Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Gıda mühendisi Ataç: Tükettiğimiz gıdalara güvenli denilemez


ANKARA – İhraç edilen gıda ürününde sıklıkla pestisit kalıntısı çıktığı için gümrükten geri döndüğüne dikkati çeken gıda mühendisi Merve Ataç, iç pazardaki gıdalar için güvenli denilemeyeceğini söyledi.

 

Avrupa Birliği Gıda ve Yem için Hızlı Uyarı Sistemi /The Rapid Alert System for Food and Feed (RASFF), 2022 yılının Temmuz ayına kadar Türkiye’den gelen 190 parti meyve ve sebze için 249 tarım zehri (pestisit) bildiriminde bulundu. RASFF, Türkiye için 2021 yılında ise 372 geri bildirimde bulunmuş, birçok ürünü Türkiye’ye iade etmişti. Konuya ilişkin Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuşan gıda mühendisi Merve Ataç, pestisitlerin insan sağlığına yönelik etkileri için uyarıda bulundu.

 

Pestisitin tarımsal üretimde kullanılan toksit etkili kimyasallar olduğunu belirte Ataç, “Günümüzde adı, tarım ilacı, bitki koruma ilacı olarak adlandırılıyor ama bizce tarım zehri olarak adlandırılmalı. Pamuk tarlasında çalışan işçiler, tarım ilacından zehirlendi yazıyor. Yani zehirliyorsa ilaç değil, zehirdir. Hedef canlıyı öldürmek için kullanılır ama sadece yüzde 2-5 hedef canlı için kullanıyor. Gerisi havaya, suya ve toprağa karışıyor” diye konuştu.

 

‘BİRÇOK HASTALIĞA NEDEN OLUYOR’

 

Pestisit kalıntılarının gıda tüketimi aracılığıyla insan vücuduna geçtiğine dikkati çeken Ataç, “Bu kalıntıların kanser, üreme sağlığı bozukluğu, demans, akut ve kronik birçok hastalığa neden olduğu kanıtlandı. Gıdalarda kalıntı bırakıyor ve biz onları tüketiyoruz. Bunlar zehir boyutunda. Bu ilaçların yüzde 95-98’i hava, su ve toprağa karışıyor” ifadelerini kullandı. Ataç, Çukurova Üniversitesi’nde tarım zehrine ilişkin yapılan bir araştırmaya işaret ederek, “Bu araştırma hem tarımla ilgilenen hem de diğer insanlarla yapıldı. Bu insanların kanında, derilerinde, idrarlarında tarım zehri bulundu” dedi.

 

‘GERİ GÖNDERİLEN ÜRÜNLER REKOR BOYUTUNDA’

 

AB ülkelerinden uzun zamandır tarım zehri nedeniyle gıdaların geri gönderildiğini vurgulayan Ataç, “Rekor boyutuna ulaştı. 2021 yılında yayınlanan kayıtlarda, Türkiye kaynaklı 372 bildirim yapılmıştı. Bunları RASFF sisteminden öğreniyoruz. 2021 yılında verilen bildirim sayısı son üç yılda verilen bildirimlerin ortalamasının neredeyse 3 katıydı. En son 2020 yılında bir rapor yayımlandı ve en çok uyarı verilen 3 listede de Türkiye’nin adı vardı. Bildirim yapılan 190 meyve-sebze için pestisit uyarısı verildi. Şimdi 2022 yılının yarısındayız ve bu sayı şimdiden 249’a ulaştı” diye belirtti.

 

 

‘PESTİSİT KULLANMAK KISIR DÖNGÜ’

 

Pestisit kullanımının vahim boyuta geldiğin belirten Ataç, “Tarım alanlarımızda artık bir pestisit direnci oluştu. Tarım alanları bozulmaya başladı ve pestisitler çare olmuyor. Çiftçi bu yıl bir birim pestisit kullanılıyorsa yarın 2 birim kullanmak zorunda kalıyor. Her yıl daha fazla pestisit kullanmak gerekiyor, bu kısır bir döngü. Daha fazla pestisit demek daha fazla kalıntı, daha fazla bozulma ve biyoçeşitlilik kaybı demek” sözlerini kullandı.

 

ZEHİRLİ GIDA ARTAMAYA DEVAM ETTİ

 

Ataç, pestisit kullanımının yeterince denetlenmediğini belirten Ataç, oldukça yüksek bildirim geldiği 2019 yılında Tarım ve Orman Bakanlığı’nın “daha fazla denetim yapılacak” açıklaması sonrası denetimlerin artmış gözüktüğünü ancak her yıl zehirli gıda sayısının arttığını söyledi. 

 

‘GERİ DÖNEN GIDALARA NE OLUYOR?

 

Halkın sağlığı açısından önemli bir noktaya işaret eden Ataç, tarım zehri nedeniyle dönen gıdalara ne olduğuna dair hiçbir açıklama olmadığını hatırlattı. Bakanlığın bu yöndeki sorulara uzun süre cevap vermediğini ifade eden Ataç, şunları ifade etti: “Bakanlık daha sonra ‘Ülkemiz mevzuatına uygun olmayan ürünlerin ülkeye girmesine izin verilmiyor’ diye cevap verdi. Peki o ürünlere ne oluyor? O zaman bunca ürün imha mı oluyor? Bu kadar gıda kıtlığı varken, ürünler ateş pahasıyken bu ürünler çöpe mi gidiyor? Bakanlık önlemini baştan alan bir yönetmenlik yürütmediği için tonlarca gıda çöp oluyor demektir.” 

 

‘İÇ PAZARDAKİ GIDALAR GÜVENLİ DİYEMECEĞİM’

 

“Dış pazarda bu kadar bildirim yapılıyorsa iç pazar bundan farklı değildir” çıkarımı yapan Ataç,  Bakanlığın 2019 yılından bu yana faaliyet raporu yayınladığını ama zehirli gıdaların sonuçları hakkında halka bilgi paylaşımı yapmadığının altını çizdi. Konuya ilişkin yönetmenlikte “analiz yapılacak” denildiğini söyleyen Ataç, “O analizler yapılıyor mu, ne kadar yapılıyor, bunları bilmiyoruz. Bakanlığa bilgiler veriliyor ama bu bilgiler vatandaşla paylaşılmıyor. Gıdamız için güvenli diyemiyoruz” dedi.

 

‘YASAKLANAN PESTİSİT BİBERDE ÇIKTI’

 

Pestisitlerin gözle görülemeyeceği ancak analizler sonucunda tespit edildiğini dile getiren Ataç, tüketiciye şu tavsiyelerde bulundu: “Halkımızın artık kendi gıdasından sorumlu olması lazım. Daha organik ürünler üretenlerden alışveriş yapılmalı. Kendimizi korumak için yerel ve mevsimsel besinler tüketmek gerekiyor. Bir ürün kendi mevsiminde üretildiğinde daha az tarım zehrine ihtiyaç duyuluyor. Bakanlığın denetimleri artırarak sonuçları halkla paylaşması gerekiyor. 2021’de yasaklanan pestisiti 2022 Temmuz’unda analiz edilen biberde tespit ediyorsak daha fazla denetime ihtiyaç olduğu açık. Daha fazla denetim için diretmek zorundayız.”

 

MA / Berivan Kutlu

Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version