Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Anayasa hukukçusu yanıtladı: İmamoğlu-Yavaş formülü hukuka uygun mu?

Anayasa hukukçusu Doç. Dr. Didem Yılmaz, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın belli koşullarda cumhurbaşkanı yardımcılığına getirilebileceğini söyledi.


Anayasa hukukçusu Doç. Dr. Didem Yılmaz, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın belli koşullarda cumhurbaşkanı yardımcılığına getirilebileceğini söyledi.

İYİ Parti’yi masaya döndüren ‘İmamoğlu ve Yavaş cumhurbaşkanı yardımcısı olsun’ formülü, şu soruyu akla getirdi: Bu hukuka uygun mu?

Formüle Saray’dan itiraz gelmişti. Cumhurbaşkanı danışmanlarından Mehmet Uçum’a göre ‘hukuk dışı’ bir arayış söz konusu. Bir diğer danışman Ayhan Oğan’a göre formül ‘anayasa aykırı’ ve ‘cahillik.’

Peki gerçekten öyle mi?

Anayasa hukukçusu Doç. Dr. Didem Yılmaz Diken’in sorularını yanıtladı.

İkilinin seçimlerden önce istifa etmesi gerekiyor mu?

Belediye başkanları seçimle göreve geldiği için ancak yine seçimle gelinecek görevlerde istifa etmesi lazım. Ancak 2017’de yapılan genel referandumun ardından tesis edilen sistemde sadece cumhurbaşkanı seçimle geliyor, cumhurbaşkanı yardımcıları atanıyor. Dolayısıyla halihazırda seçim öncesi istifaları diye bir şey söz konusu değil.

İki isim, görev süresinin dolacağı Mart 2024’te eğer yeniden aday olmazsa 1 Nisan itibariyle cumhurbaşkanı yardımcısı olarak atanır. Bunun önünde hiçbir engel yok. Ancak millet ittifakının adayının seçimi kazanması halinde belediye başkanlığı görevini sürdüren Yavaş ve İmamoğlu’nun iki görevi bir arada uygulaması hukuken mümkün değil. O zaman istifa etmeleri gerekiyor.

Belediye başkanlarının istifası halinde, yerel seçimlere giderken iki önemli büyükşehir belediyesinin yönetimini AKP’ye emanet etmiş olursunuz. Bu da siyaseten hiç anlamı değil.

Yasa değişikliği yapılabilir mi?

Yasaya bir hüküm konularak bunun önü açılır mı açılır. Ancak bu hüküm hukuka uygun olmaz. İki görev birbiriyle bağdaşmaz. Ülkenin hem merkezi, hem yerel yönetiminde yetkili birisi olmuş oluyor. Nerede kuvvetler ayrılığı? Yerel yönetimler arasında ayrılık olması lazım. Kuvvetler her zaman yatay ayrılmaz dikey de ayrılır. Bu inanılmaz bir güç yoğunlaşması haline gelir ki bunun sonuçlarını uzun süredir tecrübe ediyoruz.

Diğer ülkelerde benzer örnekler var mı?

Genelleyici yaklaşılmaması lazım. Her ülkenin dinamiği farklı. ABD’de cumhurbaşkanı ve yardımcıları beraber seçiliyor. Buradaki sistem cumhurbaşkanı seçilir, yardımcıları atanır.

Fransa’da ise ikinci meclisin bütün üyeleri yerel yönetimlerden gelir. Oradaki anayasal ve siyasal yapı burda yapılmak istenen hamleye bir örnek teşkil ediyor diye aynısı denilmez. O yapının da kendine has bir mekanizması var. Orda seçim yok yasama organının ikinci kanadı belediye meclislerinden geliyor.

Bizim sistemimizde ise öyle bir şey hiç yok. Birbiriyle bağdaşmıyor.

KAYNAK: DİKEN – ECE PİROĞLU

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version