MEREŞ – Mereş’in Zinkon köyünde depremin 16’ncı gününde enkazdan sağ çıkarılan buzağı, iki inek ve birkaç küçükbaş hayvan köylüleri, haberi takip eden bizleri ve iş aracı operatörünü duygulandırdı.
Mereş’in Bazarcix ilçe merkezinde meydana gelen depremin üzerinden 16 gün geçti. Bazarcix ilçe merkezinde bir taraftan insanlar ağır hasarlı raporu verilen evlerindeki eşyalarını çıkarmaya çalışıyor, diğer taraftan yıkım ekipleri işaretlenmiş binaların yıkımına devam ediyor. Köylere ise yeni yeni iş makinaları gitmeye başladı. Birçok büyük baş ve küçükbaş hayvanın öldüğü köylerde kokulardan evlere yakınlaşmak mümkün olmuyor. Gittiğimiz her köyde köylüler olası hastalık risklerine dikkat çekiyor.
ENGİN SİNCER’İN KÖYÜ
İlk olarak Dulkadiroğlu ilçesine bağlı Topaluşağı (Seyrantepe) Köyü’ne gidiyoruz. Engin Sincer’in mezarının bulunduğu bu köyde birkaç binanın sadece duvarları yıkılmış. Köylüler kendilerine gelen yardımların büyük bir bölümünü ağır hasarın olduğu civar köylere gönderdiklerini söylüyor. Köyde birkaç ailenin büyükbaş hayvan beslediğini vurgulayan yurttaşlar, yeme ihtiyaç duyduklarını kaydetti. Can kaybının yaşanmadığı Topaluşağı köyünden yaklaşık 450 haneli Maksutuşağı köyüne geçiyoruz. Deprem sırasında 90 ailenin yaşadığı köyde, 3 ev tamamen enkaza dönüştü. İki evin enkazından 4 kişinin cansız bedenleri çıkarıldı. Bir evde 25 yaşındaki Mehmet Dillice’nin yaşamını yitirdiği bilgisini paylaşan köylüler, biz köydeyken iş makinasının çalıştığı bir başka evde ise anne Yeter Maldur ve 5 yaşındaki kızı Elif ile 12 yaşındaki oğlu Eren’in yaşamını yitirdiğini söyledi. Köylüler Avrupa’da yaşayan çocuklarının kendi aileleri ve dostlarına yardımcı olmaya çalıştıklarını, Sosyal Yardımlaşma Derneği’nden ise sadece kömür geldiğini belirtti.
ZİNKON KÖYÜ
Daha sonra depremin büyük bir tahribata neden olduğu ve neredeyse ayakta kalan binanın olmadığı 120 haneli Zinkon (Küpelikız) köyüne gidiyoruz. 86 hanenin tamamen yıkıldığı köyde ağır tahribata rağmen 9 kişinin yaşamını yitirdiğini öğrendiğimizde nedenini soruyoruz. Köylüler, evlerin büyük bir bölümünün Elbistan merkezli ikinci depremde tamamen yıkıldığını, bu nedenle köyde yaşamını yitirenlerin sayısının az olduğunu söylüyor. Depremin 15’inci gününde köye gelen iş makinalarının çalışması sonucu annesini kaybeden bir buzağının enkazdan sağ çıkarıldığını öğreniyoruz. Büyük korku yaşayan ve bir çadırın içinde battaniyeye sarılı buzağının kurtulmasına sevinen çocuklar, buzağını yalnız bırakmıyor. Biz köydeyken bir enkazda canlı iki ineğe ulaşıldığı haberini alıyoruz. Enkazın olduğu noktaya gittiğimizde bir ineğin çıkarılıp serum bağlandığını ve ikinci ineğin de çıkarılmaya çalışıldığına tanık oluyoruz. 16 gün boyunca aç ve susuz kalmalarına, aşırı kilo kaybetmelerine ve vücutlarındaki yaralara rağmen kurtarılan inekler ayağa kalkmaya yelteniyor. Ancak ayaklarında takat olmadığını gözlemliyoruz. İş makinası aracılığıyla çıkarılan ineklere serum takılıyor. İneklerin sahipleri ve köylüler mutlu olduklarını birkaç küçükbaş hayvanı daha kurtardıklarını ifade ediyor. Köyü dolaşırken, Yeni Özgür Politika çalışanı gazeteci Erdal Alıçpınar ile karşılaşıyoruz. Alıçpınar köyü hakkında bilgi veriyor ve ekliyor: “Bizim köyde gördüğünüz gibi ayakta kalan ev yok. Bizler bir dayanışma ağı oluşturarak hemen konteynerlar getirdik, çadırlar kurduk ve insanların ihtiyaçlarını gidermeye çalıştık. Tabi büyük acılar yaşandı ve insanlar neyin, kimin yasını tutacağını dahi bilemeyecek durumda. Benim ailem de burada biz de deprem sonrası geldik ve elbirliğiyle yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz.”
Zinkon köyünün ardından Öksüzler, Hocalar, Tevekkeli, Kapıçam köylerine uğruyoruz ve bu köylerde de onlarca kişinin yaşamını yitirdiğini öğreniyoruz. Köylüler sadece köy merkezinde değil, şehirde de köylerinden çok sayıda kişinin yaşamını yitirdiğini paylaşıyor.
MA / Abdurrahman Gök – Azad Altay
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***