Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Onbinler Bağcılar Meydanı’nda: Tayyip’in hikayesi İstanbul’da bitecek


Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), seçim çalışmaları kapsamında sürdürdüğü halk buluşmalarını İstanbul Bağcılar’da sürdürdü. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın katılımıyla Bağcılar Meydanı’nda gerçekleştirilen halk buluşmasına onbinler akın etti. Buluşmanın gerçekleştiği meydanın etrafı Yeşil Sol Parti bayraklarıyla donatılırken, Kürtçe şarkılar ve sloganlarla halaya duran kitle, taşıdıkları Yeşil Sol Parti bayraklarıyla meydanı renk cümbüşüne çevirdi.

 

Buluşmaya, HDP İstanbul İl Eş Başkanı Ferhat Encü ve Yeşil Sol İl Eş Sözcüleri Beser Çelîk ile Mevlut Ustabaş’ın yanı sıra Yeşil Sol Parti İstanbul 3’üncü Bölge adayları ve İstanbul 1’inci Bölge Adayı Sırrı Süreyya Önder de katıldı. Buluşmaya yöresel kıyafetleriyle katılan Barış Anneleri ise zafer işaretleri ve zılgıtlarıyla en önde yer aldı.

 

‘PATATES SOĞAN GÜLE GÜLE ERDOĞAN’

 

Buluşma öncesi Demirkapı Mahallesi’nde kortejler halinde yürüyüş yapan kitle, Bağcılar Meydanı’na, “Jin Jiyan Azadi” ve “Yeşil Sol Parti, umuttur, umut dik ayakta” sloganlarıyla alana giriş yaparken, konuşmalar öncesi de “Patates, soğan güle güle Erdoğan” sloganları atıldı.

 

ALANDA GAZETECİ GÖK’ÜN SÖZLERİ YÜKSELDİ

 

Miting havasında geçen buluşmada, “Teslimiyet ihanete, direniş zafere götürür” ve tutuklu gazeteci Abdurrahman Gök’ün “Hiç merak etmeyin faşizm yenilenecek” sözlerinin yer aldığı pankartlar asıldı. Buluşma, Yeşil Sol Parti İstanbul il eş sözcülerinin halkı selamlamasının ardından milletvekili adaylarının konuşmalarıyla devam etti.

 

 

‘BİZİM İÇİN VATAN EŞİT VE ÖZGÜR YAŞAMDIR’

 

İlk olarak konuşan İstanbul 3’üncü Bölge Adayı İskender Bayhan, iktidarın deprem politikalarına değinirken, ülkeyi baskı rejimi ile yönetmek istediğini dile getirdi. Tek adam rejimine karşı değişim talebiyle 14 Mayıs’ta sandıklara gideceklerini vurgulayan Bayhan, “ Bizim için vatan emekçinin hakkını alması demek. Bizim için vatan, özgürlük ve eşit yaşama demektir. Bizim için vatan bütün komşu ülkelerle kardeşçe ilişkiler demektir. Bunlar hepsi bizim seçim bildirgemizde yazıyor. Bunun için ortak vatanda yaşamak için 14 Mayıs’ta iktidarı göndereceğiz. Artık onların yalanlarına inanmayın onların yalanlarına inanmak Türkiye’nin geleceğini daha da karanlığa götürmektir. Bu yüzden Türkiye’nin dört yanında meydanda bizimle birlikte olun. Özgürlük bizim olsun” diye konuştu.

 

‘MUTLAKA KAZANACAĞIZ’

 

Kürt gazeteci ve avukatların yanı sıra bir çok siyasetçiye dönük gerçekleştirilen gözaltı ve tutuklama saldırılarına dikkat çeken Yeşil Sol Parti İstanbul Milletvekili Adayı Çiçek Otlu, “Kürtleri, Alevileri, kadınları, gençleri, işçileri inkar edenler, sandıkta güvenliği sağlayacak avukatlar, gazeteciler, parti yöneticilerini gözaltına aldı. Bugün ise ESP’ye de operasyon yaptılar. İmralı’da tecrit altında bulunan Sayın Abdullah Öcalan başta olmak üzere Figen Yüksekdağ, Selahattin Demirtaş, Gültan Kışanak, Sebahat Tuncel için çalışacak mıyız? Dolaşacak mıyız? 14 Mayıs’ta hep birlikte değiştiriyoruz. Oyla Yeşil Sol Parti’ye. Bu coşku, birliktelik Kürt halkını, Aleviler, gençler, işçi sınıfını birlikte kazandıracaktır. Biz kazanacağız, mutlaka kazanacağız” dedi.

 

 

ÖNDER: BEDEL ÖDEYENLERE ALKIŞ GÖNDERELİM

 

Bağcılar Meydanı’ndaki kalabalığın seçimlerde bir “rekora” işaret ettiğini ifade eden Sırrı Süreyya Önder, şöyle konuştu: “Bu meydanları dolduruyoruz, gençler, orta yaşlılar, çocuklar, kadınlar, birçok insan bu alana büyük bir coşkuyla geldiler ama bu böyle kolay olmadı. Bugün bu meydana sığmıyorsak bunun uğruna ödenen birçok bedel var. Bütün emeği olanlara ve bedel ödeyenlere saygılarımızı şükranlarımızı yüksek bir alkışla gönderelim” dedi. Bu sırada alandan yükselen “Biji serok Apo” sloganlarına karşılık Önder, “Emek deyince siz biliyorsunuz zaten” şeklinde cevap verdi.

