WAN – Mültecilere dönük tecavüz, taciz, gasp ve şiddet gibi ihlallerde faillerin ceza almamasının yeni suçların önünü açtığını söyleyen Wan Barosu Başkanı Sinan Özaraz, “Mülteciler ikinci sınıf vatandaş muamelesi görmemeli” dedi.
Savaş, çatışma ve yoksulluk nedeniyle her yıl milyonlarca kişi ülkelerini terk etmek zorunda kalarak, göç yollarına düşüyor. ABD’nin Taliban yönetimine bıraktığı Afganistan, son yıllarda en çok göç veren ülkelerin başında geliyor. Afganistan’da binlerce kişi, her yıl sınır kenti Wan’a gelerek, buradan Avrupa ülkelerine geçiş yolları arıyor. Mülteciler, bu zorlu süreçte birçok hak ihlaline maruz kalıyor. Hem sınır hattındaki askerler hem de insan kaçakçıları tarafından işkenceye, tecavüze ve tacize maruz kalıyor. Ayrıca gasp ediliyor. Birçok mülteci sınırda gördüğü işkenceden kaynaklı yaşamını yitirirken, kış aylarında sınırdan geçmeye çalışırken donanların sayısı da az değil.
Sınırdan geçmeyi başaran mülteciler, sonrasında da benzer uygulamalarla karşı karşıya kalıyor. En son bir mülteci kadının askerler tarafından tecavüze uğradığı ve askerlerin daha sonra tutuklandığı ortaya çıktı. 7 Ocak’ta ise, Wan-Qelqelî yolunda bulunan polis kontrol noktasında 2 mülteci yaşamını yitirdi. Bazı kaynaklar aracın tarandığını belirtirken, emniyet aracın ters yönden zırhlı araç ve duvara çarptığını iddia etti. Tüm bu yaşanan ihlaller karşısında mülteciler haklarını arayacak bir merci bulamıyor. Taciz, tecavüze, işkence ve diğer hak ihlalleri birçok kez cezasız kalıyor.
Mültecilerin sorunlarına dair konuştuğumuz Wan Barosu Başkanı Sinan Özaraz’a göre bu cezasızlık nedeniyle yeni suçların önü açılıyor.
CEZASIZLIK POLİTİKASI
Mültecilere yönelik suç işleyenlerin cezalandırılmadığını söyleyen Özaraz, “Mülteciler özellikle Wan üzerinden geçiyorlar. Son dönemde çekilen sınır duvarlarıyla birlikte geçiş güzergahları değişti. Bununla birlikte göçmenler coğrafik koşullar anlamında daha zorlu yollardan geçerek, birçok sorun yaşıyorlar. Buraya ulaştıklarında ve tespit edildiklerinde ise Geri Gönderme Merkezlerine (GGM) gönderilmek üzere işlemler yapılıyor. Bu işlemler sırasında tecavüz, öldürme vakaları da yaşanıyor. Bu vakalar için açılan soruşturmalar yavaş yürütülüyor, verilen cezalar basit cezalar oluyor” diye konuştu.
‘ARAÇ DURMADI DİYE TARAYAMAZSINIZ’
Mülteci ve göçmenlerin insanlık onuruna uygun bir muamele görmesi gerektiğini vurgulayan Özaraz, “Mülteciler GGM’lerde bazı işlemlere tabi tutuluyor. Dil bilmedikleri için hukuki yardım alamıyorlar. Etkili ve süresinde hukuk yardımından yararlanamıyorlar. Yine kolluğun birçok olayda mültecileri hedef aldığı durumlar oluyor. Kolluğun müdahalesinin sınırları vardır. Bir araç durmadı diye tarayamazsınız. Bu durum hukuka aykırıdır. Burada yaşam hakkı hedef alınıyor” şeklinde konuştu.
TECAVÜZ DOSYASINA GİZLİLİK KARARI
En son Serav ilçesinde (Saray) 2 sözleşmeli erin mülteci L.M.’ye tecavüz ettiğini ve ardından gizlilik kararının alındığını aktaran Özaraz, “Geçiş güzergahında bu tarz olaylar yaşanıyor. Yakın zamanda Saray ilçesinde böyle bir olay gerçekleşti. Biz olaya müdahil olduk ama gizlilik kararı nedeniyle net bilgi edinemedik. Böyle bir olayda gizlilik kararının alınmasının delillerin karartılmaması için alındığını düşünmüyoruz. Biraz daha kamuoyundan bilgilerin saklanması için alınan bir karar. Burada gizlilik kararı tamamen kamuoyuna yönelik saklama amacı taşıyor. Gizlilik kararı nedeniyle dosyanın esasına ulaşamıyoruz. Olayın vahameti önemlidir, bunun bizden kaçırılması doğru bir yaklaşım değildir” ifadelerini kullandı.
2 MÜLTECİNİN ÖLÜMÜ
Özaraz, Wan-Qelqeli yolunda 2 mültecinin yaşamını yitirmesiyle sonuçlanan olayda da iddiaları yerinde incelemek için olay yerine gittiklerini ancak olaya dair net bilgilere ulaşamadıklarını aktardı. Özaraz, “Olay yerine gidip incelemelerde bulunduk ama biz gittiğimizde mültecileri oradan götürmüşlerdi. Fakat 2 tane cenaze uzun saatlerce orada bekletilmişti. Araç üzerinden inceleme yaptıktan sonra yetkililerle konuştuk. Silah kullanıldığına dair bir tespit yapamadık. Edindiğimiz bilgilere göre aracın polisler tarafından sıkı takibe alındı ve takip sırasında müdahale edilirken bu durumun yaşandı. Ancak otopsi raporları alınmadı. Net bir şey söyleyemeyiz. Açılan soruşturma dosyasında eksikler olduğu için olayın aslını netleştiremedik” bilgilerini paylaştı.
Mültecilerin “ikinci sınıf vatandaş” muamelesi gördüğünü ifade eden Özaraz, “Onlara yardımcı olmak zorundayız. Ülke olarak da mültecilere yaklaşımımız ikinci sınıf muamele şeklinde olmamalı. Onların bir insan olduğu ve birey olduğu mantığıyla yaklaşmalıyız” diye konuştu.
MA / Berivan Kutlu
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***