Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Erdoğan, Hiranur Vakfı’ndaki çocuk istismarına ‘münferit’ dedi

Erdoğan, Hiranur Vakfı'ndaki çocuk istismarına 'münferit' dedi


Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İsmailağa cemaati bağlantılı Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı H.K.G.’nin ‘evlilik’ adı altında senelerce cinsel köleleştirmeye maruz bırakılması ve sahte kemik yaşı testi ile ilk soruşturmanın kapatılmasına ilişkin tartışma hakkında ” En başından itibaren tüm kurumlarımız gerekli takipleri yapmıştır” dedi.

Erdoğan, “Hiçbir zaman kız evlatlarımızın hukuki olarak reşit hale gelmeden evlendirilmesini tasvip etmedik, tasvip etmiyoruz. Zaten kendi aile hayatımızda da bunu bir örneği yoktur. Çocuk yaşta cinsel istismar ne İslami ne de insani olarak asla kabul edilebilecek bir şey değildir” diye konuştu.

‘MÜNFERİT BİR HADİSE…’

Erdoğan, “Ülkemizde küçük yaştaki evliliklerle ilgili sıkıntılar maalesef eskiden beri yaşanıyor. Son dönemde çok istisnai örnekler dışında sorun önemli ölçüde çözülmüştür. TV’deki programların etkisiyle çocuk yaştaki evlatlarımızın her alanda ciddi savrulmalar yaşadıklarına şahit oluyoruz” derken, “Münferit bir hadise üzerinden milletimizin inancına saldıranlar, vakıf ve derneklerimize alçakça iftira atanlar çıkardıkları gürültü ile gerideki bu vahim tabloyu gizlemeye çalışmaktadır” ifadeleri dikkat çekti.

‘LGBT DENİLEN OLAY, BİZİM KİTABIMIZDA YOK’

Erdoğan’ın, “LGBT denilen olay, bizim kitabımızda yok. Fakat CHP’nin kitabında var mı? Var. Diğer yavru muhalefetin kitabında var mı? Var” sözleri de dikkat çekti. Erdoğan, “Çocukların sorunlarıyla ilgilenenlerin asıl üzerinde durmaları ve çözüm aramaları gereken mesele, evlatlarımızı tehdit eden sapkın akımlardır” iddiasında bulunarak şöyle devam etti: “LGBT denilen olay, bizim kitabımızda yok. Fakat CHP’nin kitabında var mı? Var. Diğer yavru muhalefetin kitabında var mı? Var. Onlarla beraber yürüyorlar mı? Yürüyorlar. Bizim böyle bir şeye ihtiyacımız yok. İnşallah önümüzdeki dönem bakanlıklarımızla, STK’larımızla bu büyük tehlikelere karşı daha müteyakkız şekilde mücadele edeceğiz.” (HABER MERKEZİ)


Erdoğan’ın konuşmasının öne çıkan bölümleri şöyle:

“Bir fikri olan, çalışan, üreten, yaşatmak için de emek veren her kadının yanındayız diyerek başlattığımız programın bir kez daha ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Arkadaşlarımız proje kapsamında ülkemizin dört bir yanında iş kurmak isteyen 45 binden fazla kadının yanında olarak onlara destek oldu. Kadınların son 20 yılda hayata geçirdiğimiz reformların tümünde emeği var. İnşallah Türkiye Yüzyılı’nı da sizlerle birlikte kuracağız.

Kadınlarımız başta olmak üzere reel sektörümüzde bir de müjde vermek istiyorum. Hazine destekli kefalet desteğiyle firmalara tahsis edilen kredilerin 200 milyar liralık kaynakla daha etkin kullanımını sağlayacak yeni adım attık. Fatura iptallerinden kaynaklanan sorunların çözümüyle sistemin etkinliğini artırıyoruz. Yeterli teminatı olmayan firmalara en az yüzde 75 oranında hazine destekli kefalet sağlıyoruz. Kadın girişimci ve kooperatiflerine 2 milyar liralık kefalet paketi tahsis ettik.

‘KADIN KOLLARI BİZİM GİBİ GÜÇLÜ OLAN BİR PARTİ YOK’

İnsanoğlunun yarısını dışlayan kadınları yok sayan toplum, potansiyelinin yarısından vazgeçmiş demektir. Türkiye olarak bizim böyle bir kısır düşüncemiz de olamaz. Türkiye’nin siyasi hareketleri içinde kadın kolları bizim gibi güçlü olan bir parti yok. Gerek ana kademesiyle gerek kadın kollarıyla en güçlü parti biziz. Kadının yer almadığı bir siyasi hareket yok olmaya mahkumdur. Gençlik kollarımızın yer almadığı bir siyasi hareket yok olmaya mahkumdur. Artık son günlerine yaklaştığımız 2022’deki siyasi faaliyetlerimizin yarısı kadın ve gençlik kollarının faaliyetleridir.

‘TABİİ Kİ TEKLİFİMİZİ MECLİS’TEKİ PARTİLERE GÖTÜRDÜK’

Geçmişte ülkemizde sözde modernlik iddiasıyla kadınlarımızı inançlarından, cinsiyetlerinden dolayı dışlayan zihniyetin bu ülkede nobranlıklarına şahit olduk. Bu karanlık günleri AK Parti’nin demokrasi reformları sayesinde geride bıraktık. Geçtiğimiz yıllarda bir gece yarısı videosuyla yeniden gündeme getirilen başörtüsüyle ilgili yasal düzenleme teklifi hepimize o meşum günleri hatırlattı. Birileri hala o karanlık dönemin özlemiyle yanıp tutuşuyor. Tabii anayasa değişikliği Genel Kurul’da üçte iki çoğunluk gerektirdiği için teklifimizi Meclis’teki partilere götürdük. Teklifimizi Meclis’e sunduk. Meclis’teki süreçleri bekliyoruz. Kimlerin kadın haklarının istismarcısı olduğu bu süreçte bir kez daha belli olacaktır.

