Osman ÇAKLI
Artı Gerçek- İstanbul’da 2 Ocak tarihinde görev yerine giden beş aile hekiminin hastalarına reçete yazdı. İlaçları edinmek isteyen hastalar eczaneye ulaştığında, reçetenin geçersiz olduğunu öğrendi. Nedeni ise hekimlerin sözleşmelerinin fesih edilmesi olarak gösterildi. Sözleşmesi yenilenmeyen hekimlere ise bir bildirim yapılmadı. Benzer durum İzmir, Samsun ve Van gibi çeşitli kentlerde de yaşandı.
Sözleşme fesih gerekçesi ise ‘Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ çerçevesinde verilen ceza puanları. Sisteme tepki gösteren İstanbul Aile Hekimliği Derneği Genel Sekreteri Dr. Sercan Ahmet Uluç, meslektaşlarının uğradığı haksızlığa karşı yürütmeyi durdurma istemli dava açtıklarını söyledi.
‘CEZA PUANI İDARİ ŞİDDETTİR’
30 Haziran 2021 yılında yayımlanan Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği kapsamında yıl sonlarında aile hekimlerinin sözleşmeleri yenileniyor. Yönetmelik gereği herhangi bir nedenden dolayı ceza puanı dolan hekimlerin sözleşmeleri yenilenmiyor. Ancak yönetmelik Anayasa Mahkemesi tarafından, Anayasa’ya aykırı bulunup iptal edilmişti. Buna rağmen, aile hekimleri kovulduklarını hastaların ilaç alamaması üzerine öğrendi.
Uygulamanın hekimlik mesleği için trafik uygulaması gibi olduğu eleştirisini yapan Dr. Uluç, kararı veren komisyonun keyfi hareket ettiğini savundu. İl Sağlık Müdürlüğü’nün de içinde olduğu bir komisyon tarafından verilen kararlara tepkili olduklarını belirten Uluç, uygulamanı idari şiddet olduğunu kaydetti.
‘MOBBING KOMİSYONU’
Sözleşme yenilememeye neden olan suçlamaların yüz kızartıcı olmadığını sözlerine ekleyen Uluç, şu sözleri kaydetti: “Mesela biz bu süreçte çok fazla iş bıraktık, yaklaşık 13 kere falan. İşe gitmediğimiz için müdürlük gelip denetim yaptığında iş yerinde bizi bulamıyor ve ceza yazıyor. Bunun adı mobbing’dir. Biz buna zaten mobbing komisyonu diyoruz. Elle tutulur, yüz kızartıcı ciddi suç yok ortada.”
Sağlıkta şiddet nedeniyle hekimlerin yurt dışına çıktığını hatırlatan Uluç, hekimlere ihtiyaç duyulan bir dönemde uygulamanın doğru olmadığı kanaatinde olduğunu belirtti. Uluç, basına konuşmanın dahi suç olduğunu, en yüksek sınırdan iki kere ceza alınca sözleşmenin fesih edilebildiğini sözlerine ekleyerek, “Biz buna karşı dava açtık. Anayasa Mahkemesi, talebimizi kabul etti ve düzenlemeyi kanuna aykırı buldu. İptalin ardından yenisinin yazılması için 9 ay bir süre oluyor. Bu süre zarfında hekimler işten atılıyor. Etik açıdan devlet kurumlarının Anayasa Mahkemesi’nin kararına riayet etmesi gerekirdi” diye konuştu.
‘KİMSE BUNU HAKETMİYOR’
Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararın ardından ceza puan sisteminin fiilen kullanılmayacağını düşündüklerini anlatan Dr. Uluç, “yanıldık” dedi. İşten çıkarma biçiminin meslek onurunu zedelendiğinde de bahseden Uluç, alınan kararın hekimlere tebliğ edilmemesine şu sözlerle tepki gösterdi: “Bu hekimlik onuruna ters. Hiçbir çalışan böyle bir durumu haketmiyor. Hekimlere hala ceza verilmeye devam ediyor, ceza puanı sistemini işletiyorlar. Bunun adı idari bir şiddettir. Yürütmeyi durdurma davalarını hemen açtık. Süreci yakından takip ediyoruz.”
ANAYASA MAHKEMESİ NE DEMİŞTİ?
Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği, ceza vermeyi içeren maddelerine ilişkin AYM’nin geçtiğimiz kasım ayında verdiği karar Resmi Gazete’de de yayımlanmıştı. Kararda şu ifadelere yer verilmişti. “Aile hekimi ve aile sağlığı çalışanlarının sözleşmelerinin feshini gerektiren nedenlere ilişkin olarak genel ilkeler ortaya konulmadan, kanuni çerçeve çizilmeden, sözleşmenin feshini gerektiren durumlar genel hatlarıyla da olsa belirlenmeden, ilgili hususların tamamının düzenlenmesinin yönetmeliğe bırakılması suretiyle yürütmeye sınırsız, belirsiz, geniş bir düzenleme yetkisi tanınmıştır. Bu itibarla kural, yasama yetkisinin devredilemezliği ilkesiyle de bağdaşmamaktadır. Açıklanan nedenlerle kural Anayasa’nın 7, 13, 49 ve 70’inci maddelerine aykırıdır, iptali gerekir.”
Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***