MELETÎ – Kolonları patlayan, duvarları şişen “ağır hasarlı” raporu verilen Çermiktî ilçesindeki Sefa Apartmanı, bürokratik engeller gerekçesiyle yıkılmıyor. Kentte bu konumdaki binalar artçı sarsıntılarda yıkılıyor.
Meletî’de depremin üzerinden 48 gün geçmesine rağmen yıkılması gerektiği halde yıkılmayan binalar, büyük tehlike yaratıyor. Kentte acil, ağır ve yıkık 44 bin 170 bina bulunurken bu binalarda ise 133 bin 194 bağımsız bölüm bulunuyor. Depremden sonra özellikle acil ve ağır hasarlı binaların yıkılması için çalışmaların ağır aksat yürütülmesinden dolayı binalar kendiliğinden yıkılmaya başladı. Artçı depremlerin sürdüğü kentte, en son dün Yeşilyurt ilçesinde bulunan Sezer adlı 5 katlı bir bina yıkıldı. Ana cadde üzerinde bulunan bina, yıkıldığı zaman şans eseri caddeden kimsenin geçmemesi nedeniyle herhangi bir can kaybı yaşanmadı.
TEHLİKEYE RAĞMEN BİNAYA GİRİYORLAR
Çermiktî ilçesi Çukurdere Mahallesi Keşşaf Dede Sokağı’nda bulunan ve ağır hasarlı raporu verilen Sefa Apartmanı da tehlike saçan binalardan biri. 8 daireden oluşan ve 4 katlı olan Sefa Apartmanının kolonları birinci kattan itibaren parçalanmış. Duvarları da dışa doğru şişen apartmanda, bütün tehlikeye rağmen daire sahipleri içeri girerek eşyalarını çıkarmaya devam ediyor. Duvarlardaki pencerelerden evin içindeki peteklere, binanın çatısından içindeki demirlere kadar birçok eşyayı almaya çalışılan bina sakinleri, olası can kayıplarına davetiye çıkarıyor.
KOLONLARI DAĞILAN BİNA BİR TÜRLÜ YIKILMIYOR
Mahalle sakinlerinden Mehmet Karahasan (40), kendi oturduğu binaya az hasarlı raporu verildiğini, fakat hemen bitişiğindeki Sefa Apartmanına ağır hasarlı raporu verildiğini söyledi. Karahasan, evlerinin az hasarlı olmasından dolayı evlerine girdiklerini, fakat Sefa Apartmanının yarattığı tehlikeden dolayı korktuklarını söyledi. Sefa Apartmanı için yıkım kararı çıkarılmasına rağmen bir türlü yıkımın başlamadığını dile getiren Karahasan, “Yarım saat önce bir sokak aşağımızdaki sokakta bulanan 5 katlı Sezer Apartmanı yıkıldı. O bina da şu an yanında bulunduğumuz bina gibiydi. Bu binanın bir an önce yıkılmasını istiyoruz. Önce, ‘askı süreci var. Onu bekliyoruz’ dediler. Yıkım yapılmadı. 4 gün önce yine askıya çıktığı söylenildi ama bir türlü burası yıkılmıyor. Burası tehlike saçıyor. Kendiliğinden yıkılması durumunda hem sağındaki hem de solundaki binalara zarar verecektir. Yine bu binanın bulunduğu sokak açık ve buradan insanlar geçiyor. Trafik akıyor. Burası hem bizler için hem de buradan geçenler için ayrı bir tehlike barındırıyor. Akşamları evimizde kalamıyoruz. Binanın kolonları zaten gözler önünde. Herhangi bir can kaybı olmaması için buranın bir an önce yıkılmasını istiyoruz” diye konuştu.
‘PROSEDÜRLERİN HIZLANDIRILMASI GEREKİYOR’
Aynı mahallede oturan Fuat Şahiner (36) ise, “Bu bina yıkım kararı alınmasına rağmen yıkılmıyor. Kepçeleri bile hazır bekliyor ama kimseden bir ses yok. Şu mübarek ayda kendi evimize girelim. Kendi evimizde çayımızı, suyumuzu içelim. Evimize korkarak girip çıkıyoruz. Bu tehlikenin ortadan kaldırılması gerekiyor. Prosedürlerin daha hızlı uygulanması lazım. Zaten can kaybımız yüksek. Bu binanın kendiliğinden yıkılması durumunda yeni can kayıplarına neden olabilir. Bu gibi bir durumun yaşanmadan buranın yıkılmasının istiyoruz” ifadelerini kullandı.
MA / Ömer Akın
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***