‘NE İNSANİ NE DE İSLAMİ OLARAK ASLA KABUL EDİLEMEZ’

Bu süreçte yeni bir istismar konusu ortaya atılmış, uzunca süredir takibi yapılmış bir husus bir anda ülkenin gündeminde öne çıkarılmıştır. Biz hiçbir zaman kız evladımızın hukuki olarak reşit hale gelmeden evlendirilmesini tasvip etmedik, etmiyoruz. Çocuk yaşta cinsel istismar, ne İslami ne insani olarak asla kabul edilebilecek bir davranış değildir. En başından itibaren tüm kurumlarımız gerekli takipleri yapmıştır. Ülkemizde küçük yaştaki evliliklerle ilgili sıkıntılar maalesef eskiden beri yaşanıyor. Son dönemde çok istisnai örnekler dşında sorun önemli ölçüde çözülmüştür. TV’deki programların etkisiyle çocuk yaştaki evlatlarımızın her alanda ciddi savrulmalar yaşadıklarına şahit oluyoruz.

İSTİSMARI KANDİLE BAĞLADI

Kandil’in hesabını bugüne kadar sordunuz mu? Diyarbakır Anneleri acaba hangi partinin kapısında gözü yaşlı olarak ağlıyor? Kandil’de o kız çocuklarımızı kaçıranlar kimler? Seçimlere beraber girmeyi düşündüğünüz partinin mensupları değil mi? Ankara’dan İstanbul’a onlarla beraber yürüdün. Önce sen oradaki hasarı bir gider ondan sonra konuş.

‘SİCİL DOSYALARINIZ ELİMİZDE’

Münferit bir hadise üzerinden milletimizin inancına saldıranlar, vakıf ve derneklerimize alçakça ifitra atanlar çıkardıkları gürültü ile gerideki bu vahim tabloyu gizlemeye çalışmaktadır. Bunların taciz ve tecavüz iddialarının ayyuka çıktığı, bunların hesabını verdiniz mi ya.. Bakıyorsunuz belde başkanı tecavüzde bulunmuş. Aile Bakanım hepsini belgeleriyle anlattı. Hepsi sicil dosyanızda var. Bunları gayet iyi biliyor, yakından da takip ediyoruz. Sicil dosyalarınız elimizde. Seçime kadar da bunları meydanlarda anlatacağız. Sosyal medya mecralarındaki rezaletleri bunların dile getirdikleri vaki mi? Değil.

‘LGBT DENİLEN OLAY, BİZİM KİTABIMIZDA YOK, CHP’NİNKİNDE VAR’

Ne kız çocuklarımızın istismarına izin vereceğiz ne de milletimizin rencide edilmesine göz yumacağız. Çocukların sorunlarıyla ilgilenenlerin asıl üzerinde durmaları ve çözüm aramaları gereken mesele, evlatlarımızı tehdit eden sapkın akımlardır. LGBT denilen olay, bizim kitabımızda yok. Fakat CHP’nin kitabında var mı? Var. Diğer yavru muhalefetin kitabında var mı? Var. Onlarla beraber yürüyorlar mı? Yürüyorlar. Bizim böyle bir şeye ihtiyacımız yok. İnşallah önümüzdeki dönem bakanlıklarımızla, STK’larımızla bu büyük tehlikelere karşı daha müteyakkız şekilde mücadele edeceğiz.

‘GÜÇLÜ AİLE OLMADAN GÜÇLÜ MİLLET OLMAZ’

Birilerinin gündemi farklı olsa da aile kurumunun temel direği olan kadınlarının siyasetteki etkinliklerinin arttığı bir gerçektir. Güçlü aile olmadan güçlü bir millet olmaz. Parlamentoya milletin oylarıyla seçilen başörtülü bir kadına haddini bildirin ne demek ya… Ey CHP siz onların devamısınız. Hadi sıkıyorsa şimdide had bildirin bakalım. Hala utanmadan sıkılmadan konuşuyorlar ya… Sanki farklı ülkede yaşıyormuş gibi kızımı İstanbul’daki okuldan alıp Türkiye’nin farklı bir iline adeta kaçırmak zorunda kaldım. Bu çileleri biz yaşadık. Bay Kemal sen yaşamadın.

Kadınlarımızın temsil düzeyindeki olumlu gelişmeleri iş hayatından spora kadar her alanda görmek mümkündür. Önlerindeki engeller kalkan kadınlarımızdan artık daha büyük adımlar bekliyoruz. Altılı masanın birlikteliği çöktü çöküyor, yürümeye mecalleri yok.

‘İNANCIMIZA SALDIRMAYIN, HADDİNİZİ BİLİN’

Dünya Kupası finalinde Katarlı bakan kardeşimle giderken annesine olan ilgi alakasını bana anlattı. Ben de kendisine ‘Sayın Bakan cennet annelerin ayakları altındadır’ dedim. Bizde anne, bizde kadın bu kadar muhteremdir ey muhalefet bunu bilin. O yüzden inancımıza saldırmayın, haddinizi bilin.”

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version