HABER MERKEZİ – İHD, cezaevlerinin insan hakları ihlallerinin merkezi haline geldiğini belirterek, hak ihlallerinin ise güvenlikçi politikaların sonucu olduğunu söyledi.
İnsan Hakları Derneği (İHD), birçok kentte cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine ilişkin açıklamalar yaptı. Yapılan açıklamalarda, tecride dikkat çekilerek, hak ihlallerinin güvenlikçi politikaların sonucu olduğu vurgulandı.
ANKARA
İHD Ankara Şubesi, cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine ilişkin şube binasında basın toplantısı düzenledi. Sivil toplum örgütü temsilcilerinin katıldığı toplantıda, “Mahpusların başta yaşam hakkının güvence altına alınması için hapishanelerde devam eden hak ihlallerine son verilsin” yazılı pankart asıldı. İHD Hapishaneler Komisyonu Sözcüsü Nuray Çevirmen, cezaevlerinin iktidarın “tehlikeli” olarak değerlendirdiği insanların tutulduğu mekân olarak niteledi ve şunları söyledi: “Özellikle 12 Eylül 1980 askeri darbesi ile hapishanelerde birçok muhalif işkencelerden geçirilerek katledilmiş, hapishaneler çeşitli işkence ve kötü muamele uygulamalarıyla anılmıştır. Tam da böyle bir ortamda kurulan derneğimiz, 35 yılı aşkın bir süredir hapishanelerde yaşanan ihlallerin son bulması, ihlali meydan getirenlerin hukuk önünde hesap vermesi ve bir daha benzer ihlallerin yaşanmaması için mücadele etmektedir. Ancak geçmişten bu yana hiçbir iktidarın hapishanelerde yaşanan hak ihlallerini giderme konusunda yeterli irade ortaya koymaması, bugün de Türkiye hapishanelerinin birer insan hakları ihlal merkezine dönüşmesine neden olmaktadır.”
F TİPİ CEZAEVLERİ
F Tipi cezaevlerine 1990’lı yılların sonlarına doğru geçişin başlandığını hatırlatan Çevirmen, “Alınan bu karara karşı birçok sivil toplum örgütü, meslek odası, sendika, siyasetçi ve hak savunucusu F tipi hapishanelerde, mahpusların tek başlarına veya küçük gruplar halinde izolasyonun kaçınılması gereken bir tehlike olarak tarif etmiş ve ekstrem sosyal izolasyonun fiziksel ve mental sağlık açısından ciddi bir tehlike oluşturabileceğine, izolasyon şartlarında tutuklu ve hükümlülerin güvenliklerinin tehlikeye girebileceğine işaret etmişlerdir” dedi.
‘TECRİT DERİNLEŞTİRİLİYOR’
Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi’nin (CPT) 1999 yılında yayınladığı raporda F Tipi cezaevlerinin sorun çözmek yerine, yeni problemler yarattığı kaydedildiğini aktaran Çevirmen, “Tüm bu uyarı ve önerilere rağmen siyasi iktidarlar toplumun tamamında uyguladıkları aşırı güvenlikçi politikanın bir tezahürü olarak hapishanelerde bulunan mahpusları kontrol altında tutup yalnızlaştırmak amacıyla F tipi hapishanelerin uygulamaya konulması için çok hızlı şekilde çalışmalar yürütmüşlerdir. Günümüz iktidarı F Tiplerinin yanı sıra izolasyonu daha da derinleştiren yeni tip Yüksek Güvenlikli Kapalı Hapishaneler ve S Tipi Hapishaneler inşa etmişlerdir” diye belirtti.
AİHM KARARLARI
Türkiye genelinde 14 F tipi, 17 Yüksek Güvenlikli, 6 S Tipi Cezaevi bulunduğu bilgisini paylaşan Çevirmen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Özellikle yüksek güvenlikli hapishanelerde mahpuslar tek kişilik odalarda tutulmakta, bulunduğu odaların müstakil havalandırması bulunmamakta ve mahpuslar günde 1-1,5 saat ayrı bir yere götürülerek, havalandırmaya çıkarılmakta ve geri kalan zamanı bu tek kişilik yerde geçirmek zorunda bırakılmaktadır. F tipi, S Tipi ve Yüksek Güvenlikli hapishanelerin uygulamaya konulması akabinde uzmanlar ve hak savunucuları tarafından siyasi iktidarlara yapılan uyarıların haklılığı ortaya çıkmış, bu hapishanelerde tutulan mahpusların başta yaşam hakkı olmak üzere; sağlık, aile ve özel hayata saygı, avukatı ile görüşme ve haberleşme hakları sürekli bir şekilde ihlal edilerek infaz yasasına aykırı uygulamalar meydana gelmiştir. Bu uygulamalara karşı mahpusların iç hukuk ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) nezdinde açmış oldukları davalarda lehlerine çıkan yüzlerce karar olmasına rağmen dava konusu edilen hak ihlallerinin sona ermesi bir yana her geçen gün bu ihlallerin arttığına şahit olmaktayız” diye konuştu.
