ANKARA – Hastanemi Açın Platformu Sözcüsü Dr. Beyazıt İlhan, Etlik Şehir Hastanesi için 4 hastanesinin daha kapatılmasının planlandığını belirterek, “Halkın vergileriyle yapılan hastaneler çürümeye terk ediliyor” dedi.
Ankara’da bulunan 5 hastanenin yeni açılan Etlik Şehir Hastanesi’ne devir etmek üzere kapatılması planlanıyordu. Sağlık Bakanlığı kamuoyundan gelen tepkiler üzerine Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü’ne bir yazı gönderdi. Sağlık Hizmeti Sunumu Planlaması’nda revizyona gidildiği belirtilen yazıda, Dr. Sami Ulus Kadın Doğum Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin kısmen taşınacağı ve eğitim araştırma hastanesi vasfının kalkacağı belirtildi. Ulucanlar Göz Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde ise taşınma işlemleri başlatıldı. Söz konusu yazıda Dr. Abdurrahman Yurtaslan Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne ilişkin herhangi bir bilgi yer almadı.
Ulucanlar Göz Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalışan ve Hastanemi Açın Platformu Sözcüsü doktor Beyazıt İlhan, devlet hastanelerinin kapatılma nedenlerini şöyle sıraladı: “Devlet hastaneleri açık kalırsa, şehir hastanelerindeki doluluk garantiler yerine gelmeyecek. Bu garantilerin yerine gelmesi için bu halkın vergileriyle yapılan hastaneler kapatılıyor ve çürümeye terk ediliyor. Diğer bir sebep de bu hastanelerin arazileri kentlerin merkezindeki en değerli arazi olması. Burada bir kent rantı hesabı da var.”
İlhan, şu ana kadar açılan 13 şehir hastanesi için yaklaşık 30 hastanenin kapatıldığını ve küçültüldüğünü söyledi. Ankara’nın bundan en çok etkilenen şehir olduğunu vurgulayan İlhan, “Bilkent Şehir Hastanesi açılmış, bu gerekçeyle 6 tane önemli hastanemiz kapatılmıştı. Bu hafta Etlik Şehir Hastanesi açılıyor. Bu gerekçeyle 5 tane çok önemli hastanemiz kapatılıyor” dedi.
HASTANELERİN İŞLEVLERİ AZALTILDI
Hastanelerin kapatılmaması için mücadele ettiklerini belirten İlhan, şunları söyledi: “Kamuoyundaki tepkiler nedeniyle geçtiğimiz hafta Sağlık Bakanlığı bir yazı yayınlayarak, Dışkapı Hastanesi, Dr. Sami Ulus Hastanesi ve Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin eğitim araştırma vasfını kaldırıp, daha düşük kapasiteyle sağlık hizmeti vermeye devam edeceğini söyledi. Bu hastanelerin kapatılarak şehir hastanesine taşınılması öngörülüyordu. Sağlık Bakanı geçtiğimiz hafta bir tweet atarak, hastanelerin kapanacağı konusundaki bilgilerin yanlış olduğunu, hiçbir hastanenin kapatılmayacağını ifade etmişti. Bundan iki gün sonra benim de çalıştığım Ulucanlar Göz Eğitim ve Araştırma Hastanesi kapatıldı. Hekimler ve sağlık çalışanlarıyla Etlik Şehir Hastanesi’ne devredildi. Diğer hastanelerin de işlevlerinin azaltıldığını ve kapatılma noktasına geldiğini görüyoruz.”