 

‘14 MAYIS KURTULUŞ TARİHİ’

 

14 Mayıs’ta gerçekleştirilecek seçimlerin Türkiye ve Kürdistan halkları için önemine dikkat çeken Önder, “Önümüzde bütün bu emeğin sonucunu alma zamanı var. Bu da 14 Mayıs’ta bütün bu çekilen çileler ve bedeller Demokratik bir Cumhuriyet’e kapı açmayacaksa yazıklar olsun bizim verdiğimiz emeğe ve dediğimiz bedellere. Sadece özgürlüğe ve demokrasiye dönük bir kapı aralamayacağız. Bağcılar yoksulların semti. Bu yüzden geleceksizleştirilen gençlerin, yerinden yurdundan edilenlerin, işsizler evinde taş bile kaynatamayanların da kurtuluş tarihidir 14 Mayıs. Ekonomik olarak, sosyal olarak, hukuksal olarak kurtuluşun takvimidir. Yeşil Sol Parti’yi hala bilmeyenler var. Yurtdışında oy kullananlardan gittim sandığa HDP amblemi yoktu geri döndüm’ diye duyuyoruz Kapı kapı, kahve kahve, sokak sokak gezip Yeşil Sol Parti’yi anlatmamız gerek. 14 Mayısa kadar bunu anlatmanızı istiyorum. An serkeftin an serkeftin.”

 

 

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ise gittikleri her yerde büyük bir coşkuyla karşılandıklarını vurguladı. Buldan, şöyle konuştu: “Nereye gidersek gidelim kimi buluşup miting yaparsak yapalım, her yerde aynı coşkuyu görüyoruz, her yerde aynı kararlılığı ve morali görüyoruz. Niye çünkü Türkiye halkları, Türkiye toplumu kararını vermiş. Tayyip gidecek AKP- MHP gidecek. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın göndereceğiz. Şimdi diyorlar ki; ya hile yaparlarsa gitmezlerse ya yine bunlar başımıza gelirse diyorlar. Hiç kimse kaygılanmasın kuşku duymasın biz onları yerel seçimlerde İstanbul’da nasıl gönderdiysek 14 Mayıs’ta da aynı şekilde göndereceğiz. İstanbul için de aynı şeyi söylüyorlardı. Ne yaparsak yapalım İstanbul’u bırakmayacaklar terk etmeyecek diyorlardı. Ne oldu tıpış tıpış gittiler, arkalarına bakmadan gittiler. Şimdi de tıpış tıpış göndereceğiz onları, inanın arkalarına bile bakmaya fırsatları bile olmayacak, atı alan Üsküdar’ı geçemeyecek bu sefer.

 

 

 

‘TAYYİP’İ GÖNDERMEK İSTANBULLULARIN ELİNDE’

 

“Erdoğan’ın siyasi hikayesi İstanbul’da bitecek” diyen Buldan sözlerine şöyle devam etti. “ Halkı patates soğan diyor ya, onlar halkımızın patates ve soğanla derdi yok diyor. Çünkü onların, insanların evinde tencerelerin kaynamadığından haberi yok. Çünkü onlar patates soğanın halkımız için ne kadar önemli olduğunu bilmiyor. Çünkü saraylarda yaşıyor, İstanbul halkının ne yaşadığından haberleri yok.  Kendi geleceklerinden, çetelerden, yandaşlardan, akrabalardan başka halkın ne yaşadığından haberleri yok. Halk aç mı kalmış, susuz mu kalmış? Yoksulluk mu, çaresizlik mi yaşıyor? Bunları bilmezler. Çünkü onlar Saray’ın penceresinden ülkeyi toz pembe görüyorlar. Oysa bizim halkımızın geçim derdi var. Gençlerimizin gelecek derdi var, kadınların gelecek derdi var. Bu ülkede kadınların geleceğini çalan,  şiddeti ve baskıyı her zaman uygulayan 21 yıllık iktidar sürecinde en fazla kadınları yok sayan inkar eden emeğini sömüren, bu iktidarın gidişi elbette kadınların eliyle olacak.

