Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

‘Erkeklik krizi’ tartışmaları: Üzerinde uzlaşılmış bir ‘iyi adam’ tanımı var mı?

"Toksik erkeklik" yaygınlıkla ayıplanıyor, ancak "iyi adam"ın ne olduğu konusunda kafa karışıklığı yaşanıyor. Uzmanlara göre erkekliğin sağlıklı bir şekilde yeniden tanımlanması için ataerkinin ötesinde düşünülmesi gerekiyor.


“Toksik erkeklik” yaygınlıkla ayıplanıyor, ancak “iyi adam”ın ne olduğu konusunda kafa karışıklığı yaşanıyor. Uzmanlara göre erkekliğin sağlıklı bir şekilde yeniden tanımlanması için ataerkinin ötesinde düşünülmesi gerekiyor.

Birçok erkek değişen toplumsal cinsiyet rolleriyle ilgili kafa karışıklığı yaşıyor.

İyi adamların “sıradan, yumuşak ve kadınsı” görülmesi, birçok genç erkeğin kadın düşmanı ve şiddet yanlısı fenomenleri takip etmesiyle sonuçlanıyor.

Uzmanlara göre, “toksik erkeklik” erkeklikle değil ataerkiyle ilgili bir sorun.

Erkekler “saçma ataerkil kuralları” reddettiklerinde kendilerini daha da güçlenmiş hissediyor.

Erkeklik krizde mi?

Erkeklik, son dönemde erkeklerin sosyo ekonomik açıdan kadınların gerisinde kalması endişesinden, “toksik erkekliğe” ve “erkeğin feminenleşmesine” farklı tartışmalara konu oluyor.

“Erkeklik krizi” tartışmalarını son dönemde popülerleştiren isimlerden Amerika Birleşik Devletleri (ABD) merkezli düşünce kuruluşu Brookings Enstitüsü’nde Direktör Richard Reeves, erkekliğin krizde olduğu savını şu örneklerle destekliyor:

“Erkekler, geleneksel olarak erkeklere atfedilen işlerden ekonomik olarak uzaklaşılması nedeniyle istihdam piyasasında zorlanıyor. Babalar, kültürel olarak aileyi geçindiren kişi rolünün içi boşaltıldığı için sarsılmış hissediyor”.

Richard Reeves, 2022 sonunda yayımlanan Of Boys and Men isimli popüler kitabında, Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) erkeklerin okulda ve üniversitelerde kızların gerisinde kaldığını çünkü eğitim sisteminin erkekleri geride bırakacak şekilde tasarlandığını belirtiyor.

Bazıları ise, erkeklerin yeni toplumsal cinsiyet rolleriyle ilgili bocaladıklarını savunuyor.

ABD’de sağlıklı erkeklik alanında çalışan Equimundo: Erkeklikler ve Sosyal Adalet Merkezi’nin CEO’su Gary Barker, “Kadınların cinsiyet eşitliği kazanımlarının erkekler için ne anlama geldiği konusunda erkek çocukları ve yetişkin erkekler arasında çok fazla kafa karışıklığı var” diyor.

Barker, BBC’ye verdiği demeçte, “Sağlıklı ilişkilere girmenin ne anlama geldiğini bilmeyebiliyorlar” ifadelerini kullanıyor.

Reeves ve Barker erkeklerin bakım işleri gibi çoğunlukla kadınlara atfedilen işleri yapmalarının krizden çıkış için önemli olduğunu savunan uzmanlar arasında.

Bu gibi önerilere tepki gösterenlerse “erkeklerin feminenleşmesini” bir sorun olarak tanımlıyor.

Feminizm ya da erkeklik çalışmalarından uzmanlarsa, erkekliğin krizde olma halinin 20. yüzyıldan itibaren devam ettiğine dikkat çekiyor.

BBC Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Barselona Otonom Üniversitesi’nde İngiliz Kültür ve Edebiyatı alanında Profesör Sara Martin Alegre, “erkeklik krizi”ni erkek egemen bakış açısının ürettiği “sahte bir kriz” olarak tanımlıyor.