RANTA DÖNÜK BİR PROJE
Şehir hastanelerinin kamu-özel iş birliği ile yapıldığını ve devletin ihaleyi verdiği şirkete 25 yıl boyunca kira ödediğini aktaran İlhan, “Bu hasta garantili bir model. Temizlik, yemekhane, sterilizasyon, laboratuvar, görüntüleme gibi pek çok hizmeti ihaleyi alan şirketlerden alıyor ve miktarlar hastanelerin yüzde 70 doluluk garantisi üzerinden belirleniyor. Dolayısıyla bu, kamu-özel iş birliği gibi bir isimle kamu varmış gibi söylense de aslında özel sektörün hakimiyetinin olduğu, kamunun ise burada kiracı durumuna düştüğü bir model. Mevcut devlet hastaneleri şehirlerin en kolay erişilebilir yerlerinde yapılmış durumdalar. Bu hastaneleri kapatarak şehrin çok dışında şehir hastaneleri yaptılar. Tek dolmuşla Ankara’nın her yerinden ulaşabileceğiniz hastaneleri kapatıyor, yurttaşların sağlık hizmetine erişimini zorlaştırıyorsunuz. Burada sağlık hizmetlerini ihtiyacından, bilimsel bir yaklaşımdan söz edilemez. İhaleyi alan şirketlere kamu eliyle kaynaklar aktaran, ranta dönük bir proje” diye belirtti.
‘BİLİMSEL ÖLÇÜTLERDE HASTANE YAPILMALI’
Şehir hastanelerinin bilimsel ölçütlerde yapılmadığını söyleyen İlhan, “Devasa binalarda 6 hastaneyi birleştirerek, 3 bin 800 yataklı dev kompleksler oluşturmak daha iyi sağlık hizmeti verdiğiniz anlamına gelmiyor. Yeni hastaneler, kentin kolay erişilebilir yerlerinde, mevcut hastaneler korunarak, iş yükü azaltacak biçimde ve bilimsel ölçülerde yapılmalıdır. İdeal hastane boyutları 200 ile 600 yatak arasında hastanelerdir. Oysa şehir hastanelerinin bunun 6-7 katı olduğunu, bunun da sağlık hizmetlerini yurttaşlar, hekimler ve sağlık çalışanları açısından zorlaştırıldığını görüyoruz. Dev bina yapmak, buralara fazla para harcamak anlamına geliyor. Bunun yanında verdiğiniz sağlık hizmetini daha iyi hale getirmiyor” diye konuştu.
25 YILDA 82 MİLYAR DOLAR
İlhan, şehir hastanelerini AKP’nin neo-liberal politikası olan Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın ikinci aşaması olarak ele aldıklarını belirtti. Söz konusu aşamaların sağlığı daha iyiye götürmediğini ve Sağlık Bakanlığı’nın “sağlıkta dönüşüm” kavramını kullanmaktan imtina ettiğini belirten İlhan, “Şehir hastaneleri modeli ilkin 32 hastane hedeflenmişti. Daha sonra açılan hastanelerdeki borç yükü ve kamu zararı ortaya çıkınca 10 hastanenin yapımı, kamu-özel iş birliği modelinden klasik ihale modeline dönüştürdü. Yapımı devam eden 5 şehir hastanesi ise sözleşmeler imzalandığı için geri adım atılamadı ve devlet bunu bitirmek zorunda kaldı. Bu hafta açılacak olan Etlik Şehir Hastanesi aslında sözleşme imzalandığı ve ihale açıldığı için geri adım atılamayan en büyük hastane. İktisatçıların hesaplamalarına göre 18 şehir hastanesi bittiği zaman devletin hastanelere 25 yılda 82 milyar dolar para ödeyeceği öngörülüyor” ifadelerini kullandı.
TALEP: HASTANELERİ İYİLEŞTİRME
Şehir hastanesi projelerinin çıktığı ilk dönemde mevcut hastane arazilerinin ihaleyi alan şirkete devredildiğini söyleyen İlhan, “Türk Tabipleri Birliği’nin açtığı davalarda Danıştay, yürütmeyi durdurma kararı verdiği için geri adım attılar. Kapatılan hastanelerin arazilerini ihaleyi alan şirketlere veremediler. Şimdi bu hastaneler boş yatıyor ve beklemedeler. Umuyoruz ki bu hastanelerin arazileri bir şekilde ranta açılmaz ve hastanelerimiz iyileştirilerek tekrar açılır ve yurttaşların kolay, erişebilir, nitelikli sağlık hizmetini almasını sağlarlar” dedi.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***