Ankara kulislerini iyi takip eden gazeteci Sedat Bozkurt, MİT Başkanı Hakan Fidan ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın seçimler sonrasından oluşacak tablodan endişe ettikleri için milletvekili olmak istediklerini iddia etti.
Bozkurt, ‘Yürütme organını tek başına cumhurbaşkanı temsil ediyor. Bakanlar, milletvekili değil. Ama bazı bakanlar milletvekili olmak istiyor. Çünkü seçimler sonrasında oluşacak tablo sıkıntılı bir durum yaratabilir. Süleyman Soylu, Bekir Bozdağ, Hulusi Akar, Fuat Oktay’ı milletvekili listelerinde görme ihtimalimiz yüksek. MİT Başkanı Hakan Fidan’ı da.’ ifadelerini kullandı.
Sedat Bozkurt Kısa Dalga’da yayınlanan yazısında şunları yazdı:
Recep Tayyip Erdoğan 2014 yılında ilk kez cumhurbaşkanı seçildiğinde, adaylığı seçimden 40 gün önce açıklandı. Bakmayın siz sürekli olarak ‘Millet İttifakı’nın adayını açıklayın’ diye yaptıkları çağrılara. Devlet Bahçeli açıklamasaydı biz ara sıra “acaba” diyerek Cumhur İttifakı’nın adayını bugünlerde tartışıyor olacaktık.
Seçim Mayıs ayına alınacak
Erdoğan’ın 3’üncü kez aday olup olamayacağı tartışması yaşanmayacak. Çünkü seçim Mayıs ayına alınacak. Bu eğilim açık görülüyor. TBMM başkanı dahil iktidarın tamamına göre, Erdoğan’ın zamanında yapılacak seçimlerde aday olmasının önünde engel yok. Oysa rafine hukukçuların tamamı da ‘aday olamaz’ diyor. İktidarın kendinden emin açıklamalarına karşın, hala hukuki olarak meseleyi değerlendirdiğinin de altını çizelim. Her zamanki gibi savunuyorlar ama emin değiller. Mesele YSK’nın önüne gider mi? Emin değilim. Giderse zor karar verecektir.
Mevcut anayasa gerçekten iktidar için bir anlam ifade ediyor mu? Bakın 10 Ağustos 2014’de Erdoğan doğrudan halk tarafından seçilen ilk cumhurbaşkanı oldu. Seçim döneminde başbakanlıktan, parti genel başkanlığından istifa etmedi. Anayasa hükmü okuma yazma bilen herkesin anlayacağı kadar net:
“Cumhurbaşkanı seçilen milletvekilinin TBMM üyeliği sona erer”
Erdoğan, 10 Ağustos’ta seçildi , 28 Ağustos’ta yemin ederek Cumhurbaşkanlığı görevine başladı. 18 gün anayasaya aykırı bir durum oluşturmasına karşın milletvekili, başbakan ve parti genel başkanı olarak kaldı.
…
Her seçim döneminde değişen bir seçim yasamız var. Yeni yasanın ortaya çıkaracağı sorun yaratacak uygulamaları öngöremiyorsunuz bile. Niye her seçim öncesinde seçim yasası değişir, bu normal mi?
…
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemindeyiz. Yürütme organını tek başına cumhurbaşkanı temsil ediyor. Bakanlar, milletvekili değil. Ama bazı bakanlar milletvekili olmak istiyor. Çünkü seçimler sonrasında oluşacak tablo sıkıntılı bir durum yaratabilir. Süleyman Soylu, Bekir Bozdağ, Hulusi Akar, Fuat Oktay’ı milletvekili listelerinde görme ihtimalimiz yüksek. MİT Başkanı Hakan Fidan’ı da.
Bakanlar aday olmak için istifa edecek mi?
Fidan’ın durumu net; istifa ederek aday olabilecek. Peki bakanlar ne yapacak? Bu soru AKP’nin de önünde duruyor ve ufak ufak bunu tartışmaya başladılar da. Anayasa ve yasaya göre “kamu görevi” yapanların milletvekili adayı olabilmeleri için istifa etmeleri gerekiyor. Önceki sistemde bakanlık siyasi bir görevdi kamu görevi değildi ve bu nedenle milletvekilleri de bakan olabiliyordu. Cumhurbaşkanlığı sistemine geçildikten sonra mesele muğlak kaldı. Üst düzey bürokrat olarak bakan yardımcıları sayılıyor ama bakanlar bu listede yoklar. Ve bakanlar siyasi partilere üye olabiliyorlar. Ama öte yandan siyasi bir görev yapan milletvekilleri, bürokrat ile biçimsel olarak aynı yöntemle atanan ve sorumluluğu da sadece atayan makama olan bakanlık görevine atanamıyorlar ya da istifa ederek bakan olabiliyorlar.
Milletvekilleri bakan olamazken bakanlar nasıl milletvekili adayı olabilecekler? Burada iktidarın yine o “faydacı” yaklaşımına tanıklık yaptım. Olabilirler diyerek işin içinden çıktılar. Ama bu mesele YSK’nın önüne kadar giderse karar vermekte zorlanacaktır. YSK, referandum ya da İstanbul yerel seçimlerinde olduğu gibi artık kolay kararlar verebilecek mi? Göreceğiz. Ayrıca milletvekili olmak isteyen bakanların durumunu da biraz uzun konuşmak lazım. Erdoğan “milletvekili olmak isteyen bakanlar istifa etsin” derse bize hayli yazı konusu çıkacaktır…
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***