Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Wan’daki tecrit yürüyüşü için dört koldan çalışma


WAN – Wan’da 12 Aralık’ta cezaevlerindeki tecride karşı yapılacak yürüyüş için birçok ilçede halk buluşması düzenlendi. Buluşmalarda PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dönük tecride tepki öne çıktı. 

 

Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Özgür Kadın Hareketi (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), MED Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD-FED), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) ve Barış Anneleri Meclisi tarafından İmralı tecridine karşı 12 Aralık’ta Wan’da yapılacak kitlesel yürüyüşün hazırlıkları sürüyor. Mûş, Bedlîs, Agirî ve Îdir kentlerinde yapılan halk buluşmalarının ardından Wan ve ilçelerinde hazırlıklar başlatıldı. DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Wan’ın Elbak (Başkale) ilçesinde; DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, Erdîş’te (Erciş); HDP Wan Milletvekili Sezai Temelli ise Qelqelî (Özalp) ilçelerindeki halk buluşmalarına katıldı. 

 

ÖZTÜRK: KÖLELİĞİ KABUL ETMİYORUZ

 

DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Elbak’ın Qereçiya mahallesinde halk buluşmasına katıldı. Tarihi bir süreçten geçtiklerini belirten Öztürk, sürecin fırsatlarının da tehlikelerinin de büyük olduğuna vurgu yaptı. “Kürt ulusal birliği sağlanmış olsaydı tüm bu tehlikeler bugün olmayacaktı” diyen Öztürk, “Bildiğiniz gibi bu devlet kurulduğundan bu yana en büyük düşmanlığı Kürt halkına yapıyor. Kürt halkı olarak diğer halklar gibi eşit, kendi dili ve varlığı ile yaşamak istiyoruz. Ancak devlet Kürtlere karşı her şeyi uyguluyor. Bugün Güney Kürdistan’a kimyasal silahlarla saldırıyor, insanları yerinden ediyor, doğasını katlediyorlar. Yine Rojava’yı bombalıyor, çocukları katlediyor, hastaneleri bombalıyor, insanların su içmemesi için su depolarına saldırıyor. Bizim diğer halklardan üstün olma amacımız yok ama başkasının egemenliği altında da olmayı kabul etmiyoruz. Köleliği reddediyor, kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı. 

 

CPT’YE: CİDDİYETSİZ 

 

Kürtlere karşı “kirli bir savaşın” yürütüldüğünü söyleyen Öztürk, “Kürtleri istedikleri bir noktaya getirmeye çalışıyorlar. Ancak böyle bir şeyin olması mümkün değil. Halkımız büyük bedeller ödedi, aç kaldı, sürgün edildi, cezaevlerine girdi ancak boyun eğmedi ve eğmeyecek. Tüm bu sorunların çözüm noktası belli ve Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın çözüm fikri ortadadır. Kürt sorunu çözülmek zorundadır ve bu da ancak diyalogla gerçekleşebilir. 2015’ten bu yana Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi daha da derinleştirdiler. Bunların ortakları da var. Bunlar AB devletlerinin kurumlarından biri olan CPT’dir. Bu kurumun kurulmasının amacı işkence ve kötü muameleleri engellemek ve yapılan hukuksuzlukları raporlaştırmaktır. Ancak bu kurum Türkiye’ye geliyor, İmralı tecridi için değil, ‘gelmişken İmralı’ya gittik’ diyorlar. Bu ciddiyetsizliktir. Bu kurumun ciddiyetsizliğine karşı zaten sayın Öcalan kendileri ile görüşmeye çıkmıyor. Kürt Halk Önderi’ne karşı böylesine bir ciddiyetsizlik içerisine giremezsiniz” diye konuştu. 

 

TEMELLİ’DEN TECRİDE TEPKİ

 

Qelqelî’nin Çibûxlî mahallesinde halkla bir araya gelen HDP Wan Milletvekili Sezai Temelli ve beraberindekiler, siyasal sürece dair değerlendirmelerde bulundu. Temelli, “Yaşam haklarımız ve özgürlüğümüz için bir araya geliyor, mücadele ediyoruz. Bu gidişata son verme zamanı gelmiştir. Bu böyle sürmez. Bu zulüm artık kaldırılacak bir zulüm değildir. Cezaevinden tutun yaşamın her alanında işkence ve zulüm vardır. İktidar bu zulüm ile ayakta durmaya çalışıyor. Rojava ve diğer bölgeler gece gündüz bombalanıyor ve şiddet en ağır şekliyle devam ediyor. Bu savaş sürerken en temel haklarımız bombalara, uçaklara, toplara gidiyor. Bizzat kendileri bunu itiraf ediyorlar. Bu gidişatı nasıl durdurabiliriz? Buna dur diyebilecek günleri demokratik çözüm sürecinde yaşadık. Demokratikleşme adına atılan adımlarda ekonomi düzelmişti, yoksulluk bu denli değildi. Her alanda şartlar çok iyiydi. İyi olmasının sebebi Sayın Abdullah Öcalan ile görüşülmesiydi. Şuan da yaşamın bu kadar ağır olmasının tek nedeni tecridin uygulanmasıdır” diye konuştu. 

 

BAYINDIR: İKTİDARI GÖNDERECEĞİZ

 

DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır ile yerine kayyım atanan Wan Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Mustafa Avcı ve beraberindekiler ise, Erdîş’te halk buluşmasına katıldı. Bir düğün salonunda düzenlenen buluşmada konuşan Bayındır, “Kürtleri yok etme ve imha üzerine bir politika uyguluyorlar. Ama buna karşı Kürtler büyük mücadeleler ortaya koydu. Bu mücadele bugün Kürt halk önderi Sayın Abdullah Öcalan öncülüğünde yürüyor” dedi. 

 

Kürtlerin dil ve kültür taleplerinin olduğunu vurgulayan Bayındır, “Bizim mücadelemiz ahlaki, insani ve vicdanidir. Geldiğimiz merhalede artık başarma zamanıdır. Biz çok büyük bedeller verdik ve vermeye devam ediyoruz. Halkımız mutlaka başarıya ulaşacaktır. Kürtlerin özgürlük taleplerinin önüne geçmek için ellerinden gelen her şeyi yaptılar ve yapmaya devam ediyorlar. Bu politikaları çöktü ve çökmeye devam edecek. Artık son demdeyiz ve bu kirli politikaları yürüten faşist iktidarı göndereceğiz. Bu iktidar, Kürtlerin tüm dağlarını ve ovalarını savaş alanına çevirmek istiyor” diye kaydetti.

Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version