Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Demirtaş, Ülkü Ocakları yöneticileri hakkında suç duyurusunda bulundu

Demirtaş, Ülkü Ocakları yöneticileri hakkında suç duyurusunda bulundu


Muzaffer DURU


ADANA – Ülkü Ocakları Çukurova İlçe Başkanlığı Yöneticileri, önceki gün ülkü ocakları ilçe başkanlığının bulunduğu Mahfesığmaz Mahallesi’ndeki İlçe binalarının önüne “Selahattin Demirtaş Teröristtir” yazılı pankartı astı. Pankartın önünde poz veren Ülkü Ocakları yöneticileri bu görüntüleri sosyal medya hesabından paylaştı.

Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın avukatları bu görüntüler üzerine harekete geçerek, pankarta ilişkin Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

Suç duyurusu dilekçesinde, suça konu pankartın Ülkü Ocakları Çukurova İlçe Başkanlığı imzasını taşıdığı hatırlatıldı. Şüphelilerin astıkları pankartta, yaklaşık altı milyon seçmenin oyunu alan bir partinin geçmiş dönem eş genel başkanı hakkında ‘terörist’ gibi oldukça çirkin ifadelere yer verdiğinin belirtildiği dilekçede, şüphelilerin müvekkilleri hakkında kullanmaktan çekinmediği ifadelerin, sövme niteliği taşıyan “küfür” ve “hakaret” kelimesi olduğuna dikkat çekilerek, şüphelilerin ‘hakaret’ suçu işlediği belirtildi.

‘YAŞAM HAKKINA SALDIRIDIR’

Demirtaş’ın, geçmiş dönem HDP Eş Genel Başkanı olduğu ve bunun yanı sıra parti üyesi olduğunun hatırlatıldığı dilekçede, şöyle denildi:

“Bu şekilde paylaşımlar partiyi ve üyelerini hedef haline getirmektedir. Şüpheliler Çukurova Ülkü Ocakları yönetici ve çalışanları, müvekkilin ‘yaşam hakkını’, ‘hayat, sağlık ve vücut bütünlüğünü’, ‘maddi ve şahsi varlığını’ tehlikeye düşürecek şekilde hedef gösteren paylaşımlarda bulunmuştur. İktidar tarafından ülkenin içine sokulduğu kutuplaştırıcı atmosferde, şüpheliler tarafından caddeye asılan pankartın, müvekkilin yukarıda saydığımız maddi ve şahsi varlıklarına zarar vermeye alenen tahrik ettiği açıktır. Bu itibarla 5237 sayılı Yasanın 214. maddesinin birinci fıkrası kapsamında şüpheli hakkında ‘suç işlemeye alenen tahrik’ suçundan da soruşturma yürütülüp dava açılması yasanın gereğidir. Bahse konu suçun sübut etmesi için failin tahrikinin gerçekleşmesi aranmaz, tahrik içeren fiilin gerçekleşmesi yeterlidir. Fail hakkında, tahrik sonucunda gerçekleşecek olan suçlardan 5237 sayılı Yasanın 214. maddesinin üçüncü fıkrası kapsamında azmettirici olarak ayrıca ceza verilecektir.”

‘SALDIRI SADECE DEMİRTAŞ’A DEĞİL HDP’YE’

Söz konusu sözlerin sadece Demirtaş’a karşı sarf edilmediği, aynı zamanda bir dönem eş genel başkanlığını yaptığı HDP’ye ve HDP seçmelerine yönelik sarf edildiğinin vurgulandığı dilekçede şu ifadeler kullanıldı:

“Bahse konu pankart, müvekkil Demirtaş’ı ve mensubu olduğu partiyi terörize eden bir paylaşım olup bu partide çalışan, partiyi temsil eden ve partiye oy veren kitleyi hedef haline getiren, ağır tahrik ve nefret içeren, kasıtlı bir paylaşımdır. Şüphelinin savı ve niyeti açık şekilde şudur: ‘Bunlar terörist ve yok edilmeliler’. Nitekim müvekkilin de üyesi olduğu Halkların Demokratik Partisi üye, çalışan, yönetici ve seçmenlerinin uğradığı binlerce saldırı bulunmaktadır.

‘PANKART SİSTEMATİK SALDIRILARIN PARÇASIDIR’

HDP’nin genel merkezi de dahil olmak üzere bir çok parti binasına, miting ve benzeri etkinliklerine çeşitli tarihlerde saldırılar gerçekleştirilmiş, bu saldırılarda onlarca kişi hayatını kaybetmiş, yüzlerce kişi de yaralanmıştır. Söz konusu saldırılar rutin bir şekilde devam etmekte olup şikayet konusu pankartın da bu sistematik saldırıların parçası olduğu, bu şekilde toplumun bir kesimini provoke ederek müvekkil ve mensubu olduğu parti üyelerine karşı suç işlemeye tahrik ettiği ve suçun unsurlarının oluştuğu ortadadır.

‘DEVLET SALDIRILARI ÖNLEMEKLE YÜKÜMLÜDÜR’

5237 sayılı Yasanın 218. maddesinde ‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama’ suçunun basın ve yayın yoluyla işlenmesi halinde cezanın yarı oranında arttırılacağı hüküm altına alınmıştır. Anayasanın 17. maddesinin birinci fıkrası uyarınca herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir. Bireyin kişisel şeref ve itibarı, Anayasanın 17. maddesinde yer alan ‘manevi varlık’ kapsamında yer almaktadır. Devlet, bireyin manevi varlığının bir parçası olan kişisel şeref ve itibara keyfî olarak müdahale etmemek ve üçüncü kişilerin saldırılarını önlemekle yükümlüdür. Başka bir deyişle kişisel itibarın korunması hakkı, Anayasa’nın 17. maddesinin birinci fıkrasının koruması altındadır ve şeref ve itibarı etkileyen sözel saldırılar veya basın ve yayın yolu ile yapılan saldırılara karşı bireyin korunmaması hâlinde bahse konu fıkra ihlal edilmiş olacaktır.

‘HAKARET VE HALKI KİN VE DÜŞMANLIĞA TAHRİK SUÇU İŞLENDİ’

Sonuç olarak şüpheliler tarafından yapılan paylaşım ve asılan pankarta karşı, 5237 sayılı Yasada karşılık gelen cezalar ayrıntılı olarak ifade edilmiş ve şüphelinin cezalandırılması talep edilmiştir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Yasası ile etkili soruşturma yürütme yükümlülüğü bulunan iddia makamının bunu layığı ile yerine getirmesi müvekkilin yaşam hakkı, hayat, sağlık ve vücut bütünlüğü açısından ziyadesiyle mühimdir. Ülkü Ocakları Çukurova İlçe Başkanlığı tarafından caddede asılan suç konusu pankartın sökülüp el konulması, ‘hakaret’, ‘suç işlemeye alenen tahrik’, ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ ile re’sen tespit edilerek, diğer suçlar ile ilgili şüpheliler hakkında etkili soruşturma yürütülmesini ve adil bir yargılanma sonucu cezalandırılması talep olunur.”

Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version