20 YILDA 6 KAT ARTIŞ
Ereğli Cezaevi’nde tutuklu Yakup Brukanlı’nın devam eden tecride karşı ve hak ihlallerini protesto etmek amacıyla bedenini ateşe verdiği belirten Çevirmen, şöyle konuştu: “İnsan Hakları Derneği olarak bir kez daha mahpuslara hayatlarını risk altına sokacak eylemlerden uzak durmaları, siyasi iktidara da mahpusların taleplerini dikkate alacak politikalar geliştirmesi çağrısında bulunuyoruz. 399 ceza infaz kurumunda 331 bin 706 mahpus bulunmakta ve bu sayı sürekli olarak artmaktadır. 2002 yılın sonunda bugüne kadar hapishanelerde tutulan mahpus sayısı yaklaşık olarak 5-6 kat artmıştır. Bu kadar mahpusun hapishanelerde tutulması bile başlı başına büyük bir soruna işaret etmektedir. Uzun bir süredir Türkiye kamuoyunda yer edinen hasta mahpusların tedavi hakkına erişememesi ve hapishanede kalabilecek durumda bulunmayan ağır hasta mahpusların tahliye edilmemesi sorunu da tıpkı hapishanelerde yaşanan diğer tüm ihlallerde olduğu gibi siyasi erkin meseleye insan hakları perspektifinden uzak bir şekilde oluşturduğu güvenlikçi politikalarla bakmasından kaynaklanmaktadır.”
70 TUTUKLU HAYATINI KAYBETTİ
Türkiye cezaevlerinde yaşanan ihlallerinin yasal değişiklik, personel eğitimi ve sıkı denetim uygulamaları gibi adımlar ile önlenebileceğini vurgulayan Çevirmen, “2022 yılının şu an ki dönemine kadar en az 70 mahpusun hapishanelerde yaşamını yitirmiş olması, Türkiye hapishanelerindeki uygulamaların çok acil reformlara ihtiyaç duyduğunun en önemli göstergesidir. Yakın zamanda Adalet Bakanı Bekir Bozdağ tarafından hasta mahpusların durumuna ilişkin yasal düzenlemeler yapılacağı yönündeki açıklamalar sonrasında İnsan Hakları Derneği olarak konuya dair görüş ve önerilerimiz ile değişiklik yapılmasını önerdiğimiz mevzuat hükümleri hakkında ayrıntılı bir rapor hazırlayarak, bu raporu hem siyasi partilere hem de kamuoyuna sunmuştuk. Adalet Bakanlığı ve iktidarın hasta mahpuslar hakkında yapılacak yasal değişiklik öncesinde insan hakları kurumlarının, sivil toplum örgütlerinin, sağlık örgütlerinin ve baroların konu hakkında yapmış oldukları çalışmalarından faydalanarak, bu kurumlarla koordineli bir yasa çalışması yapması meselenin kalıcı bir şekilde çözülmesine olanak sağlayacaktır” şeklinde konuştu.
RIHA
İHD Riha Şubesi, şube binasında açıklama yaptı. Açıklama metnini İHD Şube Eşbaşkanı Sümeyye Koç okudu. Koç, “Türkiye hapishanelerinde yaşanan hak ihlallerinin giderilmesi için güvenlikçi politikalardan vazgeçilerek insan haklarını ve evrensel kuralları merkezine alan bir anlayışa geçilmesi gerekir” dedi.
WAN
İHD Van Şubesi, dernek binasında basın toplantısı düzenledi. İHD yöneticilerinin yer aldığı toplantıda, İHD Merkezi Hapishaneler Komisyonu Üyesi Nedim Sarısaç konuştu. Cezaevlerinin iktidarın “tehlikeli” olarak değerlendirdiği insanları tuttuğu mekanlar haline geldiğini kaydeden Sarısaç, 35 yıldır dernek olarak bu ihlallerinin önüne geçmek için mücadele ettiklerini belirtti. İktidarların güvenlikçi politikaları ile tutukluların kontrol altına alınmaya çalışıldığını söyleyen Sarısaç, “Mahpusları kontrol altında tutup yalnızlaştırmak amacıyla F tipi hapishanelerin uygulamaya konulması için çok hızlı şekilde çalışmalar yürütmüşlerdir. Günümüz iktidarı F Tiplerinin yanı sıra izolasyonu daha da derinleştiren yeni tip Yüksek Güvenlikli Kapalı Hapishaneler ve S Tipi Kapalı Hapishaneler inşa etmişlerdir” dedi.