 

‘ZULMÜN HESABINI SORMAYA GELDİK’

 

Bu iktidarı değiştirmek sizin elinizde.  Vereceğiniz her bir oyun ne kadar kıymetli olduğunu biz biliriz. Genç arkadaşlarımızın kullanacağı oylar kendi geleceklerini yarınlarını belirleyecek ve bu ülkede söz sahibi olmalarını sağlayacak. Bu meydanlarda konuşuyor olabiliriz ama esas sözü, esas kararı 14 Mayıs tarihinde sandıklarda vereceksiniz. Söz de sizin, karar da sizin, mühür de sizin elinizde olacak. O mührü Yeşil Sol ağacının altına öyle bir vurun ki, Türkiye’nin her yeri Yeşil’e boyansın. Sandıklara gittiğiniz zaman elinizi vicdanınıza koyun deyin ki hesap sormaya geldik. Tayyip Bey patatesin soğanın ne kadar olduğunu sormaya geldik diyin, etin, kıymanın kaç para olduğunun hesabını sormaya geldik deyin. Tayyip Bey her cumartesi gözaltına alınan Cumartesi Anneleri’nin hesabını sormaya geldik deyin. İki yıldır Urfa Adliyesi’nin önünde oturan Emine Şenyaşar’ın hesabını sormaya geldik deyin. Şu anda cezaevlerinde olan Selahattin Demirtaş’ın, Figen Yüksekdağ’ın, Gültan Kışanak’ın, Sebahat Tuncel’in, Bekir Kaya’nın, Ayla Akat Ata’nın Selçuk Mızraklı’nın hesabını sormaya geldik deyin. Kürt halkına 21 yıldır yaptığınız zulmün hesabını sormaya geldik. Bu hesabı sandıklarda soracağız, attığımız oylarla soracağız. Yeşil Sol’un altına vuracağımız mühürle soracağız.”

 

 

İSTANBUL’DA VEKİL SAYIMIZI İKİYE KATLIYACAĞIZ

 

Kadınların, emekçilerin ve gençlerin sorunlarına çözüm olacak adresin Yeşil Sol Parti olduğunu aktaran Buldan, “Bütün bu sorunların parlamentoda çözümü için canla başla mücadele edeceğimizi bilmenizi istiyorum. Bağcılar esnafı kepenk kapatmak zorunda kalıyorlarsa Bağcılar’daki çiftçi malını satamıyorsa üretimde sıkıntı yaşıyorsa, gençler işsiz dolaşıyorsa, Bağcılardaki kadınlar çocuklarını okula aç gönderiyorsa ve çocuklarını yatağa aç koyuyorsa o zaman karar verme günü çoktan gelmiş, geçiyor. Bağcılar halkı kararını vermiş belli ama İstanbul’un tamamının kararını vermesi lazım. Yeşil Sol’da birleşmenin, beraber olmanın bütünleşmenin yollarını aramak ve bulmak lazım. Şimdi Sırrı vekilimiz söyledi, Yeşil Sol’u herkes tanımıyor olabilir. 14 Mayıs’a kadar herkese Yeşil Sol’u anlatalım ve ağacı mutlaka ama mutlaka gösterelim. Oy pusulasında HDP olmayacak. Sadece Yeşil Sol olacak. O yüzden, biz de mührümüzü Yeşil Sol’un altına vuracağız. İstanbul’da geçen dönem aldığımız vekil sayımızı ve oy oranımızı ikiye katlamazsak” dedi.

 

‘SÖZ VE KARAR SAHİBİ OLMAK İÇİN OYLARIMIZ YEŞİL SOL’A’

 

Biz olmadan hiç bir kanun teklifi geçmesin, biz olmadan Türkiye’yi ilgilendiren hiçbir kararın altına imza atamasınlar. Yeşil Sol bu derece önemli ve kıymetli bir partidir. Bu kıymetli partiye, bu önemli partiye sahip çıkmak hepimizin görevidir. 14 Mayıs tarihinde değiştirmek, dönüştürmek, kazanmak ve başarmak için söz ve karar sahibi olmak için oylarımız Yeşil Sol’a. Faşizmi geriletmek için de Cumhurbaşkanlığı seçiminde oylarımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na. Bu çok stratejik bir karar. Biliyorsunuz İstanbul seçimlerinde de aynı stratejik kararla İstanbul’da demokrasi güçlerinin kazanmasına bizler vesile olduk. Aynı görev ve sorumlulukla başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı değiştirmek ve onun yerine Kemal Kılıçdaroğlu’nu seçmek, bir de Yeşil Sol’u güçlü bir temsiliyetle parlamentoya göndermek.

 

‘DÎSA JIN DÎSA JÎYAN’

 

Biz aynı zamanda bir kadın partisiyiz bu dönem yüzde 45 oranında seçilebilir kadın arkadaşlarımızı listelerimizin başlarına yerleştirdik. Hiçbir partide kadınlara bu denli önem verilmiyor, kıymet verilmiyor, kadınlar seçilebilir yerlerden aday gösterilmiyor. Ama işte bizim farkımız bir kadın partisi olmak, kadınların söz ve karar sahibi olmasını sağlamak, kadın vekillerimizi parlamentoya göndermektir. Sevgili kadınlar, hepinizin adına kadın temsilciler, hepinizin adına genç temsilciler parlamentoya gidecek. Jin Jiyan azadî dedik, şimdi de Dîsa Jin Dîsa Jiyan diyoruz. Jin Jiyan Azadî. Hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum bu güzel coşkunuzdan dolayı hepinizin önünde saygıyla eğiliyorum, mutlaka kazanacağız, mutlaka başaracağız. An serkeftin an serkeftin. An azadî, an azadî hevalno.”

 

Halk buluşması halaylarla son buldu.

 

 

 

 

 

 

 

 

Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version