Prof. Martin Alegre, ataerkinin bugün “erkeklerin feminenleşmesi tehdidinde ısrar edişinde” olduğu gibi “sahte krizler yaratarak” “yeniden güç kazandığını” söylüyor ve ekliyor:

“Bugün erkeklikle ilgili bir krizden söz ediyorsak, bu, ABD’de Donald Trump’tan Avrupa’da pek çok sağcı politikacının iktidara gelmesiyle vücut bulan geleneksel ataerkil erkekliğe dönüştür”.

Ataerkillik (patriyarka), toplumda ve yönetimde erkeklerin güç sahibi olduğu, kadınların çoğunlukla dışta tutulduğu düzeni ifade ediyor. Genellikle varlığını erkek şiddetiyle sürdürdüğü düşünülüyor.

‘Erkekliğin detoksu: İyi adamların peşinde’

“Toksik erkekliğin” yaygınlıkla ayıplanmasına karşın “iyi adam” tanımının yeterince anlaşılmadığı düşünülüyor.

Richard Reeves, ” (Sosyal medya ünlüsü ve kadınlara tecavüzden suçlu bulunan) Andrew Tate’in genç erkeklere örnek olmasını istemiyorsanız; onlara daha feminen davranmalarını ve ‘toksik olmayı bırakmalarını’ söylemek yeterli değil. Daha iyi bir hikayeye ihtiyacımız var” diyor.

Reeves’in de işaret ettiği anlatılar üzerinde çalışanlara göreyse erkekliğin ataerki dışında yeniden düşünüldüğü bir detoksa ihtiyacı var.

Detoxing Masculinity in Anglophone Literature and Culture: In Search of Good Men (Anglofon Kültürü ve Edebiyatında Erkekliğin Detoksu: İyi Adamların Peşinde) isimli kitabın eş editörü olan Sara Martin Alegre, erkekliğin neden detoksa ihtiyacı olduğu sorusuna şu yanıtı veriyor:

“Çünkü çoğu kadın ve erkek yanlış bir şekilde erkekliğin ataerkillikle eşanlamlı olduğuna inanıyor ve bu şekilde devam edersek ataerkinin galip geleceğini görmüyor.

“Erkekliğe bu kadar zarar veren toksik davranışları asıl kaynağı olan ataerki yerine erkekliğe atfedersek, ataerkil olmayan erkekler alıngan ve yabancılaşmış hissedecek.”

Sara Martin Alegre, erkeklere “ataerkinin erkeklere dayattığı baskıcı maskeyi çıkarmış, zehirlerinden arınmış bir erkeklik modeli” sağlanmasının onları “feminist müttefiklere” dönüştürmeyi hedeflemediğini söylüyor ve ekliyor:

“Bu, onların kendi ataerkil baskılarının farkına varmalarını ve nihayetinde olmak istedikleri adama dönüşmelerini sağlayacak”.

‘Saçma ataerkil kuralları reddettikleri için kendilerini güçlenmiş hissediyorlar’

Peki üzerinde uzlaşılmış bir “iyi adam” tanımı var mı?

Barselona Otonom Üniversitesi’nde Prof. Sara Martin Alegre, iyi adamların özelliklerini şöyle sıralıyor:

“İyi adam denilince ataerkiye suç ortaklığı yapmaktan uzak, sağlam ahlaki ilkeleri esas alan dengeli bir erkeklik sergileyen erkekleri anlıyoruz.

“İyi adamlar (ataerkil erkeklerde olduğu gibi) ayrıcalıkları hak ettikleri duygusunun esaretinde değildirler ve başkasının hayatını yaşamasına destek olmaktan memnuniyet duyarlar.

“Şiddetin her türlüsünden nefret ederler, empatiktirler, kendi zayıflıklarının farkındadırlar, fevkalade bir bakım kapasiteleri vardır”.