MÊRDİN
İHD Mardin Şubesi, şube binasında açıklama yaptı. “Hasta Mahpuslar Serbest Bırakılsın” pankartının açıldığı açıklamada İHD Mardin Şube Yöneticisi Halime Tunç açıklama yaptı. Açıklamada ihlallerin sona ermesi çağrısı yapıldı.
İZMİR
İHD İzmir Şubesi, cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine karşı Konak eski Sümerbank önünde bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. Açıklamanın yapıldığı alanda, “Hasta mahpuslar ölüyor. Susma, suça ortak olma” pankartı açılırken, sık sık, “Tecrit insanlık suçudur”, “Yaşam hakkı kutsaldır”, “Hasta mahpuslara özgürlük” sloganları atıldı. Açıklamaya sivil toplum örgütü, siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda yurttaş katıldı. Ortak hazırlanan metni İHD İzmir Şube yöneticisi Meral Kaban okudu.
AMED
İHD Amed Şubesi Cezaevi Komisyonu da, şube binasında basın toplantısı gerçekleştirdi. Açıklamaya İHD Merkezi Hapishaneler Komisyonu Eş Sözcüsü Ercan Yılmaz, İHD Amed Şube Başkanı Abdullah Zeytun katıldı. Açıklamada İHD Amed Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Jiyan Ormanlı konuştu.
BATMAN
İHD Batman Şubesi, dernek binasında gerçekleştirdiği basın açıklaması ile hak ihlallerine dikkat çekti. “Cezaevlerinde ölümü değil, yaşamı savunuyoruz. Hasta mahpuslar serbest bırakılsın. Ölüyorlar sessiz kalma!” pankartının açıldığı açıklamada TUAY-DER, Emek ve Demokrasi Platformu, HDP, DBP Batman İl Örgütleri, ÖHD, Batman Barosu ile İHD üye ve yöneticileri katıldı. Basın metninin okuyan İHD Şube Yöneticisi Yunus Bağış, cezaevlerine yaşanan ölümlere dikkat çekerek, kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulundu.
HAKKARİ
İHD Hakkari Şubesi, Yüksekova İHD şube binasında açıklama yaptı. Açıklamada ‘Hasta Mahpuslara serbest bırakılsın’, ‘Cezaevlerinde ölümlere son verilsin’, ‘Hasta mahpuslara özgürlük’, dövizleri asıldı. Açıklamayı İHD yöneticisi Sibel Çapraz okudu.
ADANA
İHD Adana Şubesi, dernek binalarında cezaevlerindeki hak ihlallerine ilişkin basın açıklaması yaptı. “Hapishanelerde yaşatılan hak ihlallerine son verin” pankartının açıldığı açıklamada insan hakları savunucularının yanı sıra Halkların Demokratik Partisi (HDP) Adana İl Eşbaşkanı Helin Kaya ve yönetimi, Akdeniz Adana Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (AATUHAY-DER) Eşbaşkanı Nimet Sezgin, Akdeniz Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (AYKAYDER) Eşbaşkanı Nimet Tekin ile çok sayıda kişi katıldı.
HATAY
İHD Hatay Şubesi, dernek binasında yaptığı açıklama ile cezaevlerine dikkat çekti. “Ölümlere sessiz kalmayacağız! Ağır hasta mahpuslar serbest bırakılsın” pankartının açıldığı açıklamaya HDP Hatay İl Eşbaşkanı Kerem Nalbant ile yönetimi, HDP PM Üyesi Zeki Koç ve çok sayıda kişi katıldı. Basın açıklamasını okuyan İHD Hatay Şubesi Merkezi Hapishaneler Komisyonu Üyesi Selman Altınöz, ağır hasta tutukluların serbest bırakılmasını istedi.
İHD İskenderun Şubesi’nin yaptığı açıklama metni İHD Merkezi Hapishaneler Komisyonu Üyesi Avukat Mehtap Sert tarafından okundu.
MERSİN
İHD Mersin Şubesi de dernek binalarında cezaevlerindeki hak ihlallerine ilişkin basın açıklaması yaptı. Çok sayıda kişinin katıldığı açıklamada basın metnini okuyan İHD Mersin Şubesi Hapishane Komisyonu sözcüsü Bekir Sıtkı Keçeci, hak ihlallerinin son bulmasını istedi.
İSTANBUL
İHD İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu, dernek binasında basın toplantısı düzenledi. “Hapishanelerde yaşatılan hak ihlallerine son verilsin” pankartının açıldığı toplantıda komisyon adına Mehmet Acettin konuştu.
DERSÎM
İHD Dersim Şubesi, hapishanelerdeki hak ihlallerine ilişkin açıklama yaptı. Açıklamaya Dersim Baro Başkanı Av. Fatma Kalsen destek verdi. Açıklamayı İHD Dersim Şube Başkanı, Gürbaz Solmaz, hasta tutsakların durumuna dikkat çektiği açıklamada tüm tutuklular devletin, denetimi ve sorumluluğunda altında olduğu hatırlatıldı.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***