Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Evleri yıkıldıktan önce ve sonra…


DÎLOK – Hayatlarını “evim yıkıldıktan önce ve sonra” şeklinde tarif eden depremzede kadınlar, hijyen malzemelerine ulaşamadan ev işlerini yapıyor, çocuk bakıyor. 

 

Mereş merkezli depremler, 11 kent ve bağlı ilçelerde ağır yıkıma neden oldu. 40 binden fazla kişinin yaşamını yitirdiği depremden 13 buçuk milyon kişi etkilendi. Depremde hayatta kalan insanlar ise, toplumsal dayanışmayla yaralarını sarıyor. Kentlerin birçok yerinde çadırlar, konteynerlar kurulurken, buna erişemeyen aileler ise kurdukları barakalarda ya da “az hasarlı” evlerde yaşamlarını devam ettirmeye çalışıyor. 

 

Kurulan çadır, konteyner ya da barakalarda yaşayan depremzedelerden en fazla sıkıntıyı yaşayan kadınlar ve çocuklar oluyor. Kadınlar, hem kendilerinin hem de birlikte yaşadıklarının temel günlük ihtiyaçlarını karşılıyor ve yemek, bulaşık, çamaşır, temizlik gibi tüm işlerle ilgilenmek zorunda kalıyor. 

 

 

DEPREMDEN SONRA

 

Kadınlar çadırların önünde yaktıkları ateşlerde yemek yapmaya çalışırken, dağıtılan hazır sularla bulaşık yıkamak, çay demlemek, çocuklara banyo yaptırmak zorunda kalıyor. Hayatını, “evim yıkılmadan önce ve sonra” şeklinde ifade eden depremzede kadınlar, yaptığı işlerin değişmediğini ama endişelerinin arttığını ifade etti. Depremin bıraktığı travmayı yaşayan kadınlar, mahkum edildikleri ev işlerini çadır ve barakalarda da yapmak zoruna bırakılıyor. 

 

 

İMECE USULÜ DAYANIŞMA 

 

Sıcak yemeğin, günlük ekmeğin ulaşmadığı kırsal mahallelerde hasarlı alanlarda ekmek, börek ya da gözleme yaparak ailelerinin gıda ihtiyacını karşılamaya çalıştıkları gibi, erzak, giysi ve yardım kuyruklarında saatlerce bekleyen de kadınlar oluyor. Zor dönemlerin dayanışmayla aşılabileceğinin farkında olan kadınlar, imece usulü komşularıyla birleştirdikleri erzaklarla börek pişirmeyi de ihmal etmiyor.  

 

 

‘ÇOCUKLARIMI SAVAŞTAN KORUDUM ŞİMDİ DE DEPREMDEN’

 

Çocukların bakımı da kadınların görevi olarak görülüyor. Ocak ya da ateşte kaynatılan sularla çocuklara duş aldıran kadınlar, aynı yöntemle kıyafetlerini de yıkıyor. 6 çocuğu olan mülteci kadın yaşadıklarını şöyle anlattı: “Kadınlar nerede olursa olsun çocuk bakımı hep onlardan sorulur. Çocuklarımı savaştan korumak için kaçıp geldim, şimdi de onları depremden korumak zorundayım.” 

 

TEMEL İHTİYAÇ HİJYEN MALZEMELERİ

 

Deprem bölgesinde kadınların yaşadığı temel sorun ise, hijyen malzemelerinin eksikliği. Depremden etkilenen birçok kadın, hijyenik ped, iç çamaşırı ve diğer hijyen malzemelerine ulaşmakta ya güçlük çekiyor, ya da bu ürünleri istemekten çekiniyor. Omuzlarındaki tüm yüklere rağmen, deprem bölgesindeki kadınlar bir yandan hayatta kalmaya çalışıyor bir yandan da çocukların hayatlarını idame ediyor.

 

MA / Berivan Kutlu

Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version