Prof. Martin Alegre’ye göre iyi adam rolünün pekişmesinde anahtar kelime “bakım işleri”:

“Ne yazık ki, bakım işleri kadın ve kadınlıkla bağlantılı görülüyor ancak iyi adam tanımına entegre edilmesi gerekiyor.

“İspanya’da yaşıyorum ve son yıllarda babalık konusunda muazzam bir devrim yaşadık: Kendi çocuklarının bakımıyla hiçbir zaman ilgilenmeyen adamlar torunlarının bakımıyla tamamen ilgilenmeye başladılar.

“Sokaklarda çocuk arabalarını iterken veya küçük çocukları okuldan alırken görülmekten gurur duymayı öğrendiler.

“Saçma ataerkil kuralları reddettikleri için kendilerini güçlenmiş hissediyorlar.

“Aynı özgürleştirici gururu, hem profesyonel hem de özel hayatlarında ataerkil kısıtlamalara boyun eğmeyen şefkatli bir erkekliğe yaymamız gerekiyor.

‘Kötü adam sorunu çözüldüğünde toplumsal cinsiyet eşitliği sağlanmış olmayacak’

Erkeklere zehirli rol modellerin yerine alternatif modeller sunulmasının toplumsal cinsiyet eşitliğine nasıl katkı sağlayacağına şüpheyle bakanlar da var.

BBC Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Yeni Zelanda’nın başkenti Wellington’daki Victoria Üniversitesi’nde Sosyal ve Kültürel Çalışmalar alanında Kıdemli Öğretim Üyesi Dr. Carol Harrington, kötünün karşısında iyi olarak tanımlanan erkeklik modelleri sunulmasının risklerini şöyle anlatıyor:

“Bence bununla ilgili sorun insanların, cinsiyet eşitsizliğini erkeklerin kadın düşmanlığı ve kişilik sorunlarıyla ilişkilendirmeleri olabilir. Kötü adamları düzeltebilirsek cinsiyet eşitsizliği sorunlarını çözeceğimiz anlamına gelebilir. “

Dr Harrington, toksik erkekleri sağlıklı erkeklere dönüştürmeye yönelik girişimlerin kadın ve erkek rollerini pekiştirebileceğini savunuyor:

“Diğer bir sorun da, toksik erkekleri sağlıklı erkeklere dönüştürmeye yönelik projelerin genellikle erkeklerin kimliklerini erkeklik etrafında inşa etmeleri gerektiği inancına dayanması. Bu nedenle (bu projeler) özünde toplumsal cinsiyet ikiliğini esas alırlar.”

Buna karşın “birçok insanın kadın ya da erkek kimliğinden vazgeçmesinin beklenmeyeceğini” bu nedenle erkek çocuklarına alternatif modeller sunulmasının “anlamlı” olduğunu söylüyor.

Dr. Harrington “en azından eğitim müfredatını bazı iyi veya sağlıklı erkeklik ideallerine dayandırırsak, erkeklerin kadınlar tarafından paylaşılmayan güçlere ve erdemlere sahip olduğu fikrini pekiştiriyormuşuz gibi görünüyor” diyor.

Harrington’a göre sorunun çözümü eğitimden sağlığa ve bakıma bugün sorunlu görülen tüm alanların “cinsiyetsizleştirilmesi”:

“Eğitim, aile ve iş kurumlarımızın erkeklerin ve kadınların farklı kapasitelere sahip olduğu varsayımına dayanmamasının hem erkekler hem de erkek çocuklar, kadınlar, kızlar ve bu cinsiyet kalıplarının dışındaki insanlar için iyi olacağını düşünüyorum.

“Eğitimi, bakımı ve istihdamı cinsiyetsiz hale getirmemiz gerekiyor, böylece erkekler bakıcı, kadınlar da yazılımcı vs olabilir.

“Erkekliğin krizde olması bana erkeğin sosyal otoritesini kaybettiği fikrine dayanıyor gibi geliyor ki bu da kötü bir şey olmak zorunda değil!”.

KAYNAK: BBC TÜRKÇE – MERVE KARA-KAŞKA

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version