VAN – Suçun faili kolluk kuvvetleri olunca ülke genelinde 24 saat çalışan kameralar ya kayıt almıyor ya da bozuluyor. Bu yolla suçu işleyenler aklanırken, açılan davalar ise cezasızlıkla sonuçlanıyor.
Devlet görevlileri tarafından işlenen cinayetlerde deliller hızlıca karartılıyor. Cinayetlerin işlendiği alanlarda 24 saat 360 derece kesintisiz görüntü alan kameralar ya bozuk oluyor ya da o ana dair kayıtlar bulunmuyor. Tüm faillerin dosyasında benzer şekilde yürütülen yöntem sonucu davaların tamamına yakını cezasızlıkla sonuçlanıyor. Olay yeri kameralar için “bozuk” ya da “çekmemiş” gerekçesi en son Van’ın Başkale ilçesine bağlı Kiratî Mahallesi’nde askeri cismin patlaması sonucu ağır yaralanan 12 yaşındaki H.E. olayında sunuldu. Çocuğun yaralanmasına sebep olan patlama anı bölgeyi 360 derece kayıt altına alan kameranın çekmediği ileri sürüldü. Böylece olayın en önemli kanıtı ortadan kaldırılarak cezasızlık politikasına yol yapıldı.
H.E.’nin yaralanmasına benzer şekilde geçmişte devlet görevlilerinin faili olduğu ölüm ve yaralama olaylarında “kamera bozuk, çekmemiş” gerekçelerinden bazıları şöyle:
‘DEPREMDEN DOLAYI KAMERALAR ARIZALI’
Van’ın Erciş ilçesinde 5 Mart 2008 tarihinde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla düzenlenen yürüyüşe polisin müdahale sonucu yaralanan Mehmet Deniz götürüldüğü karakolda yaşamını yitirdi. Mehmet Deniz’e ilişkin yargı süreci, 13 yıl bir sonuca ulaşmazken, emniyetin savcılığa gönderdiği yazıda, çevrede bulunan tüm kameraların bozuk olduğu ileri sürülerek, suçlunun bulunamadığını iddia etti. Savcılık ise emniyetin yazısına istinaden, “Olay gününe ait ilgili binanın depremde yıkılmasından dolayı kamera kayıtlarının arızalı olup olmadığının tespit edilmediği, yine Erciş emniyet binasına ait kamera görüntülerinin ise depremden dolayı tahrip olmuş olabileceğinden temin edilemediği” ifadelerine yer verdi. Dosya cezasızlıkla sonuçlandı.
İŞKENCE MOBESELERE YANSIMADI!
Van’da Gevaş İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne düzenlenen roketatarlı saldırı sonrası 9 Haziran 2017 tarihinde mantar toplamaktan dönen 4 köylü gözaltına alınmış ve götürüldükleri emniyette saatlerce işkenceye maruz kalmıştı. Daha sonra serbest bırakılan köylülerin teşhisi sonucu hakkında dava açılan O.Ş. adlı polis beraat etti. Mahkeme, karara gerekçe olarak kamera kayıtlarındaki ortam aydınlatmasının düşük olduğu ve bu nedenle yüzlerin tam seçilememiş olmasını gösterdi. Mantar toplamaktan dönerken gözaltına alınan dört kişinin ağır işkenceye uğradıklarına dair fotoğraflar sanal medyada yayılmış ve yıllarca bu olay gündemde kalmıştı.
KAMERA KAYIT ALMADI
Van’da 17 yaşındaki Lütfullah Tacik, Iğdır’dan Türkiye’ye giriş yaparken 16 Mayıs 2014 tarihinde gözaltına alındı. Iğdır Emniyet Müdürlüğü Yabancılar Şube Müdürlüğü’ne götürülen ve daha sonra Van Geri Gönderme Merkezine gönderilen Tacik, 27 Mayıs 2014’te burada görevli polis S.O. tarafından dövülerek öldürüldü. Tacik’in ölümünün hemen ardından ifadeleri alınan tanıklar, polis S.O.’nun Tacik’e tokat attığını, polis H.Ö.Ö.’nün de olay anında orada olduğunu anlattı. Polisler, suçlamaları kabul etmezken yine olay yerindeki kameralar “bozuk olduğu” için Tacik’e yapılan işkence görüntüleri ortaya çıkmadı. GGM’nin kameralarından sorumlu şirket, sadece bir kameranın kayıt yapmadığını söylerken, jandarma raporunda ise olay günü hiçbir kameranın kayıt almadığını iddia etti. Yapılan yargılama sonucu polis memuru S.O. sadece 5 ay ceza aldı.
