Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

AKP’nin Türkiyesi; kaset ve mektup mirası!

AKP’nin Türkiyesi; kaset ve mektup mirası!


Fotoğraf: Duygu Köseoğlu (t24’ün internet sitesinden alınmıştır)

İLKER DOĞAN | HABER YORUM  

15 Temmuz’da eski eşi Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok’u kaybeden Nihal Olçok’un dün T24’e yaptığı açıklamalar ibretlik. Gelecek Partisi Kurucu Üyesi Nihal Olçok, “Ben altı yıldır evini, arabasını değiştirmemiş biriyim. Beni ortadan kaldırmak çok kolay. Ama bana bir şey olursa açılacak iki mektup var. Benim ve çocuklarımın can güvenliği onlar. Ama onlar anlatılacak şeyler değil. Bir kişiye anlattım. Bilmiyorum kim ne biliyor ama bana bir şey olursa o mektuplar açılır. Ondan sonra darbe için tanka tüfeğe hiç gerek olmadığını anlarsınız. Toplumu parçalar orada yazanlar.” diyor.

‘Ortadan kaldırılmaktan’ haklı olarak korkuyor… Nasıl korkmasın ki; Ankara’nın göbeğinde eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş, başından vurularak öldürüldü. Cinayetin üzerinden 25 gün geçti. Katilden hiç bir iz yok. Neden öldürüldüğü, infaz emrini kimlerin verdiği bile bilinmiyor.

ERDOĞAN’IN 15 TEMMUZ’DAN AYLAR ÖNCE HABERİ VARDI

Nihal Olçok, daha önce 15 Temmuz’la ilgili yaptığı açıklamalarla dikkatleri çekmişti. En son iki ay kadar önce AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 15 Temmuz’dan aylar önce haberi olduğunu açıklamıştı.

Halk TV’den İsmail Küçükkaya’nın konuğu olan Olçok’a göre Erdoğan, ‘darbe’ olacağından şubat ayında haberdardı. Olçok, “Şubat ayında Kara Kuvvetleri’nden gidiyor, darbe olacağıyla ilgili bilgi. Haziran ayında da Hava Kuvvetleri’nden gidiyor. Orda eksik bilgi vermişim.” ifadelerini kullanmıştı.

Bir başka açıklamasında ise Olçok, yine Tayyip Erdoğan’a yüklenmiş ve “Peki siz katillerini bulmak için ne yaptınız?” diye sormuştu.

ERDOĞAN’A SADECE 5 SORU SORACAĞIM

Geçtiğimiz yıl Eylül ayında Artı TV’de katıldığı bir programda ise, “15 Temmuz faili mechuldür arkadaşlar benim için. İçeride yatanlar şu anda yatması gerekenler de değil. Benim için zaten en büyük şaşkınlıklardan biri (Tayip Erdoğan’ın harekete geçmemesi). Buradan talepte bulunuyorum; sayın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la bir program yapmayı öneriyorum. Sadece 5 soru soracağım. O da bu kamburdan kurtulsun ben de kurtulayım.” diyerek dikkatleri üzerine çekti.

15 TEMMUZ’DA KESKİN NİŞANCILAR VARDI; TANIKLAR SUSTURULDU

15 Temmuz’a ilişkin en önemli açıklamalarından birini ise 30 Ağustos 2022’de yaptı. 15 Temmuz gecesi Boğaziçi Köprüsü’nde eski eşi Erol Olçok ve oğlunun sırtından vurularak öldürülmesiyle ilgili konuşan Olçok, “Keskin nişancı var efendim, buna sniper diyorlar. Tanıklar var. Sonra tanıklara (gazilere) konuşmayın denildi. Çünkü (bana anlatılan şey) Türk ordusunda böyle bir birim, keskin nişancı olmadığı için devlet ve ordu çok mağdur olurmuş.” ifadelerini kullandı.

KESKİN NİŞANCI İDDİALARI GÜÇLENİYOR

Eski AKP milletvekillerinden Turhan Çömez de 1 Eylül 2022’de katıldığı bir televizyon programında bu konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulunmuştu. Nihal Olçok’la da görüştüğünü ve kendisinin izniyle konuştuklarını aktaracağını söyleyen Çömez’in açıklamalarına göre Erol Olçok ve Abdullah Olçok’un ‘keskin nişancılar’ tarafından öldürülmüş olma ihtimali yüksekti. Kendisi de bir doktor olan Çömez, otopsi raporunu incelediğini ve her iki ismi öldüren kurşunların da yukarıdan geldiğinin belirtildiğini anlatmıştı.

Yazılmak istenen 15 Temmuz tarihi değiştirilmesin diye oğlunun öldürüldüğünü söyleyen de Nihal Olçok’tu, suç örgütü lideri Sedat Peker’e, “Ben başa çıkamadım, size vekalet vermek istiyorum.” diyen de… Nihal Olçok, bir başka açıklamasında ise 15 Temmuz afişlerinin çok önceden hazırlandığını ima etmişti.

Nihal Olçok 15 Temmuz’a dair çok şey biliyor ancak konuşmuyor; korkuyor. Bildiklerinin tamamını değil; kendisinin ve çocuklarının ‘hayatta kalmasını’ sağlayacak kadarını anlatıyor.

ALAATTİN ALDEMİR: BAŞIMA BİR İŞ GELİRSE…

Nihal Olçok’un yukarıda aktarılan ‘mektup’ açıklamasını görünce 12 Ocak 2023’te yayınlanan Alparslan Türkeş’in danışmanlarından ve eski Ülkü Ocakları genel başkanı Alaattin Aldemir’in açıklamaları geldi aklıma. Sinan Ateş’in suikaste kurban gittiğini hatırlatan Aldemir de korkuyordu ve o da ‘başına bir şey gelmesi’ ihtimaline karşı tedbirini aldığını duyurmuştu. MHP lideri Devlet Bahçeli’yi eleştiren Aldebir, şöyle diyordu: “Sayın Bahçeli, benim kadar ülkücü harekete hizmetin mi var? Ben silah yakalatmadım ama silahtan ceza aldım. Senin arabanda Gölbaşı’nda makineli tüfekler yakalandı, ifade (bile) vermedin. Bizi konuşmak zorunda bırakmasınlar. Benim başıma bir iş gelirse diye 2 yıl önceden çektiğim kasetler var. Ölürsem bunlar yayınlanacak. Türkeş’in (Alparslan Türkeş) kime ne dediği ortaya çıkacak o zaman.”

Geçtiğimiz aylarda suç örgütü lideri Sedat Peker de ‘başına bir şey gelme ihtimaline’ karşı kaset çektiğini ve farklı adreslere gönderdiğini açıklamıştı…

AKP Türkiye’sinin geldiği nokta tam olarak burası… Hiç kimsenin can güvenliği yok ve herkes ‘kör kurşuna’ gitmekten korkuyor. İmkanı olanlar ‘başlarına bir iş gelmesin’ diye tedbirini alıyor; mektup yazıyor, kaset çekiyor vs… İmkanı olmayanlar da kurbanlık koyun gibi rejimin haklarında vereceğini kararı bekliyor…

Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version