CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, bugün TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Özel, RTÜK üyeliği tartışmalarına ilişkin de “İYİ Parti’nin hakkına düşen bir RTÜK üyesinin, İYİ Parti’ye düşüyor diye üç buçuk ay bekletilip dün gece yarısı yazının yazılması, bu kadar adaletsizliğin, haksızlığın artık tiksinilecek boyutlara geldiğini gösteriyor. Hani buna tenezzül ediyorsunuz ya yazıklar olsun. Alın, 8 ay daha hepsi sizin olsun. Değer mi? Bu kadar mı ucuzcusunuz? Yazıklar olsun. Anayasa’ya göre ettiğiniz yeminlere ne olacak” diye konuştu.

Özel’in açıklamaları şöyle:

“MECLİS’İN RTÜK ÜYESİ SEÇMESİ GEREKİYOR”

”Geldik RTÜK’e… Hani Meclis’in saygınlığını düşünmesem, gidip AK Parti sıralarının karşısında ‘hırsız var’ diye bağırmak isterim. Böyle bir tenezzül olmaz. RTÜK var. RTÜK üyeleri, Meclis’ten siyasi partilerden seçiliyor. Siyasi partilerin aldıkları oy değil, sandalye sayıları oranında, grubu bulunan siyasi partiler arasında paylaştırılıyor. RTÜK üyesi boşaldığında yerine Meclis’in RTÜK üyesi seçmesi gerekiyor.

“OĞLUM EBUBEKİR YAZMA YAZIYI”

RTÜK Başkanı, derhal ‘üyelik boşaldı, yenisini seçin’ deyip yollaması gerekirken o yazıyı yollamadı. Tuttu. RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin denen sarayın zabiti, sarayın oradaki atadığı memuru, hukuk katliamı yaparak görevini yapmadı ve bekledi. Ne zamana kadar bekledi? Mehmet Ali Çelebi’nin AK Parti’ye kaydolduğu güne kadar bekledi. Ve o gün yazıyı, 12 Ekim tarihinde yazıyı yazdı. Çünkü hesaba göre yüzde oran, 28 Haziran’dan Çelebi’nin AK Parti’ye katıldığı tarihe kadar İYİ Parti’ye bir üyelik düşüyor. Bir kişi artarsa o üyelik İYİ Parti’den gidiyor, AK Parti’ye düşüyor. Üyelik İYİ Parti’ye düşüyor diye ‘Oğlum Ebubekir, yazma yazıyı’. ‘Emredersiniz komutanım.’ ‘Mehmet Ali Çelebi’yi transfer ettik, rakamsal üstünlük bize geçti. Yaz hemen yazıyı.’ ‘Baş üstüne komutanım.’ Böyle bir adam bu Ebubekir. Böyle bir adam. Böyle bir insan.

O yazı Meclis Başkanlığı’na geliyor. Meclis Başkanlığı, yazıyı elinde tutuyor. Ve Meclis Başkanlığı, RTÜK seçiminin yapılacağı yazıyı yazmıyor. Bugün hepimiz Sayın Fakıbaba’nın istifasını öğrenene kadar da öyle bir yazının yazıldığını gören bilen yok. Ne zaman Sayın Fakıbaba AK Parti’den ayrılıyor, otomatik yine üyelik İYİ Parti’ye geçiyor. Meclis Başkanı, ‘Ben dün gece yarısından önce o yazıyı AK Parti’ye yazmıştım’ diyor. Ve 28 Haziran’dan beri yazılmayıp Çelebi ile birlikte yazılan yazı, ‘aman bugün dengeler hiç beklenmedik bir şekilde bir daha değişti’ diye dün gece yazılmış sayılıyor. Bu, bir tenezzül meselesidir.

“ALIN, 8 AY DAHA HEPSİ SİZİN OLSUN”

İYİ Parti’nin hakkına düşen bir RTÜK üyesinin, İYİ Parti’ye düşüyor diye üç buçuk ay bekletilip dün gece yarısı yazının yazılması, bu kadar adaletsizliğin, haksızlığın artık tiksinilecek boyutlara geldiğini gösteriyor. Yazıklar olsun. Hani buna tenezzül ediyorsunuz ya yazıklar olsun. Alın, 8 ay daha hepsi sizin olsun. Ne olacak ya. Değer mi? Bu kadar mı ucuzcusunuz? Yazıklar olsun size emanet edilen bu kamu görevine. Yazıklar olsun Anayasa’ya göre ettiğiniz yeminlere. Ne olacak? Bugün bunu Meclis’te de konuşacağız.

