Ukraynalı müfettişler, kadınları ‘yasal istihdam’ adı altında sahte ilanlarla tuzağa düşürdükten sonra aralarında Türkiye’nin de bulunduğu bazı ülkelerde seks işçiliğine zorlayan bir suç çetesinin çökertildiğini bildirdi.

Euronews Türkçe’de yer alan habere göre yetkililer, aylar süren takip sonucunda bir kadının sınırı geçmek üzereyken durdurulduğunu, bu sırada orada bulunan ve çete lideri olduğundan şüphelenilen kişinin de gözaltına alındığını açıkladı.

Adli yetkililer, daha sonra şüphelinin çeteye dahil olduğunun teyit edildiğini aktardı.

Bakmakla yükümlü olduğu küçük bir oğlu olan 21 yaşındaki Ukraynalı kadının, savaş nedeniyle işini kaybettiği, Macaristan üzerinden Viyana’ya oradan da kendisini ‘yasal bir iş teklifinin’ beklediğine inandığı İstanbul’a giden bir uçağa bineceği belirtildi.

Tuzağa düşürülmek üzere olan kadını son anda kurtaran yetkililer, daha sonra insan ticareti çetesinin lideri olduğundan şüphelenilen 31 yaşındaki şahsı tutukladı.

The Guardian gazetesinin haberine göre Kiev bölgesinde faaliyet gösteren çetenin, Rusya’nın işgalinden sonra savunmasız Ukraynalı kadınları ‘yasal bir iş bulma’ iddiasıyla işe alıp Türkiye’ye gönderdiği ve kadınların burada seks işçiliğine zorladığı belirtiliyor.

Savcılar tarafından zanlının evinde yapılan aramada binlerce dolar nakit para, bazıları Çin’de kayıtlı kredi kartları ve yine zanlının, kadınların ve Türkiye’deki faaliyetlerinin kaydını tuttuğu bir günlük ele geçirdi.

Soruşturmayı yürüten Kiev bölgesi başsavcısı Oleh Tkalenko, “Savaşın başlangıcından bu yana Ukrayna’daki birçok kadın maddi sıkıntı çekiyor. Birçoğu işini kaybetti. Özellikle bekar anneler için çok zor bir durum.” ifadelerini kullandı.

Kiev civarındaki bir kasabalardan birinde, bir çetenin kadınları işe aldıkları ‘buluşmalar’, ‘gelecekteki kocanızla tanışın’ veya ‘eskort hizmeti’ adı verilen bazı Telegram kanalları açtığını belirten Başsavcı Tkalenko, “Kadınların savunmasız durumlarından faydalanarak onlara Türkiye’de iş teklif ediyorlardı.” açıklamasında bulundu.

Savcılar, kadınlara prestijli etkinliklerde zengin erkeklere eşlik etme teklif edildiğini söyledi.

Tkalenko, “Kadınlar oraya vardıklarında fuhuşa karıştılar, yani dolandırıldılar” diye konuştu.

Guardian’ın haberine göre haziran ayı başlarında müfettişler başkent yakınlarında yaşayan ve çetenin elebaşı olduğu anlaşılan bir şahsın hareketlerini ve bağlantılarını izlemeye başladı.

Birkaç hafta sonra yetkililer kurbanlardan birinin, Kiev’de yaşayan ve sınır köyü Chop’a, oradan Macaristan’a, daha sonra da İstanbul uçağına bineceği Avusturya’ya giden Donetskli bir kadının izini sürdü.

“Dedektiflerle beraber müdahale etmeye karar verdik,” diyen Başsavcı Tkalenko, operasyonla ilgili verdiği bilgide, “Kadını sınırda durdurduk. Savunmasız durumu ortadaydı. Parasızlık, bakması gereken bir çocuk, savaş nedeniyle genel mali zorluklar… Takibe aldığımız çete elebaşısı kadının biletlerini almış, ona biraz para vermiş ve güzergahını da organize etmişti. Bu noktada şahsı tutukladık ve sözde ‘ofisinde’ arama yaptık. Burada çürütülemeyecek derecede önemli kanıtlar bulduk.” şeklinde konuştu.

İddiaya göre zanlı Türkiye’deki kadınların kayıtlarını bir defterde tutuyordu. Gerçek adları ya da takma adları altında çalışma günlerini ve her hizmet için bir fiyat tarifesinin olduğu listesi bulunuyordu.

Savcılar şu anda kaç kadının seks işçiliğine zorlandığını, Türkiye ve diğer AB ülkelerine kaç kadının gönderildiğinin bilinmediğini belirtti.

İnsan ticareti yapan çete liderinin ‘not defterinde’ en az 10 kadının ismi yer alıyordu.

“TÜRK MESLEKTAŞLARIMIZLA İŞBİRLİĞİ YAPACAĞIZ”

Savcı Tkalenko, “Toplanan kanıtlar ışığında, şu anda Türkiye’de daha fazla kadının istismar edildiğinden şüpheleniyoruz. Zanlının not defterinde kayıtlar var. Şimdi Türk meslektaşlarımızla işbirliği yapmaya hazırlanıyoruz.” dedi.

Bu arada savcılar, sınırda durdurulan kadının yetkililerle işbirliği yaptığını ve çete lideri ile diğer kişiler aleyhinde ifade vermeye hazır olduğunu da belirtti.

İnsan hakları örgütleri, Rusya’nın işgalinden bu yana Ukrayna’dan Polonya’ya kaçan kadın ve çocuk mültecilerin, tek başlarına ya da çeteler halinde faaliyet gösteren seks tacirleri tarafından hedef alındığını belirtiyor.