Meral DANYILDIZ
İSTANBUL – En temel besin kaynaklarından biri olan peynir, kırmızı et fiyatlarını geçti. Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği’nden yapılan açıklamalara göre üreticilere verilen düşük fiyat hayvanları kesime zorladı. Bir buçuk milyonun üstündeki anaç hayvan kesime gitmek mecburiyetinde kaldı. Etten sonra sütte de ithalatın gündeme gelmesi, hem raflara hem yurttaşın cebine olumsuz yansıdı.
‘MÜŞTERİ YARIM KİLO PEYNİRİ ZOR ALIYOR’
İstanbul Eminönü’nde karşılaştığımız fiyatlar da pahalılığı kanıtlar nitelikte. Fiyatların artışını sorduğumuz Peynirci Erdal Yusufoğlu’na bir dokunup bin ah işitmek mümkün. “Saat 12’yi beş geçiyor. Vallahi billahi siftah yok” diyen Yusufoğlu, eskiden kilo kilo alışveriş yapan müşterilerinin şimdilerde yarım kilo bile zor aldığını anlattı:
“Bir kilogram kaşar peyniri alan sabit müşterilerimiz var. Mesela onlar yarım kilograma düştü. Yine çeçili günde 200-250 kilogram satıyordum; şimdi haftada bile o kadar satamıyorum.”
Bir başka satıcı Fettah Üzgüç de satmasına rağmen kendi sofrasına peynir koyamadığını anlattı. Et ile peynir arasında karşılaştırma yapan Üzgüç, “Eskiden et yiyemiyoruz diyorduk, şimdi de beyaz peynir yiyemiyoruz” şeklinde konuştu.
PAHALILIĞA ‘ÇÖZÜM’: KIRIK PEYNİR
Hem yurttaşın hem esnafın fiyat pahalılığına yönelik ‘çözümü’ ise kırık peynir. Ancak orada da tablo farklı değil. Henüz peynirler tezgâha gelmeden elde kırılanlar, bir yerde toplanıyor. Toplanan bu kırıkların ise bir kilosu ortalama 85 TL’den satılıyor. Dolayısıyla en çok rağbet de kırık olmasına rağmen bu peynirlere oluyor. buraya. Müşterilerin büyük çoğunluğu yalnızca kırık peynirlerin olduğu tezgâha uğruyor.
Peynirciler bu durumu “Kırık alıyor şu anda müşteriler şu pozisyonda. Peyniri kaldırırken kırılıyor peynirlerimiz elimizde. Biz de onu kırıkların olduğu yere atıyoruz. Millet bunu alıyor. En çok bunlar satılıyor. Bir kalıp peynir yani, 85 lira” sözleriyle ifade etti.
‘200 TL’YE BEYAZ PEYNİR Mİ OLUR?’
Normalde böreklik olarak tanıtılan peynirlerin de artık satın alım amacı değişti. Pek çok yurttaş bunu daha ucuz olduğu için börekte değil sofrasında değerlendirmek zorunda kalırken; etle yarışan peynir fiyatları, müşterileri de tercih mecburiyetinde bıraktı. Tezgâha yanaşan Birsen Taşkıran adlı yurttaş durumu “Peynir yiyeceğime gider et yerim” diyerek özetledi. Market serüvenini anlatan Taşkıran, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dün marketten peynir aldım. Küçük bir kalıp. Sanırsam 400 gramdı. Marketten bir çıktım, şok oldum. 81 lira yazıyordu. Küçücük bir kalıp peynir yani. Ona 81 lira verene kadar et alıp kavurur yersin dedim daha iyi dedim kendi kendime.”
Mehmet Turgutoğlu isimli yurttaş da yaşadığı şaşkınlıktan söz etti: “Eşimle 200 TL’ye tulum, 200 TL’ye beyaz peynir gördük vallahi billahi böyle şey mi olur ya. Eskiden bir kg falan alıyorduk, şimdi nereden alacağız.”
SÜT ÜRETİCİSİNE VERİLEN DÜŞÜK FİYAT ÜRETİMİ AZALTTI
Peynir fiyatlarındaki yükselişin temel nedeni, sütte üreticiye düşük fiyat verilmesi ve bu nedenle üreticilerin hayvanları kesime zorlanması ve süt üretiminin düşmesi olarak gösteriliyor. TÜİK verilerine göre inek sütü miktarı, aylık bazda yüzde 0,9, Ocak-Temmuz döneminde ise yüzde 2,4 azaldı.
Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD) Yönetim Kurulu Başkanı Sencer Solakoğlu, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada süt ve peynirdeki fiyat artışının devam edeceğini söyledi. Solakoğlu, “Süt arzı çok düşük olduğu için fiyatlar afaki şekilde artmaya devam edecek. Süt fiyatlarının artış trendinde olması peynire ve süt ürünlerine ciddi bir biçimde yansıyor” dedi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***