Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

BM’den tarihi adım: Açık denizlerde biyoçeşitliliğin korunması için anlaşmaya varıldı

BM'den tarihi adım: Açık denizlerde biyoçeşitliliğin korunması için anlaşmaya varıldı


– Birleşmiş Milletler’de (BM), açık denizlerde biyolojik çeşitliliğin korunması için yıllar süren görüşmelerin ardından anlaşma sağlandı. Anlaşmaya, New York’ta iki haftadır yürütülen Hükümetlerarası Konferansın 5’inci oturumunun ardından BM binasında son iki gündür toplam 38 saat süren kesintisiz müzakereler sonucunda varıldı.

20 YILIN ARDINDAN GELEN UZLAŞMA

Yaklaşık 20 yıldır üzerinde çalışmalar yürütülen anlaşma, ülkelerin ulusal deniz yetki alanlarının ötesindeki biyoçeşitliliği korumayı amaçlıyor. Denizlerin yaklaşık üçte ikisini kaplayan bu alanda iklim değişikliği, aşırı avlanma ve nakliye trafiği gibi hususların biyoçeşitlilik üzerinde olumsuz etkisi bulunuyor.

Anlaşma bu bölgelerde balıkçılık faaliyetlerine kısıtlamalar getirirken, aynı zamanda deniz mayınları, deniz ulaşım yolları ve keşif faaliyetlerine de sınırlamalar getirecek.

BM GENEL SEKRETERİ: TÜM TARAFLARI TEBRİK EDİYORUM

İklim değişikliğiyle mücadele bağlamında önemli bir adım olarak değerlendirilen anlaşmaya ilişkin BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, “Tüm tarafları tebrik ediyorum. Şimdiki ve gelecekteki nesiller için daha güvenli, sağlıklı, dayanıklı ve verimli bir okyanus için birlikte çalışmaya devam edeceğimiz günleri iple çekiyorum” ifadesini kullandı.

‘ASIL MESELE DENİZ GENETİK KAYNAKLARININ PAYLAŞIMI’

Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği’nin (IUCN) okyanus ekibi direktörü Minna Epps ise, “Asıl meselenin deniz genetik kaynaklarının paylaşımı olduğunu” dile getirdi. Epps, “Farmasötiklerin veya toplumun faydasına olacak diğer materyallerin üretiminde kullanılan okyanustaki bitki ve hayvanlardan elde edilen biyolojik materyallerin, söz konusu çalışmaları yürütecek kaynaklara sahip zengin ülkelerin tekelinde olduğunu” hatırlattı. Ekonomik olarak gelişmekte olan ülkelerin ‘eşit paylaşım’ talebinde bulunduğunun altını çizen IUCN yetkilisi, bu konunun çözüme muhtaç olduğunu vurguladı.

ULUSLARARASI SULARDA DA KORUMA ALANI OLUŞTURULABİLECEK

Açık denizler, dünyadaki okyanuslarının yüzde 60’ından fazlasını ve gezegenin neredeyse yarısını kaplıyor. İnsanların ve diğer canlıların soluduğu oksijenin yarısı okyanus ekosistemleri tarafından üretiliyor. Bunun yanında okyanuslar, insan faaliyetlerinden kaynaklı karbondioksit salınımının büyük bölümünü emerek küresel ısınmanın önlenmesine önemli katkı sunuyor.

Bugüne kadar, ulusal devletlerin kıta sahanlığı sınırları içine giren açık denizlerin yalnızca yaklaşık yüzde biri koruma altındaydı. Yeni anlaşma yürürlüğe girdiğinde, hiçbir ülkenin yetki alanına girmeyen uluslararası sularda da deniz koruma alanları oluşturulabilecek. BM’de anlaşmanın resmi olarak kabul edilmesinin ardından bir sonraki aşamada BM üyesi ülkeler anlaşmaya taraf olup olmayacaklarına karar verecek. (AA,DIŞ HABERLER)

Kaynak:
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version