Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin haziran ayı birinci birleşim toplantısında idareden gelen 18, komisyonlara havale edilen 1 ve gündem dışı 1 olmak üzere toplam 20 madde görüşüldü. Konuşulan konular arasında Silifke’de çalışmaların sürdüğü Seka Limanı, GMK Bulvarı üzerinde bulunan ve afet riskli yapı ilan edilen PTT tesisleri de vardı.
‘BELEDİYENİN SORUMLULUK ALANINDA OLAN GELİŞMELERE SEYİRCİ KALMAYIZ’
CHP’li Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, ilk olarak Silifke Taşucu’nda bulunan Seka Limanı’nda süren çalışmalarla ilgili değerlendirmede bulundu.
Gelişmeleri yakından takip ettiğini dile getiren Seçer, şöyle devam etti:
“Mutlaka Mersin’de yatırım olmalı, Mersin’de liman da olmalı. Mersin’de yol da yapılmalı, fabrika da olmalı, iş sahaları da açılmalı, konutlara da alanlar açmalıyız. Ancak bütün bu işlemleri yaparken bunları belirli bir mevzuat çerçevesinde yapmamız gerekiyor. Ama zaman zaman şunu da gözlemliyoruz; yasaların arkasını dolanarak da bazı işler çevrilmeye çalışıldığının farkındayız. Bu da ayrı bir tartışma konusu ama liman özelinde değerlendirme yapacak olursam; Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin sorumluluk alanında olan gelişmelere asla seyirci kalamayız. Mevzuat dışına çıkıldığı noktada gerekli müdahaleyi yaparız. Diğer kurumlara ait sorumluluk alanlarındaki gelişmelere de yanlışlara da eğer kurum gerekli refleksi yasal çerçevede gösteremiyorsa da onu gösteririz, bir görüş olarak ortaya koyarız.”
Erdemli’deki Hazine arazileri üzerinde yaşayan vatandaşların mağduriyetinin dile getirilmesi üzerine de değerlendirme yapan Seçer, şunları kaydetti:
“Açıkçası bu konu Hazine’nin konusu. Bu konu büyükşehirin herhangi bir taraf olduğu, müdahil olduğu bir konu değil ama Büyükşehir Belediye Başkanı olarak benim müdahil olduğum bir konu var ki; orada yaşayan hemşerilerimin mağduriyeti. Bu mağduriyet o vatandaşımızın orada bulunmasının; yasal zemine oturmamış olsa bile buna dikkat edilerek yapılması lazım. Orada bir köylü vatandaş tarımsal faaliyet yapıyor, evet orada işgal ettiği alan şu anda hukuki olarak onun alanı değil ama bu demek değildir ki bir önlem almadan, katkı yapmadan, yol çizmeden, yol gösterilmeden yaka paça o alandan bu insanları çıkarıp atmak doğru bir yaklaşım değil. Devlet aklı bunu yapmaz. Onun için de daha dikkatli işlemler yapmak durumundayız diye düşünüyorum.”
Meclis’te, afet riskli yapı ilan edilen PTT tesisleri de konuşuldu
Meclis’te GMK Bulvarı üzerinde yer alan PTT tesislerinin afet riskli yapı olarak ilan edilmesi konusu da gündeme geldi.
Bu konuyla ilgili de konuşan Seçer, bazı uygulamaların yerel yönetimlerin görüşü alınmadan yapıldığına dikkat çekerek şu açıklamaları yaptı:
“Mevcut yasalara göre Çevre Bakanlığı resen düzenleme yapar. Bu yasaları biz çıkarmadık. Bunlar son iktidar dönemlerine ait uygulamalar. Yani yerelin haberi olmadan resen yapılan işlemler. Sadece bu değil bunun gibi onlarca işlem. Bunun gibi kentin istikbaline kast edebilecek, kentin istikbaline ya da olumlu tesir edebilecek onlarca proje resen Çevre Bakanlığı’ndan ya da ilgili kurumlar tarafından yapılabiliyor, planlanabiliyor, müdahil olunabiliyor. Kentin 1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planını bu Meclis’in yapması lazım. Alanın üzerindeki binalar afet riski taşıyor diye açıklama yapıldı. Buraya kadar tamam. Bizim Kırmızı Lacivert İşhanı’nı, Tarsus Şelale Oteli binasını yıkma nedenimizde zaten bu. İyi güzel de bizim tartıştığımız üzerindeki alanlar değil, o arsanın değeri, o arsanın imar değişikliği ile elde edilecek rantı. Bu rant nereye gidiyor? Uygun yere gidiyorsa başımız üzerine. Hiçbir lafımız sözümüz yok. Acaba buradaki yerel devlet kurumlarının; örneğin Büyükşehir Belediyesi’nin ya da Yenişehir Belediyesi’nin bu arsa ile ilgili bir tasarrufu olabilir mi?
‘KARDEŞİM SEN TÜCCAR MISIN, BU MEMLEKET SİZİN BABANIZIN MALI MI?’
Acaba Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin bir kültür merkezi arayışı var da rahat arazi bulabiliyor mu? Ya da az önce söyledim; Zafer Çarşısı örneğinde olduğu gibi. Buradaki esnaf arkadaşlara uygun bir projeyle iş yeri yapıp en azından onların mağduriyetini önleme gibi bir çabası var. Bunu yapacak bir arazisi var mı? Arazi bulabiliyor mu? Ya da Mersin Büyükşehir Belediyesi kendisine kamuya hizmet verecek hizmet alanları yapmak istiyor, kamu binaları yapmak istiyor. Bunun için bir alanı var mı? Şimdi bunlar nezaketen de sorulmadan resen, emren; ‘PTT arazisini biz turizm ve ticarete dönüştürelim önce gönderelim bakanlığa. Sonra gelsin önünüze biz bunun gereğini yaparız’. Kardeşim sen tüccar mısın? Bu memleket sizin babanızın malı mı? PTT kamu malı.
‘ŞİDDETLE KARŞI ÇIKIYORUM, ÇIKMAYA DA DEVAM EDECEĞİM’
Yerele bir sorun, görüş alın, bir şey söyleyin. Bizden istenen görüş şu; o da şekil şartını yerine getirmek için; biz olumsuz da görüş versek zaten orada işin adı konmuş gereken yapılacak. Bir anlamda bizi çok özür diliyorum enayi yerine koymak, aptal yerine koymak. Bizim aptal görüntümüz yok. Bu memleket kimsenin babasının malı değil. Yasalar çıkar, her çıkan yasa doğru değildir, memleket hayrına değildir. Bu gibi işlemler memleket hayrına değildir. Buna ben de çok şiddetle karşı çıkıyorum, çıkmaya da devam edeceğim.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***