‘BÖLGEDEKİ KAMERALAR DA ÇEKMEMİŞ’
Van’ın Hacıbekir Mahallesi’ndeki protestolar sırasında akrep tipi zırhlı araç 12 yaşındaki A.O. isimli çocuğu ağır yaraladı. Olayın ardından yapılan yargılamada hiçbir kamera kaydına ulaşılamadı. Yine 24 Temmuz 2016 yılında Van’ın İpekyolu İlçe Emniyet Müdürlüğü önünde hareket halindeki polis panzerinin altında kalan 4 yaşındaki Taha Kılıç yaşamını yitirdi. Taha’nın ölümüne neden olan polisler hakkında, bölgede olayı gösteren kamera kayıtları ve görüntüler olmamasın nedeniyle herhangi bir işlem yapılmadı.
ZIRHLI ARACIN KAMERASI BOZUK!
Diyarbakır Bağlar ilçesi Emek Caddesi üzerinde 11 Eylül 2019’da karşıdan karşıya geçmeye çalışan 5 yaşındaki Efe Tektekin’e, zırhlı araç çarparak ölümüne neden oldu. Yapılan suç duyurusunun ardından görülen duruşmalarda zırhlı aracı kullanan polis İ.A., 2017’den beri kullandığı zırhlı aracın kamera sisteminin çalışmadığını iddia etti.
POLİSLER KAMERAYI KAPATTILAR
Yine Gezi eylemleri sırasında polisin döverek öldürdüğünü Ali İsmail Korkmaz cinayetinde toplanan 30 kameranın görüntülerinin 16’sı bozuk çıkmıştı. Daha sonra Beşik Otel’in kamerasında 20 dakikalık bir bölüm ve Korkmaz’ın saldırıya uğradıktan sonra sokaktan çıktığını gösteren 76 saniyelik bölümünde yine kayıp olduğu iddia edilmişti. Otel sahibi Erdoğan Gözseçen, söz konusu ‘kayıp’ bölümleri ise o sırada ‘şalterin kapalı olmasına’ bağladı. Ancak aynı görüntülerde, iki sivil polisin otele giriş görüntülerinin bulunması, kameraların bu iki polis tarafından kapattırılmış olabileceği kuşkusunu doğurdu.
VURULMA ANI GÖRÜNTÜLERİ BOZUK!
Mert Mehmet Tilev, 6 Ekim 2014’te İstanbul’da polis tarafından sokak ortasında vuruldu. Savcılığa ulaşan Adli Tıp Kurumu’na ait rapordaki görüntülerde kimin ateş ettiğinin anlaşılmadığı savunulmuştu. Adli Tıp’tan gelen rapor sonrası görüntülerin bulunduğu CD’de, vurulma anını gösteren ve kuruma gitmeden önce net olan görüntülerin bozuk olduğu ortaya çıkmıştı. Tilev’in vurulduğu cadde üzerinde çalışan bir kişi, ertesi gün polisin kamera bulunan işyerlerini gezdiğini, kendi işyerine de uğradıklarını, ancak kameranın caddeyi görmemesi nedeniyle gittiklerini aktarmıştı.
‘KAMERALAR KAYITTA DEĞİLDİ’
Nijeryalı Festus Okey, 20 Ağustos 2007 tarihinde İstanbul Beyoğlu Polis Merkezi’nde polis memuru Cengiz Yıldız’ın silahından çıkan kurşunla hayatını kaybetti. Savcılık polisten, kamera kayıtlarını istedi ama “kameralar o an kayıtta değildi” cevabını aldı.
Şırnak’ın İdil İlçesi’nde polisler tarafından götürüldüğü karakolda yaşamını yitiren 52 yaşındaki Resul İlçin’in yapılan otopsisinde kafasında ve vücudunun çeşitli yerlerinde darp izi olduğu ortaya çıktı. Şırnak Valiliği ise İlçin’in kendiliğinden yere düşerek öldüğünü iddia etti. Valilik, “Resul sandalyeden düşerken güvenlik kameraları kayıt yapmıyormuş, kayıt yapılmış olsaydı zaten gösterecektik” şeklinde açıklama yapmıştı.
DEVLETİN KAMERASI HEP BOZUK!
Bunların yanı sıra 30 Ağustos 2016’da Van’da evinin önünde otururken zırhlı aracın açtığı ateş sonucu yaşamını yitiren Mustafa Duman (17), 2017 yılında yine Van’da zırhlı polis aracının çarpması sonucu yaşamını yitiren Sami Uçan, 4 Mayıs 2017’de Şırnak’ın Silopi ilçesine bağlı Karşıyaka Mahallesi’nde, akrep tipi zırhlı aracın evin duvarını yıkarak içeri girmesi sonucu odada uyuyan 7 yaşındaki Muhammet ile 6 yaşındaki kardeşi Furkan Yıldırım yaşamını yitirmesi olayında da yine kameralar kayıt almadı.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***