de sona erdiğini işaret ediyor. Zira başbakanın siyasi zekası, hem koalisyon ortaklarını bir arada tutmayı hem de muhalefetin de desteğini alarak birçok tartışmalı yasayı geçirmesini sağlamış durumda.
Meclis’te 20’den fazla partinin bulunması da bu görevin aslında ne kadar zor olduğunun bir göstergesi. 2010’da ilk defa göreve gelen Rutte, Hollanda’yı sel felaketinden 2014 yılında Malezya Havayolları’na ait MH17 sefer sayılı uçağın Ukrayna’nın doğusunda düşürülmesine kadar uzanan krizler boyunca yönetti.
Siyasi muhalifleri bile, yaklaşık 200 Hollanda vatandaşının ölümüne neden olan uçağın düşürülmesinin ardından sergilediği tutuma övgülerde bulundu.
Rutte aynı zamanda Hollanda hükümetinin geçmişteki politikaları için af dilemesiyle de tanındı.
Bir parlamento komisyonu, Avrupa’nın en büyük doğal gaz sahası Groningen’de kazılar nedeniyle yaşanan depremlerden hükümeti sorumlu tutmasının ardından Rutte özür dilemekten ve enerji krizine rağmen gaz sahasını kapatma kararı almaktan çekinmemişti.
Başbakan ayrıca çok çocuklu ailelere yapılan yardımlarda oluşan bir hata nedeniyle ödemelerin yanlış yapılmöasından dolayı oluşan mağduriyet karşısında da yine özür dilyerek istifa etmişti. Fakat bir sonraki seçimlerde partisinin sandıktan ilk sırada çıkması Rutte’nin dördüncü defa başbakanlık koltuğuna oturmasını sağladı. Fakat bu sefer kurulan koalisyon sadece 1 buçuk sene dayanabildi.
Rutte’nin siyasette farklı uçları bir araya getirmedeki başarısı geçmişte NATO ya da Avrupa Birliği’nin iplerini eline alması yönünde teklifler almasını sağladı. Fakat Hollandalı başbakan henüz bundan sonraki hayatında ne yapacağını duyurmadı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***