Azerbaycan’da kaçırılıp tutuklanan Akbarov’un arkadaşları: ‘Avukatı hala göremedi, ailesi tehdit ediliyor’

Cengiz Anıl BÖLÜKBAŞ

---

ANKARA – ODTÜ öğrencileri, okul arkadaşları Muharrem Akbarov’un Azerbaycan polisi tarafından ‘kaçırıldığını’ duyurdu. Akbarov’un Söyüdlü Köyü’ne verdiği direnişten dolayı tutuklandığını aktaran arkadaşları, bütün kamuoyuna destek çağrısı yaptı.

ODTÜ’de Sosyoloji öğrencisi olan ve İnqilabın Sesi Platformu üyesi Muharrem Akbarov 8 Temmuz Cumartesi sabahı yaz tatili için Azerbaycan’a gitti. Gittiği Bakü’de takip edildiğini anlayan Akbarov, 15 Temmuz günü durumu arkadaşlarına aktardı. Kısa bir süre sonra Akbarov’un ailesi çocuklarının Azerbaycan polisi tarafında takip edilmesinin ardından kaçırıldığını söyledi. O gece çocuklarını bulabilmek için karakollarını gezen aile, ısrarlı çabaları sonucu Bakü Emniyeti’nde olduğunu öğrendi.

‘KÖYLÜLERİN DİRENİŞİNE DESTEK VERDİĞİ İÇİN TUTUKLANDI’

Akbarov’un enternasyonalist bir devrimci olduğunu ve hem Türkiye’de hem de Azerbaycan’da işçilerin, emekçilerin, köylülerin ve öğrencilerin talepleri için mücadele ettiğini vurgulayan arkadaşları, Akbarov’un Söyüdlü Köyü’nde yapılmak istenen altın madeni atık depolama tesisine karşı köylülerin ortaya koyduğu direnişe destek verdiği için tutuklandığını aktardı.

‘ALİYEV HEDEF GÖSTERDİ’

Akbarov’un kaçırıldığı gece İlham Aliyev’in televizyon kanallarında direnişi ve destek verenleri hedef gösterdiğini söyleyen arkadaşları, şunları söyledi:

“Muharrem de Söyüdlü köylülerine destek verdiği için kaçırıldı. Arkadaşımız kaçırıldıktan sonra bir gün içerisinde ne olduğu belli olmayan bir mahkemeye avukat desteği bile alamadan çıkarıldı ve polise mukavemette en üst sınırdan 1 ay hapis cezası aldı. Ailesi bile o günden bu yana daha yeni görüşebildi. Ailesinden aldığımız bilgilere göre yoldaşımızın sağlık ve moral durumunun iyi olduğunu öğrendik. Avukatı hala arkadaşımızı göremedi. Ceza verilmesine rağmen avukat desteğinin sağlanması önüne hala engeller konuluyor. Ailesine karşı baskı uygulanmaya devam ediliyor. Ailesi olayı siyasileştirmeme, olayı sosyal medyaya taşımama, gündeme getirmeme üzerinden tehdit ediliyor.”

Akbarov’un Bakü’nün en kötü cezaevlerinden birine götürüldüğünü ve yirmi metrekarelik alanda tutuklu olduğunu aktaran arkadaşları, cezaevinde destek veren birçok kişinin de olduğunu öğrendiklerini söyledi.

‘ALİYEV REJİMİNİN NE KADAR KORKTUĞUNU GÖSTERİYOR’

Aliyev rejiminin Azerbaycan halkını kıskacı altına alan politikaları olduğunu ve bu zamana kadar milliyetçi politikalarıyla ayakta kalmaya çalıştığını ifade eden Akbarov’un arkadaşları, buna karşılık toplumda hükümete biriken öfkenin ara ara patladığını belirtti. Söyüdlü köylülerinin direnişinin de böyle bir örnek olduğunu dile getiren Akbarov’un arkadaşları, şunları söyledi:

“Henüz kitlesel boyuta taşınmamış bu direniş bile Aliyev rejimini rahatsız etti. Muharrem yoldaşımız ve tutuklanan diğer arkadaşlarımız da bu eylemlerden rejimin ne kadar korktuğunun bir göstergesi oldu. Toplumu uyuşturabildiği kadar uyuşturuyor fakat böyle bir örnek ortaya çıkınca da korkuya kapılıyor.”

‘KAMUOYUNU DESTEK VE DAYANIŞMA GÖSTERMEYE ÇAĞIRIYORUZ’

ODTÜ öğrencileri olarak harekete geçtiklerini ve haksız, hukuksuz yere hapis karşılık Akbarov ile dayanışma göstermeye devam edeceklerini vurgulayan arkadaşları, bütün kamuoyunu destek vermeye çağırdı. Akbarov’un arkadaşları, şu ifadeleri kullandı:

“Biz yoldaşımızın özgürlüğe kavuşmasını ve serbest bırakılmasını istiyoruz. Buna nedenle de dayanışmanın öneminin büyük olduğunu düşünüyoruz. Bütün kamuoyunu Muharrem Akbarov’a destek vermeye, dayanışma göstermeye çağırıyoruz. Muharrem yoldaşımızın haksız yere tutuklanmasının gündeme getirilmesini istiyoruz. Bu bağlamda dünya çapında Arjantin, Almanya ve Pakistanlı sosyalistler Aliyev rejimi karşısında Muharrem Akbarov’a desteklerini açıklayan bildiriler yayınladı ve dayanışma mesajları göndererek durumu kendi ülkelerindeki kamuoyu ile paylaştılar. Rejime muhalif herkese sopa sallıyorlar ve buna karşılık biz de kamuoyunu Azerbaycan halklarının, siyasi tutsakların ve Muharrem yoldaşımızın sesini yükseltmeye çağırıyoruz.”