Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Göçe zorlanan köylüler: Topraklarımızı terk etmek istemiyoruz


AMED – Licê’nin Çemê Êlika Mahallesi’ne bağlı Şurtêmevn mezrasında 18 evin tamamı ağır hasar görürken, kentte göçertilmek istenen köylüler, topraklarını terk etmek istemediklerini ve yerinden bir çözüm sunulmasını istedi. 

 

Merkez üssü Mereş olan 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerde etkilenen Amed’in Licê ilçesi Çemê Êlika Mahallesi’ne bağlı Şurtêmevn mezrasında bulunan 18 evin tamamı ağır hasarlı çıktı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İl Müdürlüğü tarafından hasar tespiti yapılan mezrada, barınma ve gıda sorunu devam ediyor. 

 

Mezrada ikamet eden Mehmet Ali Oyunlu, deprem anında dışarı çıkamadığını belirterek, “Evdekiler kendilerini kurtardı, ben içerde kaldım. Deprem durduktan sonra dışarı çıkabildim. Köyde kimseye bir şey olmadı ama tüm evler ağır hasarlı, yıkılmak üzereler” dedi. 

 

HASARLI EVLERDE KALIYORLAR 

 

Kendilerine verilen çadırın kullanışlı olmadığını ve ihtiyaçlarının karşılanmadığını ifade eden Oyunlu, “Yağmur yağdığında çadır damlıyor. Üstünü başka bir çadırla örttük. 12 kişi kaldığımız için sığmıyoruz. Tuvalet, banyo ihtiyaçlarımız ve küçük çocukların ihtiyaçları için mecburen hasarlı eve geçiyoruz. 3-4 tane büyük baş hayvanımız var, onlar da hasarlı ahırda kalıyor. AFAD’dan hayvanlar için çadır istedik ama vermediler. Bize şehre gidin diyorlar. Biz şehirde geçinemiyoruz, maaşımız yok, bir gelirimiz yok. Burada yine bahçemize var, sebze ekiyoruz onunla idare edebiliyoruz. Şehirde ne yapabiliriz, buradan hiçbir yere gitmiyoruz. Başka yerde idare edemeyiz” diye konuştu. 

 

‘KÖYÜMÜZE GERİ DÖNDÜK’ 

 

6 Eylül 1975 tarihinde meydana gelen Licê depremini de gördüğünü belirten Oyunlu, “93’te de köyümüzü yaktılar. Diyarbakır’a gitmek zorunda kaldık. Şehirde daha fazla yapamadık, köye geri döndük” diye konuştu. 

 

‘KALICI ÇÖZÜM İSTİYORUZ’

 

Mezradan Hacı Raif Yakacı (69) da, dağıtılan çadırın ihtiyacı karşılamadığını dile getirerek, “Banyo, tuvalet ihtiyacı için konteynır istiyoruz. Köyümüz 18 haneli, tüm evler, cami her yer yıkılmış. Kaymakam bizi Licé’ye götürme teklifi yaptı. Orada spor salonu varmış, bizi oraya yerleştirecekmiş. Onun dışında şehre gitmemizi, orada kiraya girmemizi istedi ama biz kabul etmedik. Hayvanlarımız var, onları bırakıp gidemeyiz. Evlerimizi, ahırlarımızı güçlendirsinler ya da yeniden yapsınlar. Köyümüzü terk edip gitmemizi istiyorlar ama köyümüzü bırakmıyoruz. Bu çözümler yetersiz, biz kalıcı çözüm istiyoruz” ifadelerinde bulundu. 

 

Medine Yakacı da, “Bize ev yapmaları gerekiyor, çünkü çadırda bir yere kadar kalabiliriz. Eğer yönetenler bu soğukta dışarıda kalabiliyorsa ben de kalırım. Kalamıyorlarsa bize ev yapsınlar” dedi. 

 

‘GÖÇÜK ALTINDAN BİZ KURTARDIK’ 

 

Deprem olduğunda köyde göçük altında kalanların olduğunu söyleyen Yakacı, “Hepimiz oraya gittik. Köylülerin yardımıyla komşumuzu kurtardık. Geri döndüğümüzde hayvanlar göçük altında kaldığını söylediler, onları da kurtardık. Dışarıda çok yağmur yağdığı için biz de ahıra girmek zorunda kaldık. Sürekli sallanıyordu o günü dışarıda geçirdik. Baktık olmuyor biz 7-8 aile serada kaldık” diye belirtti. 

 

KABLO ÇEKİLDİ, ELKTRİK YOK 

 

Mustafa Yakacı (83) da şunları ifade etti: “Göç etmek istemiyoruz. Ben nereye gideyim. Burada kalmak istiyorum. Topraklarımızı terk etmek istemiyoruz. Bingöl depreminde de benim evim hasar gördü. Evim iki katlıydı, tüm duvarları yıkıldı. Ama iç duvarlar sağlam kaldı. O zaman korktuk eve girmeye, çadır kurduk, iki yıl o çadırda kaldık. Bizimle birlikte 10 nüfus o çadırda yaşadık.” 

 

 

Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version