TELE 1 TEPKİSİ

Bu RTÜK, TELE 1’e kapatma davası açtı, daha doğrusu kapatmaya niyetlendi. Bu, seçimlere dikensiz gül bahçesinde gitmek için. Bu, muhalefetin sesini kısmak için. Böyle rezillikleri duyuracak televizyon kanalı kalmasın diye yaptıkları işler. Türkiye siyaset tarihi, bu süreçte takındıkları tavırla Ebubekir Şahin’ini de unutmaz, Meclis Başkanı’nı da unutmaz, bunu sessiz AK Partilileri de Fahrettin Altun’u da Recep Tayyip Erdoğan’ı da unutmaz.

Raporda ne diyor? Oxford raporunda. Raporun diğer yerlerinde ne diyor? Türkiye’de dezenformasyon deyince AK Parti’nin, Devlet Bey’in yaptıkları yokmuş gibi, diyor ki raporda, ‘Fox TV, Halk TV, TELE 1 gibi kanallara ceza üstüne ceza kesildiği, bağımsız medyaya sansür uygulandığı, halkın habere ve bilgiye ulaşma hakkının hükümet tarafından engellendiği’ gibi ifadeler var. Aynı raporda, Türkiye’de halkın en çok güvendiği haber mecraları Fox TV, Sözcü, Cumhuriyet, NTV, CNN ve Haber Türk olarak sayılmış. Fahrettin Altun, promptera işine gelen kısmı yazıp işine gelmeyen kısmı da ‘İngilizceden bu raporu bir tek biz okuruz, Tayyip Bey söyler, geçer gider’ sanmayasınız.”

“ERDEMLİLER DİYE GELİP SİYASİ YAN KESİCİ OLARAK GİDİYORLAR”

RTÜK üyesi seçimine ilişkin bir soruya Özel, “Normal şartlarda seçimin, yapıldığı gün için olması lazım. Durum değiştiyse yeni yazı yazılması lazım. Ama görünen o ki partili, partinin emrindeki Meclis Başkanı, bir üyeliğe AK Parti tenezzül ettiği için o da kendisinin itibarını hiçleştirmek için bile olsa üç ay bekletilen yazıyı dün gece yarısı yazma numarası ile bu işlere tenezzül etmiş durumdadır. Bu, bir tenezzül meselesi. Bu, tarihteki yerini alıyor. Bunlar, erdemliler diye gelip, siyasi yan kesiciler olarak gidiyor. Sayın Fakıbaba, istifa metninde, niçin ayrıldığını ve partide nasıl adamların türediğini söylüyor. Partide bu adamların egemen ve hakim duruma geldiğini hep beraber görüyoruz” yanıtını verdi. 

“BUNLAR SUÇÜSTÜ YAKALANDILAR”

Özel, Fakıbaba’nın istifasının RTÜK üyeliğini etkileyip etkilemeyeceğine ilişkin soruyu da “Fakıbaba, herhangi bir partide kalmasa dahi istifası anından itibaren İYİ Parti’ye geçiyor zaten üyelik. O üyelik oraya geçtikten sonra Meclis Başkanı, ‘Ben bu yazıyı istifadan önce yazmıştım, yani Çelebi AK Parti’ye katıldıktan hemen sonra, Sayın Fakıbaba istifa etmeden hemen önce yazmıştım’ diyor. Ama o işi AK Parti, RTÜK’ten bu yana kadar 3 buçuk aydır bekletiyor zaten. Niyet ortada. Bunlar suçüstü yakalandılar” diye yanıtladı.

Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “PKK’lılar 5, 10, 15 tane çocuk yapıyor” sözlerine ilişkin sorulan soruya şu yanıtı verdi:

“Süleyman Soylu diyor ki ‘Türkiye’de 150 tane PKK kaldı, ayakkabı numaralarını biliyoruz’. Süleyman Soylu’nun elinde çocuk sahibi bir PKK’lı bilgisi yok ama Cumhurbaşkanı diyor ki ‘Biliyorsun PKK’lılar 5, 10, 15 çocuk yapıyor’. ‘Kimi kastettiğini açıklasın’ dedik. Açıklamıyorlar. Cümle alem biliyor. Bu, Kürt vatandaşlarımıza ‘PKK’lı’ diyor. ‘PKK’lılar’ diyerek aslında kendi zihninde, gönül dünyasında bütün Kürt vatandaşlarımızı ‘PKK’lı’ olarak yaftaladığını itiraf etmiştir. Demediysen çık söyle. ‘Ayakkabı numarasını biliyorum’ diyorsun da Recep Tayyip Erdoğan’ın gördüğü 10, 15’er çocuklu PKK’lılar nerede? Buz gibi biliyoruz ki Kürt kökenli vatandaşlarımıza dedin. Kral çıplak kardeşim. Ömer Çelik, çık bunu konuş.”