Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

‘Öcalan’la görüşme demokratik kamuoyunun talebidir’


İSTANBUL – Savaş ortamının sonlandırılması için Abdullah Öcalan’la görüş yollarının açılması gerektiğine işaret eden avukat Eylem Arzu Kayaoğlu, bunun demokratik kamuoyunun talebi olduğunu vurguladı. 

 

Asrın Hukuk Bürosu, ağır tecrit koşullarında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan ile İmralı Adası’nda tutulan Hamili Yıldırım, Ömer Hayri Konar ve Veysi Aktaş’tan 18 aydır haber alınamaması üzerine 9 Eylül’de Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi’ne (CPT) başvuruda bulundu. Başvuruda, mutlak iletişimsizlik anlamına gelen ve her türlü ihlal riskini barındıran “incommunicado” koşullarının devam ettiği, İmralı Adası’nda işkence yasağının sistematik bir şekilde ihlal edildiğine dikkat çekilerek, 2022 Nisan-Ağustos tarihleri arasındaki gelişmelere dair CPT’yi bilgilendirdi. 

 

Ayrıca avukatlar, Abdullah Öcalan’ın avukatları, ailesi ve vasisiyle görüştürülmemesinin de işkence yasağına aykırı olduğunu vurguladı. 10 Haziran’da 29 baronun aralarında bulunduğu 775 avukatın Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı ve İmralı Cezaevi İdaresi’ne “acil ziyaret edilmesi” talebinin hatırlatıldığı başvuruda, geçen süreye rağmen yanıt verilmediği belirtildi. 

 

Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Üyesi avukat Eylem Arzu Kayaoğlu, Abdullah Öcalan ve diğer tutuklulara uygulanan tecrit ve yaptıkları başvuruya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

 

‘DİSİPLİN’ CEZALARI GİZLENİYOR 

 

Kayaoğlu, Abdullah Öcalan’la son temasın 2021 yılının Nisan ayında gerçekleşen kesintili telefon görüşmesi olduğunu hatırlatarak, o tarihten bu yana hiçbir temasın gerçekleşmediğini ve ağır tecrit koşullarının kesintisiz bir şekilde sürdüğünü belirtti. Kayaoğlu, avukatların Abdullah Öcalan ve diğer tutuklularla görüş sağlanması için her hafta düzenli olarak Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı ve İmralı Ceza İnfaz Hakimliği’ne başvuruda bulunduğunu ancak bu başvuruların “disiplin” cezaları gerekçe gösterilerek reddedildiğini belirterek, “Verilen ret kararlarının gerekçesi dahi yapılan itirazlar üzerine öğreniliyor. Bu disiplin cezalarının kesinleşmesi ve uygulanması avukatlarından ‘korsanvari’ bir uygulamayla gizleniyor” dedi. 

 

BAŞVURULARA RAĞMEN CPT’NİN SESSİZLİĞİ 

 

CPT’ye yapılan başvuruların da yanıtsız bırakıldığını dile getiren Kayaoğlu, “CPT’nin görevi cezaevlerindeki uluslararası denetimi sağlamak ve üye olan devletlere hak ihlalini gördüğü yerde bu rapor düzenleyip tavsiye kararları vermektir. CPT, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), yerel mahkeme ya da Anayasa Mahkemesi gibi doğrudan bir hak ihlali kararını verecek yasal bir yargı mekanizması değil ancak uluslararası niteliği olması açısından önemlidir. Ve Avrupa Konseyi ülkeleri açısından da oldukça önemli bir yere sahip. Bizce orada olması gereken Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne (AİHS) uygun olarak CPT, sadece Türkiye’nin değil, herhangi bir ülkenin insan hakları ihlallerinin giderilmesi için üzerine düşen tüm görevleri ve yükümlülükleri yerine getirmeli” diye belirtti.

 

GÖRÜŞ YASAĞININ UYGULANDIĞI TEK YER 

 

6 aylık avukat görüş yasağının uygulandığı tek yer İmralı Cezaevi olduğunu söyleyen Kayaoğlu, buna karşı yapılan başvurulara dair şunları söyledi: “Yapılan başvuruların sonuçsuz bırakılması, itirazların reddi, iç hukuk yollarının tüketilmesi sonucu Anayasa Mahkemesi’ne yapılmış olan başvuruların sayısını artık bilmiyoruz. AYM bugüne kadar hiçbir başvuruyu esaslı olarak gündemine almadı. Tedbir taleplerini temeli olmayan gerekçelerle reddetti. 2015’ten beri yaklaşık 7 yıldır hiçbir şekilde Sayın Öcalan ve diğer tutuklulara yönelik yapılmış olan hiçbir başvuruyu AYM gündemine almadı. Bu arada AYM artık bu görevini yerine getirmediği için AİHM’e başvuru yapılıyor. Çünkü AYM etkili bir iç hukuk yolu olmaktan çıkmıştır.”

 

TALEP KÜRT HALKININDIR

 

Kayaoğlu, CPT’nin önceki yıllarda olduğu gibi hükümete haber vermeden İmralı Adası’nı ziyaret edebileceğini belirten Kayaoğlu, imzacı avukatlar olarak bu talebin acil bir şekilde yerine getirilmesi çağrısında bulundu. Abdullah Öcalan ile görüşme yollarının açılması gerektiğinin altını çizen Kayaoğlu, “Türkiye bir kaos ve savaş ortamından geçiyor. Bu savaş ortamının sonlandırılması için Sayın Abdullah Öcalan’la avukat, aile ve vasi görüşmesinin yolları açılması lazım. Bu sadece Asrın hukuk Bürosu’nun bir talebi değil, Kürt halkının talebidir. Türkiye’deki demokratik kamuoyunun talebidir” dedi. 

 

MA / Esra Solin Dal

 

Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version